MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 22 ekimde “Abdullah Öcalan gelsin Meclis’te konuşup örgütünü feshettiğini açıklasın, sonra da umut hakkı gibi uygulamalar konuşulsun” diyerek başlattığı sürecin ardından PKK lideri Abdullah Öcalan’ın “silah bırakma ve ve kendini feshetme” çağrısı yaptığı örgütü PKK, 12. kongresini 5 – 7 Mayıs tarihleri arasında topladığını, sonuçların ve alınan “tarihî kararların” yakın zamanda paylaşılacağını duyurdu. Yapılan açıklamada Öcalan’a fiziki özgürlük de istendi.
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim’de Meclis’te yaptığı çağrıyla başlayan ve PKK lideri Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” ile gelişen süreçte gözler PKK’nın silah bırakma kongresine çevrilmişti. 1 Mart’ta yaptığı açıklamayla Öcalan’ın çağrısına uyacağını bildiren PKK bugün yaptığı açıklamayla kongresini topladığını açıkladı.
Yapılan açıklamada kongrenin Öcalan’ın çağrısı üzerine toplandığı ve Öcalan’ın kongreye sunduğu perspektif ve önerilerin değerlendirildiği belirtildi.
Öcalan’ın çağrısı temelinde “tarihi öneme sahip kararların alındığı” belirtilen açılamada “PKK 12. Kongresi’nin sonuçlarına ve alınan kararlara ilişkin geniş ve ayrıntılı bilgi ve belgeler, iki farklı alandaki sonuçlar birleştirildikten sonra çok yakın zamanda kamuoyu ile paylaşılacaktır” dendi.
Kongrede geçen hafta hayatını kaybeden DEM Parti İstanbul Milletvekili, TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder’in de anıldığı belirtildi.
Habertürk’e konuşan İmralı heyeti üyesi Pervin Buldan da yaptığı açıklamada “Asıl şimdi barışın mihenk taşları döşenecek. Hepimize hayırlı olsun. Sırrı Başkanımın görmesini çok arzu ederdim” dedi.
Ne olmuştu?
Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim’de MHP TBMM Grubu Toplantısı’nda Öcalan’a hitaben “Terörist başının tecridi kaldırılırsa gelsin TBMM’de DEM Parti Grup Toplantısı’nda konuşsun. Terörün tamamen bittiğini ve örgütün lağvedildiğini haykırsın” demesi ve bu koşulla “umut hakkı”ndan yararlanma çağrısı yapmasıyla başlayan süreç PKK lideri Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” ile önemli bir ivme kazanmıştı.
PKK’nın kendini feshetmesi ve tüm grupların silahları bırakması gerektiğini açıklayan Öcalan çağrısında “Sayın Devlet Bahçeli’nin yaptığı çağrı, Sayın Cumhurbaşkanı’nın ortaya koyduğu iradeyle diğer siyasi partilerin malum çağrıya dönük olumlu yaklaşımlarıyla oluşan bu iklimde silah bırakma çağrısında bulunuyor ve bu çağrının tarihî sorumluluğunu üstleniyorum” demişti. Öcalan “Devlet ve toplumla bütünleşme için kongrenizi toplayın ve karar alın” çağrısı yapmıştı.
Öcalan’ın çağrısına ek olarak gönderdiği “Bu perspektifi ortaya koyarken şüphesiz, pratikte silahların bırakılması ve PKK’nin kendini feshi, demokratik siyaset ve hukuki boyutun tanınmasını gerektirir” notu da okunmuştu.
Öcalan’ın PKK’nın kendini feshetmesi ve tüm grupların silahları bırakması yönündeki açıklamasından sonra PKK Yürütme Komitesi Öcalan’ın çağrısına katıldıklarını ve gereklerini yerine getireceklerini belirtmişti. Komite bunun için Abdullah Öcalan’ın kongreye katılmasını gerektiğini dile getirmişti.
PKK Yürütme Komitesi 1 Mart’tan itibaren geçerli olmak üzere ateşkes ilan ettiklerini de belirterek saldırı olmadıkça hiçbir silahlı gücün eylem yapmayacağını duyurmuştu.
Sırrı Süreyya Önder, Pervin Buldan ve Ahmet Türk’ten oluşan İmralı Heyeti’nin görüşme ve temaslarının hayati önem taşıdığı süreçte son günlerde başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere çeşitli parti yetkilileri fesih kararının yakında alınacağını ve “bugün yarın açıklanacağını” dile getirmişti.
Ancak Önder birinci derecede rol oynadığı sürecin bugün geldiği yere geldiğini göremeden ağır bir kalp krizi geçirdi ve 18 günlük mücadelenin ardından da hayata veda etti. Önder’in ölümü toplumun her kesiminde büyük üzüntü yarattı ve cenazesi büyük kalabalıkların katıldığı törenlerle kaldırıldı. Önder’in ölümünün ardından yapılan temennilerin ortak yanı “başlattığı barış sürecinin yarım kalmaması, emeklerinin heba edilmemesi”ydi.