Uluslararası Döner Federasyonu (UDOFED) Genel Başkanı Mehmet Mercan, döner üretim sürecinin çiftlikten çatala kadar denetimli olduğunun tüketici tarafından bilinmesi için sertifikasyon uygulaması getireceklerini belirterek, “Karekod sayesinde kesilen hayvanın sağlıklı olması, etlerin soğuk zincirde saklanması, hijyen, hile, tağşiş, taklit ve katkı gibi konularda güvence verilmiş olacak.” dedi.
Mercan, UDOFED’in 2020’ye ilişkin yol haritasının anlatıldığı basın toplantısında yaptığı konuşmada, Türk dönerinin yapısının ve toplum sağlığının korunması için çalışmaları tüm hızıyla sürdürdüklerini dile getirerek, bu kapsamda önemli çalışmalara imzalattıklarını bildirdi.
UDOFED tarafından döner üretiminin çiftlikten çatala kadar denetimli olduğunu belirtmek için sertifikasyon uygulaması getireceklerini ifade eden Mercan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu konudaki çalışmalarımız 6 aydır sürüyor. Çalışmalarımızı bitirme aşamasındayız. 2020 yılı içerisinde uygulamayı üye markalarımızın zincir restoranlarında hayata geçireceğiz. Bu sertifika sayesinde, tüketilen dönerin elde edildiği hayvanın kulak küpe numarasından tutun da tabağa gelene kadar geçirdiği tüm süreçlerin denetimli olmasını sağlayacağız. Tüketici, UDOFED tarafından üye dönercilere verilen karekodu cep telefonlarından okutarak yediği dönerin hangi süreçlerden geçtiğini görebilecek.”
Mercan, karekod sayesinde kesilen hayvanın sağlıklı olması, etlerin soğuk zincirde saklanması, hijyen, hile, tağşiş, taklit ve katkı gibi konularda güvence verilmiş olacağını vurguladı.
“İlk olarak 2 bin döner restoranında başlayacak”
Mercan, sistemin ilk olarak UDOFED üyesi döner üreticilerinin restoranlarında uygulanacağının altını çizerek, bu restoranların sayısının 2 bini bulduğunu söyledi.
Zamanla Türkiye genelindeki tüm dönercilerin sertifikalı olmasını amaçladıklarını dile getiren Mercan, halihazırda herkesin döner satabildiği, bunun bir denetim altında olmasının zaruriyet gerektirdiğini vurguladı.
Mercan, kayıtsız ve izlenebilir olmayan sektörlerin tüketicilerin zihninde soru işaretlerine yol açacağını kaydederek, “Sertifikasyon sayesinde dönerle ilgili tereddütlerin ortadan kalkmasını ve tüketicinin sertifikalı tüm iş yerlerinde gönül rahatlığıyla döneri tüketmesini amaçlıyoruz.” diye konuştu.
“Döner üretim ve satış sürecindeki herkesin eğitim almasını amaçlıyoruz”
Mercan, federasyonun ana hedeflerinden birisinin de “sektörde eğitimin yaygınlaştırılması” olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı:
“Sektörümüz son 5 yılda o kadar hızlı büyüdü ki tüm döner üreticilerini, satıcılarını kontrol etmek çok zor hale geldi. Tabiri caizse önüne gelen dönerci açabiliyor. Biz de bu süreçte yaşanan olumsuzlukların giderilmesi için sektörde eğitimin yaygınlaştırılmasını istiyoruz. Döner üreticilerinin, satıcılarının eğitim alması için çabalıyoruz. Bu kapsamda döner üretim ve satış zincirinde bulunan herkesin eğitimli olmasını amaçlıyoruz.”
Mercan, çalışanların eğitimi için Döner Akademisi’ni hayata geçirdiklerini kaydederek, burada eğitim alanlara da sertifika vereceklerini anlattı.
Bu yıl ilkini düzenleyecekleri Döner ve Sokak Lezzetleri Festivali ile İstanbul’un dönere doyacağını dile getiren Mercan, ayrıca yılın üçüncü çeyreğinde 9. Dünya Döner Zirvesi etkinliğini hayata geçireceklerini bildirdi.
“Ucuz fiyatlı zincirler, Türk döner yapısını bozuyor”
Mercan, son dönemde sıkça gündeme gelen ve tartışma konusu olan ucuz fiyatlı döner zincirlerine ilişkin bir soru üzerine şu cevabı verdi:
“Dönerin itibarını bozmaya yönelik yapılan bir harekettir. Bunları doğru bulmuyoruz. Sektörün iyileştirilmesi sürecini baltalayan ve sabote eden kuruluşlar bunlar. Geleneksel Türk döneri yapısını bozuyor bu üreticiler. Çiğ dönerde en fazla yüzde 25 yağ kullanılmalı. Ancak son dönemde hızla yayılan ve ortalamanın çok altında fiyatla satılan bu dönerlerde yağ oranının yüzde 40’lara kadar çıktığı görülmektedir. Ayrıca kalitesiz yağ kullanılmaktadır.”
“Dönerin kültürel miras olarak tescillenmesi için çalışmalarımız sürüyor”
UDOFED Genel Başkan Yardımcısı İrfan Söyler ise, dönerin Türkiye’yi temsil eden çok önemli marka olduğunu belirterek, Sibirya’dan Güney Afrika’ya kadar gidilen her şehirde bir döner restoranının bulunduğunu söyledi.
UDOFED’in sadece Türkiye’deki değil dünyadaki tüm dönercilerin federasyonu olduğunu dile getiren Söyler, dönerin sağlıklı bir şekilde halka ulaştırılması ve halkın da güvenilir şekilde bu gıdayı yemesi için çalışmalarını sürdürdüklerini anlattı.
Söyler, bazı ülkelerinde dönerin patentini alma konusunda zaman zaman girişimleri olabildiğine dikkati çekerek, “Döneri hiçbir ülke kendi üzerine patentleyemez, daha önce bu denendi başarılamadı. UDOFED olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı ile dönerin kültürel miras ve coğrafi işaret olarak tescillenmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.” diye konuştu.