Gezi Parkı davasında tutuklu olan Can Atalay’ın Türkiye İşçi Partisi (TİP) milletvekili seçilmesine rağmen tahliye talebinin reddedilmesi üzerine yapılan hak ihlali başvurusunun Anayasa Mahkemesi tarafından 25 Ekim’de ele alınması öncesinde, Atalay’ın hukukçu meslektaşları ve arkadaşları tarafından basın açıklaması yapıldı. Açıklamada, Anayasa Mahkemesi’nin kararının umut ışığı olduğu ifade edilerek “Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılında Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğu vurgusu bu kararla çok önemli olacak” denildi.
Gezi davası tutuklusu TİP Milletvekili Can Atalay için meslektaşları ve arkadaşları “Can Atalay’a özgürlük” pankartı açarak Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı önünde toplandı. Basın açıklaması yapan eski İstanbul Baro Başkanı Mehmet Durakoğlu, Anayasa Mahkemesi’nin kararını beklediklerini belirterek “Kimimiz Hatay- Ankara yollarında, kimimiz bulduğumuz meydanlarda milli iradenin tecellisini bekliyoruz. Biz hukukçuyuz, avukatız. Kökleşmiş içtihat bizim için yasa maddesi kadar değerlidir. Anayasa Mahkemesi’nden bir kaç kez yinelediği için kökleştiğini söyleyebildiğimiz kararını yeniden vermesini bekliyoruz” dedi. Durakoğlu ayrıca “Biz eğer hukuk biliyorsak Can Atalay’ın bir dakika orada kalmaması gerekiyor” ifadesini kullandı.
Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Arkan ise “Gerçek anlamda milletvekili seçildiği halde birçok tarihi örneği olmasına rağmen emsal karar olmasına rağmen uzun süredir yine Can Atalay serbest bırakılmıyor. Bu hukuk devleti ilkelerine aykırı bir duruştur” dedi. Anayasa Mahkemesi’nin vereceği kararın bir umut ışığı olduğunu da ifade eden Arkan, “Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılında Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğu vurgusu bu kararla çok önemli olacak. Toplumda Anayasaya, mahkemelere, hukuka, devletin yönetimine olan güvensizlik bir anlamda yok olmuş olacaktır” şeklinde konuştu. Açıklamada Filistin halkına yapılanlar da soykırım olarak nitelendirildi.
TİP’ten Hatay milletvekili seçilen Atalay’ın, “milletvekili seçilmesi nedeniyle hakkındaki yargılamanın durması ve tahliye edilmesi” talebiyle yapılan başvuru, Yargıtay 3. Ceza Dairesince reddedilmişti. Bunun üzerine Atalay’ın avukatları yargılamada durma kararı verilmesi ve tahliye talebinin reddedilmesi nedeniyle Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunmuştu. Bu arada Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Gezi Parkı davasında Can Atalay’a verilen 18 yıl hapis cezasını onamıştı. Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, 12 Ekim’de başvurunun görüşülmesini, bir üyenin dosyaya hazırlanamadığını belirtmesi üzerine ertelemişti.