Yaklaşık üç aydır Amerika’da yasa gereği Batı Şeria adının İncil’deki ad Judea Samaria olarak değiştirildiğini ve sadece bugün değil tüm geçmişteki bütün Amerikan belgelerinde bulunan  Batı Şeria adının Judea Samaria olarak değiştirileceğini yazdım .

***

bu değişikliğin Amerika-İsrail ortak planı doğrultusunda Israil’in Batı Şeria’ya tam el koyması için yapıldığını ve el koyma sürecinde Batı Şeria’daki tüm filistinlilerin Ürdün’e sürüleceğini ve Ürdün’ün bayrağının da değiştirilip Filistin olarak ilan edilmesi planının olduğunu yazıp ve anlatıp durdum.

***

bütün bu adımların aslında İsrail’in ABD desteğiyle bölgede çıkarmak istediği büyük din savaşı için bir hazırlık olduğunu da anlattım. Çıkarılması planlanan din şavaşında Kudüs’ün hayati önemi vardı. Savaşın Israil’in istediği gibi gidebilmesi için kudüs ve çevresinin İsrail’in tam egemenliğinde olması gerekiyordu onlara göre.

bu tam egemenlik kurulduğu zaman İsrail’in büyük din savaşında İsa’nın mesih olarak dünyaya dönebilmesi için mutlaka gerekli olduğu düşülülen mabedi bugün Mescid-i Aksa’nın bulunduğu yere dikmeyi planladığını da söyledim.

***

Benim dışımda yakın ve yaklaşmakta olan bu büyük tehlike için uyarıyı yapan kimse olmuyor. medyamız bu gelişmeleri ilgilenilmesi için yeterince önemli olaylar olarak görmüyor galiba. 

ama bakın bu arada neler de oldu ve oluyor:

***

İsrail parlamentosu Batı Şeria’ya yerleşmiş olan 700 bin yahudi işgalci ailenin artık elindeki mülkün ve arazinin sahibi sayılacakları kararını aldı.

hatırlayın Trump yemin eder etmez  bu işgalcilere Biden’ın koymuş olduğu yaptırımları kaldırmıştı.

***

ayrıca İsrail parlamentosu ABD’nin yaptığı gibi batı Şeria’nın adını Judea Samaria olarak değiştiren bir yasa  tasarısını da gündemine aldı.

***

bütün bu göstergelerin neyi gösterdiği bir düşünün isterseniz.bir büyük savaş adım adım ,göstere göstere yaklaşıyor ne yazık ki…