Cumhurbaşkanı Erdoğan Antalya Diploması Forumu’nda yaptığı konuşmada İsrail’i çok sert bir dille suçladı ve “İsrail bir terör devletidir” dedi.
Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
“Terör, açlık, yoksulluk, ırkçılık, islam düşmanlığı, iklim krizi gibi tüm insanlığı etkileyen sorunlarla uğraştığımız dönemde daha adil daha vicdanı politikalar geliştirmekte yetersiz kaldığına şahit oluyoruz.”
DÜNYA 5’TEN BÜYÜKTÜR”
Dünya 5’ten büyüktür. Uluslararası toplum vicdanlı politika üretemiyor. Biz bu coğrafyanın sadece sakinleri değiliz. Aynı zamanda sahipleriyiz. Bin yıldır buradayız. Bu topraklardayız. Nice asırlar boyunca yine burada olacağız. Biz artık çatışmanın değil uzlaşmanın, kan gözyaşı acı ve gerilimin değil refahın ve istikrarın egemen olduğu bir bölge görmek istiyoruz. Barışın savaştan daha fazla emek istediğinin farkındayız. Biz kolayı değil her zaman zoru seçtik. Ülkemiz etrafında barış kuşağı istiyoruz.
Kimsenin toprağında, egemenliğinde, kaynaklarında gözümüz yok. Yerin altındakilerle değil, insanlarla ilgileniyoruz.
“İSRAİL TERÖR DEVLETİDİR”
Küresel vicdan ve adaleti en fazla yaralayan meselelerin başında Gazze’deki zulüm geliyor. İsrail apaçık soykırım uyguluyor. Bu zulme itiraz etmek bizim sadece kardeşlik değil aynı zamanda insanlık vazifemizdir.
İsrail 1,5 senedir en temel insan haklarını hiçe sayarak, uluslararası hukuku ayaklar altına alarak Filistin halkına karşı apaçık bir soykırım uyguluyor. İsrail bir terör devletidir.
Katliamlara sessiz kalmak suça ortak olmaktır. İsrail son olarak gazetecileri hedef aldı. Bu saldırıda üç gazeteci hayatını kaybetti. İsrail 211 gazeteciyi katletti. İsrail Filistinlileri toprağından söküp atmaya çalışıyor. Sadece bu sabah aynı aileden 7’si çocuk 10 kişi şehit oldu. Şimdi bunun adı barbarlık değilse nedir? Ambulansın içindekileri öldürmek haydutluk değilse nedir? Çocukları, kadınları acımasızca katletmek korkaklık değilse soruyorum bu nedir?
Komşularla iyi ilişkiler tesis ederek, çatışan taraflar arasında diyalog köprüleri kurarak ülkemiz etrafında barış ve güvenlik kuşağı oluşturma çabasındayız. Ortadoğu’da barış ancak iki devletli çözümle mümkündür. Bu da 1967 sınırları dahilinde başkenti Doğu Kudüs olan özgür, egemen, bir Filistin devletinin kurulmasına bağlıdır.