Türkiye, 11 Mayıs 2013’te Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde patlayan iki bombalı araçla sarsılmıştı. Saldırılarda 53 kişi ölmüş, 146 kişi de yaralanmıştı. Bu saldırı o tarihte Türkiye tarihinde yapılmış en kanlı terör saldırısıydı.
Oysa bu saldırı engellenebilirdi. Çünkü Milli İstihbarat Teşkilatı daha saldırıdan bir gün önce bombaların yüklendiği araçların plakalarını vermiş ama dönemin FETÖ bağlantılı emniyet güçleri bu ihbarı gözardı etmiş ve saldırı gerçekleşmişti.
Saldırıyı Esad rejiminin istihbarat servisi Muhaberat organize etmiş, Nasır Eskiocak ve Yusuf Nazik gibi isimler saldırıda önemli roller üstlenmişti. Aslında hem Eskiocak hem Nazik saldırıdan önce polis tarafından takip edilmişler ama yakalanmamışlardı.
13 Mayıs günü Reyhanlı’da ilk araç belediye binası önünde 13.37’de, ikinci araç ise bundan 3 dakika sonra PTT binası önünde patladı.
İlginçtir, MİT saldırıdan haftalar önce Suriye’nin Rakka kentinde üç bombalı araç hazırlandığını, bunları Gaziantep,i Hatay ve Şanlıurfa’da üç ayrı sınır kapısından Türkiye’ye geleceğini de ihbar etmişti. Ama Reyhanlı’da ilçe genelindeki 73 MOBESE kamerası saldırıdan birkaç gün önce “arızalandı” ve kayıt yapmadı.
Cumhuriyet tarihinin bu fevkalade karanlık saldırısının hemen ardından polis 32 kişiyi yakaladı; bunlardan 20’si tutuklandı. Hepsi de Türk vatandaşıydı bunların.
Saldırının liderlerinden Nasır Eskiocak yakalanmıştı ama “Emri ondan aldım” dediği Yusuf Nazik kaçmayı başarmıştı. Kaçan bir başka isim, Suriyeliydi Muhammed Dib Koralı. Araçlara bombayı o temin etmiş ve yerleştirmişti. Sınır kapısındaki güvenlik kameraları onu ve Yusuf Nazik’i bir arada görüntülemişti.
Sınır kapısında Koralı ve Yusuf Nazik bir arada.
MİT, Yusuf Nazik’i 2018 yılında Suriye’de yakaladı ve getirdi. 53 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı Nazik.
Bu olayın peşini bırakmayan MİT dün de Muhammed Dib Koralı’nın saklandığı yeri saptadı ve ardından bir operasyonla onu da yakalayıp Türkiye’ye getirdi, polise teslim etti.
