Lider zor zamanlarda ortaya çıkan bir şey. Kendi adıma söyleyeyim, 2019’da adı aday olarak ilan edildiği güne kadar ben Ekrem İmamoğlu ismini hiç duymamıştım.

Merakımdan onun belediye başkanlığı için sokakta yürüttüğü kampanyanın bazı adımlarına katıldım ve izledim. Hiç “Ben buradayım” demedim, gazeteci gibi de değil daha çok bir nevi casus gibi davrandım.

Sokakta insanlarla el sıkışmasını, sohbet etmesini izlediğim İmamoğlu’nda çok belirgin bir kumaş vardı. İnsanlara dokunuyordu. İnsan seviyordu ve bu sevgisi karşısındakine geçiyordu.

Ama dün İmamoğlu’nun tutuklanmak üzere çıkarıldığı iki mahkemede verdiği ifadelere kadar ondaki liderlikten ve lider kumaşından çok emin değildim.

O ifadeleri siz de okuyun, ben okuduğumda İmamoğlu’nun tarihe geçecek bir insan olduğunu, tarihe oynadığını düşündüm. Konuşması, verdiği ifade üzerine atılı suçlamayla ilgili değildi, tam tersine çok daha geniş bir perspektife bakıyordu ve özgüven doluydu.

Bu fırtınanın önünde durmak kolay değil.