Özgür Özel: Bu bir iddianame değil darbe muhtırası!
12 Kasım 2025

CHP lideri Özgür Özel, İBB’ye yönelik “yolsuzluk” iddianamesi hakkında yaptığı ilk açıklamada, hem iddianameye hem de İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) hakkında kapatma davasına yönelik ihbarda bulunmasına sert tepki gösterdi.

CHP’yi kapatmaya ilişkin söz konusu ihbarı “muhtıra” olarak nitelendiren Özel, “Darbeciler bugün, tapusu Mustafa Kemal Atatürk’e kayıtlı olan, Türkiye’nin kurucu partisi Cumhuriyet Halk Partisinin kapatılmasını talep edecek kadar şuurlarını kaybettiler. Anayasa’nın siyasi partilerin kapatılmasına ilişkin maddelerini hatırlatarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildirimde bulunulması meselenin İBB’ye yönelik bir soruşturma olmadığının kanıtıdır” ifadelerini kullandı.

Özel, “Bu bir iddianame değil, darbecilerin siyasete yönelik bir muhtırasıdır. Partimizi en son 12 Eylül’de Kenan Evren kapatmaya kalktı, milletimizle birlikte yeniden açtık. Evren’in milletimizin gönlündeki yeri de siyasi tarihimize geçiş şekli de bellidir” dedi.

CHP’nin Merkez Yönetim Kurulu, iddianamenin açıklanmasının ardından 3 saat süren bir toplantı yaptı. Toplantıda iddianame ve bundan sonra izlenecek yol tartışıldı. CHP lideri Özgür Özel MYK sonrası iddianameye ilişkin yaptığı açıklamada çok sert ifadeler kullandı. Özel’in açıklaması şöyle:

“Değerli Halkımız;

Bilindiği gibi 19 Mart’ta ülkemizde bir sivil darbe yaşandı. Darbeciler bu kez, tankla ya da postalla değil, yargı cübbeleriyle geldiler.

Seçimle gelen ancak seçimle gitmek istemeyen bir avuç insan, korktukları rakiplerini hapse atarak, Türkiye’yi büyük bir siyasi ve ekonomik krizin karanlığına sürüklediler.

Aradan geçen 237 günde, aziz milletimizle birlikte büyük bir hukuksuzluğun her saatine tanıklık ettik. Bugün çıkan iddianame ise herkesin bildiği gerçeği bir kez daha ilan etti.

Bu dava hukuki değildir, tamamen siyasidir. Amacı son seçimlerin birinci partisi Cumhuriyet Halk Partisi‘ni durdurmak ve Cumhurbaşkanı adayını engellemektir.

Darbeciler bugün, tapusu Mustafa Kemal Atatürk’e kayıtlı olan, Türkiye’nin kurucu partisi Cumhuriyet Halk Partisinin kapatılmasını talep edecek kadar şuurlarını kaybettiler.

Anayasa’nın siyasi partilerin kapatılmasına ilişkin maddelerini hatırlatarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildirimde bulunulması meselenin İBB’ye yönelik bir soruşturma olmadığının kanıtıdır. Bugün yaşananlar demokratik siyasete ve gelecek seçimlerin sonuçlarına yargı eliyle müdahalenin suç üstü halidir.

Bu bir iddianame değil, darbecilerin siyasete yönelik bir muhtırasıdır.

Yaşadığımız kötülüklerin sebebi asla “hukuki” değildir, bir kişinin siyasi ihtiraslarından ibarettir.

Partimizi en son 12 Eylül’de Kenan Evren kapatmaya kalktı, milletimizle birlikte yeniden açtık. Evren’in milletimizin gönlündeki yeri de siyasi tarihimize geçiş şekli de bellidir.

Biz, geçmişte çok bedel ödedik, bugün de ödüyoruz ve ödeyeceğiz.

Ama millete inanmaktan ve güvenmekten hiçbir zaman vazgeçmeyeceğiz.

Atatürk’ün partisi milletimize emanettir.”

