Benim anladığım, polisimiz yerinde bir kararla İngilizce’de ‘cold cases’ diye adlandırılan, çözülememiş ve faili meçhul kalmış cinayet dosyalarını elden geçirmeye, bunları çözmeye yönelmiş.
Tabii işe en eskilerden başlamışlar, çünkü zaman aşımı diye bir şey var. Kocaeli’de aydınlatılan da 20 yıla yakın zaman önce işlenmiş bir cinayetti, dün İstanbul’da aydınlatılan da öyle.
Önce elbette polisi bu çabasından ve başarısından ötürü kutlamak gerek. Cinayet cezasız kalmamalı, ayrıca öldürülenlerin geride kalanları bir ‘adalet’ hissi yaşamalı.
Ancak her iki çözülen cinayet de bana aynı şeyi düşündürdü: Bir insan bir başka insanı öldürüp sonra da hiçbir şey olmamış gibi hayatına nasıl devam eder?
Kocaeli’de yakalanan katil zanlısı 42 yaşında bir kadındı, lisedeki matematik öğretmenini öldürmüştü 19 yıl önce. Şimdi yakalananlar ise biri İranlı üç kişi. İranlı kişinin husumetlisi bir adamı ve o gün orada olduğu anlaşılan bir kadını öldürmekle suçlanıyorlar.
Her iki olayda da katil var, bir de katile cinayet işlemesinde ve cinayeti örtbas etmesinde yardım edenler var.
19 yıl vicdanları sızlamamış, hayatlarına devam etmişler.
Ama neyse ki hala vicdanları kalmış, ‘Ben unutmuştum siz unutmamışsınız’ demelerine rağmen cinayetleri sanki dün işlenmiş gibi anlatmışlar.

