Zenginin malı züğürdün çenesi ve oturduğun yerden ‘meme coin’ yaratıp zengin olma hayali
19 Ocak 2025

Pazar günleri burada bilim ve teknoloji konuları yazıyorum, bugün Donald Trump’ın çıkardığı kripto para konusunu yazacağım, çünkü ucundan bir yerinden teknolojiye dayanıyor.

Konunun ahlaki boyutlarına girmemeye çalışacağım ama sadece Trump’ın Amerikan Başkanı olarak bu işten kişisel kazanç elde etmesinin ötesine geçen bir ahlaki boyut var bu işte, ondan korkarım kaçamayacağım.

Geçmişte ben de çok defa yazdım, ayrıca artık bilmeyen de kalmadı ama yine de kripto varlıkları var eden teknolojik sıçramadan birkaç kelimeyle olsun söz etmem gerek.

Bu teknolojiye “blok zincir” adı veriliyor. Burada önemli  olan şey “zincir” kelimesi. Bir şifreleme algoritması ile korunan bir “defter” yaratıyorsunuz ve bu defteri mümkün olduğunca çok bilgisayarın yüklemesini istiyorsunuz.

Sonra o defterde değişiklik yapmak istediğinizde, sadece gereken şifreleri bilmeniz yetmiyor; artık bir “zincir” şeklinde çok sayıda bilgisayara dağılmış o defteri kontrol eden bilgisayarların hem sizin siz olduğunuzu görmesi hem de defterde yaptığınız değişikliği bütün diğer defterlere işlemesi gerekiyor.

Bu, şimdi anlatınca basit gibi gözüken teknoloji veya fikir, çok büyük bir sıçrama anlamına geliyor. Çünkü bizim ticari olsun olmasın bütün ikili veya çok taraflı ilişkilerimizde bir otoritenin o ilişkinin sürdüğü sistemin içinde “güven” unsurunu eklemesi gerekir. Bu otorite genellikle ve nihayetinde devlettir, yasalardır.

Ama blok zincir sayesinde devlete veya yasalara illa da ihtiyaç olmadan ilişkiye geçen taraflar birbirlerine güven içinde işlem yapabilir; güveni sistemdeki otorite dağınıklığı sağlar bu kez.

Bu teknolojiyi BitCoin’i 2008-09 yıllarında geliştiren ekip geliştirdi ve teknoloji sadece kripto para alanında kullanılmıyor, başka pek çok alana da girdi. Ama tabii esas alan icat edildiği alan olan kripto varlıklar alanı.

Önce sadece Bitcoin vardı, derken ardı ardına başka blok zincirler de sökün etti. Bana soracak olursanız daha sonraki kripto para blok zincirleri arasında en iyilerin başında, daha birkaç yıl önce baştan sona yenilenen Etherum blok zinciri geliyor ama bence hala bu teknolojinin kat etmesi gereken mesafeler var. Öncelikle işlem sürelerinin kısalması ve enerji verimliliğinin artması gerek.

Her neyse, ortada bu teknoloji olunca ve teknolojiye dayalı kripto paralar BitCoin’in yanına eklenince, piyasa ilgisi de oluştu. Bu ilgi ister istemez yeni kripto varlık arzına imkan yarattı.

Pek çok kişi ve şirket, kendi blok zincirini yazmak yerine mevcut bir blok zincirin bağımlı değişkeni olmayı göze alınca da ortaya “alt-coin” denen kripto varlıklar çıktı.

Alt-coin, değeri üstteki coin’e göre hesaplanan kripto varlık demek. Diyelim siz kendi coin’inizi BitCoin’e veya Etherum’a veya Solana’ya bağlayabilirsiniz, bunun için kimseden izin almanız da gerekmez, yaparsınız ve olur. Önemli olan coin çıkartmak değil, o coin’i alacak ve satacak insan bulmak çünkü.

Alt-coinlerin yaygınlaşması bir dönem kısa adı ICO olan (initial coin offering) bir modaya neden oldu. Diyelim bir start-up şirketsiniz ve sermaye arıyorsunuz. Hemen kendinize bir alt-coin çıkartıyor ve bunu pazarlamaya başlıyorsunuz. Bunlar bazen ileride hisse senedine dönüşebilir oluyor, bazen olmuyor. Coin satın alanlar size sermaye sağlıyor ama coin sizden bağımsız olarak da yaşadığı için değeri artıp azalabiliyor, bu sayede size sermaye koyanlar daha sizin şirketinizin para kazanmasını bile beklemeden para kazanabiliyor. Tabii fiiliyatta çoğunlukla paralarını kaybediyorlar.

Bu ICO modası beraberinde çok sayıda suiistimali getirince ortadan kayboldu ama coin çıkartma modası devam etti ve birden bire ortaya “meme coin” adı verilen, şaka niteliğinde ama hiç de şaka olmayan coin’ler çıktı.

Bunlar değeri başka herhangi bir coin’e bağlı olmayan, kendi başlarına değerleri oluşan coin’ler.

Aslına bakacak olursanız Türkiye’de de örneğin futbol kulüplerinin gelir elde etmek amacıyla çıkardığı coin’ler de bu statüde. Değeri kendi başına alım satımla oluşan şeyler.

Bir “meme coin” yaratmaktan daha kolayı yok. Siz de oturup azıcık bir parayın gözden çıkararak kendi “meme coin”inizi yaratabilirsiniz. 

Bunu yapmanın en basit ve ucuz yolu, aynen Başkan Trump’ın da yaptığı gibi Solana networküne girmek ve orada coin yaratmak.

Bütün masrafınız, şimdi yazarken baktım, 1 solana şu an 8 bin 987 lira. 9 bin lira diyelim yuvarlak hesap olsun, herhangi bir “meme coin” yaratma maliyetiniz 9 bin liranın altında, kabaca 6 bin lira civarında bir şey. Trump da işte bu kadar para harcadı, 200 dolar değil.

Burada önemli olan sizin coin’inizi alacak ve satacak insan bulmak, yani pazarlamak. Eğer Trump kadar kuvvetli bir borazanınız varsa, üstelik bütün dünya sizin yarın kripto paraları daha yaygınlaştıracak hareketler yapacağınızı biliyorsa, bir anda coin’iniz böyle milyarlarca dolar değere ulaşabilir.

Halen piyasada böyle alım satımı yapılabilen binlerce “meme coin” var.

Peki neden alıyor insanlar bu “şaka”ları?

Para kazanma hırsıyla. Amerikan kapitalizmi, “Alanlar ne aldığının farkında olan yetişkinler, kendi kararlarının sonuçlarıyla yaşarlar” diyor bu durum için ama bence konu bu kadar basit değil.

Çünkü aynen borsa spekülatörlüğünde olduğu gibi bu alanda da ahlakiliği hayli tartışmalı şeyler oluyor. Örneğin Trump’ın coin’inden ilk gün piyasaya 200 milyon adet verildi. Ama şimdi görüyoruz ki bu 200 milyonun önemli bölümü tek bir elde. Yani bir spekülatör (yakında adı da çıkar) bu coin’i toplayarak değeri yukarı çekmiş durumda. Yeterli talep oluşunca da (ki oluştu) bunları elinden boşaltacak.

Ama baktığınızda zaten bu coin’i alan herkesin ümidi de aynı şey: Ben 1 liraya alayım, değeri 2-3 lira olunca satayım.

Herkes kurt, kimse kuzu değil.


Warning: Trying to access array offset on value of type bool in /home/haftalik/public_html/wp-content/themes/sa_news_v1/single.php on line 174

ÇOK OKUNANLAR