MYK üç saat toplandı

CHP Merkez Yönetim Kurulu, haftalık toplantısını parti genel merkezinde CHP Genel Başkanı Özgür Özel başkanlığında yaptı. Saat 16.15 itibarıyla başlayan toplantı üç saat sürdü. Toplantıdan yaklaşık bir saat önce kamuoyuna duyurulan İBB iddianamesinin değerlendirildiği MYK’da yaklaşık 3 bin 900 sayfa olduğu belirtilen ve CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında 2 bin 352 yıla kadar hapis istenen iddianameye ilişkin parti kurmaylarının iddianameyi, “Hem adayla hem partiyle yarışamayacağını gören iktidar partisinin iddianamesi” sözleriyle değerlendirdikleri öğrenildi.

Alınan bilgilere göre parti kurmayları, iddianamenin sadece İBB ile ilgili olmadığını, CHP’ye yönelik hamleler barındırdığına dikkati çekerek, “İddianameden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na parti kapatmayı düzenleyen yasaları referans göstererek bildirimde bulunulduğunu görüyoruz. Çok açık bir hedef var. Dolayısıyla ikili bir yol haritası üzerinden yürünüyor. Bu da iktidarın kendi iktidarını kurtarması, korumasıyla ilgili bir meseledir” ifadesini kullandı.

“Amacın partiyi kapatmak olduğu belli”

Kurmaylar, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bildiriminin parti kapatma davasına doğru gidip gitmeyeceği sorusuna şu yanıtı verdi:

“Amacın bu olduğu belli. Sonuç itibarıyla çok açıkça İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı, kendi yetkisi olmadığını söylüyor ama bir biçimde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na da çağrıda bulunuyor. Bir şekilde göreve davet ediyor. Özel olarak beklediğimiz bir şey yok ama iddianamenin bir boyutunun bu olduğu kesin. İkinci boyutu Ekrem Başkan ile ilgili. Kritik meselelerden biri gizli tanıklar. Kim oldukları belli değil. İfade verirken bile sesleri yok, görüntüleri yok.”

“Bunu bir muhtıra olarak görüyoruz, bir iddianame olarak görmüyoruz”

CHP’nin kapatılması konusunun MYK’da da ele alındığını belirten kurmaylar, şunları kaydetti:

“İddianame tüm boyutuyla genel olarak konuşuldu. Bu iddianame, iktidarın gelecekteki CHP iktidarına karşı hamlesi olarak gözüküyor. Genel Başkan da onu ifade etti. Bunu bir muhtıra olarak görüyoruz, bir iddianame olarak görmüyoruz. Bizim için bugüne kadar gelen saldırıların bir sonraki aşaması, belki de en üst aşaması. Kurultay davası da öyleydi, İstanbul İl Kongresi davası da öyleydi. Bir sonraki aşamada partiye yönelik. Ki bununla ilgili emareler daha önceden de vardı zaten. Bunu konuşanlar da vardı. O yüzden beklemediğimiz bir şey değil. Bugün olan biten her şey Türkiye için kötü ama bizim beklemediğimiz şeyler değil. CHP açısından sürpriz olan bir tarafı yok. İktidar, ‘Buradan gitmemem lazım. Bunlarla da yarışamayacağıma göre hem partiye hem adaya yönelik süreç devam edecek’ diyor.

İlk yorumumuz şu: Delile, ispata, kanıta dayalı bir şey yok. ‘Bunlar olmuştur, şunlar olmuştur, şöyle olmuştur, böyle olmuştur’ ama hani kanıtı ne? Bu kadar çok operasyon yaptıktan sonra, bu kadar çok konuyu gündeme getirdikten sonra ve hedef bu kadar büyük olduktan sonra istenen ceza 50 yıl olsa ne olur, 100 yıl olsa ne olur, beş bin yıl olsa ne olur? Bu bizim için kritik bir gündem maddesi değil.”

“Halka neyin yalan, neyin gerçek olduğunu anlatacağız”

Kurulan ve kamuoyuna bugün duyurulan “İstanbul İddianamesi” başlıklı sosyal medya hesaplarıyla topluma gerçeklerin anlatılacağını belirten kurmaylar, “Onlar bir iddianame koymuş ortaya, biz de orada nelerin yalanlar üzerine kurulu olduğunu CHP olarak halka anlatacağız” ifadelerini kullandı. 

ÇOK OKUNANLAR