Gencecik ve yoksul bir hayat erkenden sona erdi. 17 yaşındaki Batın Barlasçeki o gün bir arkadaşının motosikletinde arkada oturuyordu. Bir otomobil bir kavşakta onları sıkıştırdı, Barlasçeki motosikleti kullanan arkadaşı Yavuz Selim Öztürk’le birlikte yere düştü, aracın altında kaldı ve hayatını kaybetti. Kazayı yapan aracın sürücüsü, Fatıma Zehra Kınık Demir isimli bir genç kadındı.
Normalde böyle ölümlü bir kazadan sonra gözaltı işlemi yapılır, hatta tutuklama yapılır. Sonra da yargılamaya geçilir. Ama hayır, Fatıma Zehra Kınık Demir sadece kısa süreliğine gözaltına alındı ama tutuklanmadı, hatta yargılandığı mahkemeye de sadece bir kez gitti. Çünkü o, Kızılay’ın 6 Şubat depremleri sonrası tuhaf sözleri nedeniyle görevini bırakmak zorunda kalan eski başkanı Kerem Kınık’ın kızıydı. Adalet ona farklı çalışıyordu.
Bütün aşamaları medya tarafından yakından izlenen bu ölümlü trafik kazasına ilişkin yargılama dün tamamlandı. İstanbul Anadolu Adliyesi 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın duruşması saat 16.30’da başladı. Zehra Kınık polis koruması eşliğinde salona getirildi. Savcılık Kınık için 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep etmişti.
Karar duruşmasında söz verilen Batın Barlasçeki’nin annesi Hasret Doğan, sanık Zehra Kınık Demir’den şikayetçi olduğunu belirterek, “Tutuklanmasını talep ediyorum. 17 yaşındaki oğlum hayata döndürülemeyecek. Ben yarım kaldım. Kendisi İnşallah en üst hadden cezalandırılır” diye konuştu.
Sanık Fatma Zehra Kınık Demir ise olaydan dolayı üzüntü duyduğunu ifade ederek, hayatını kaybeden Barlasçeki’ye Allah’tan rahmet, ailesine de başsağlığı diledi.
Kazada kusurlu olduğunu düşünmediğini ifade eden sanık Demir, “Kontrollerimi yaptım. Motorun kör noktamdan bana sürtmesi sırasında kazanın meydana geldiği video kayıtlarında da sabittir. Ben üzüntümü tekrardan ifade etmek istiyorum. O gün ne kadar üzgünsem bugün de üzgünüm” dedi.

Zehra Kınık Demir dün karar duruşmasına polis korumasında geldi.
Davaya ilişkin kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Demir’i “taksirle bir kişinin ölümüne ve bir kişinin yaralanmasına neden olma” suçundan 4 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırdı. Heyet, sanığın trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılığı ve işlediği taksirle öldürme suçu kapsamındaki kusur durumunu da dikkate alarak, sürücü belgesinin 2 yıl süreyle geri alınmasına karar verdi.
Mahkeme heyeti, sanığa verilen hapis cezasının miktarı itibarıyla, cezanın ertelenmesine ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması uygulanmasına yer olmadığına hükmederek, sanık hakkında uygulanan adli kontrol tedbirlerinin de devamını kararlaştırdı. Yani Zehra Kınık Demir tek bir gün bile hapis yatmayacak, sadece hakkındaki hüküm kesinleşene kadar bugün zaten tabi olduğu adli kontrol hükümleri ona uygulanmaya devam edecek.
Heyet, müşteki sanık Yavuz Selim Öztürk’ü ise “taksirle bir kişinin ölümüne neden olma” suçundan 1 yıl 1 ay 10 gün hapis cezasına çarptırarak, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.
9 Temmuz 2024’te İstanbul’un Beykoz ilçesinde Fatma Zehra Kınık Demir’in kullandığı otomobille 17 yaşındaki Yavuz Selim Öztürk’ün kullandığı motosiklet çarpışmıştı. Motosiklette arkada oturan 17 yaşındaki Batın Barlasçeki hastanede ölmüştü. Kaza sonrası kısa süreliğine gözaltına alınan Kınık, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı.
Kazayla ilgili inceleme yapan bilirkişi Fatıma Zehra Kınık Demir’i ölümlü kazada asli sorumlu olarak saptamıştı.