CHP kırk yılın başında doğru bir şey yapacak ama aceleye getiriliyor
08 Şubat 2025

Cumhuriyet Halk Partisi’nin en yüksek karar alma organı olan Parti Meclisi pazartesi günü önemli bir toplantı yapacak.

Toplantıda Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday belirleme yöntemi olarak karar verilen ön seçimin ne şekilde yapılacağı bu kez karara bağlanacak.

Ama bu toplantı öncesinde partiyi ön seçim yapmaktan caydırmak için girişimler olduğu gibi, ön seçimin yöntemi konusunda da partiyi yanlışa sürükleyebilecek tartışmalar yaşanıyor.

Önce ön seçimi engelleme çabalarından başlayayım. Bu konuda en kuvvetli adımı bir televizyona çıkıp oldukça geniş bir mülakat veren eski genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu attı. 

Bazı sözlerinin altını çizdim…

Örneğin “Daha uzun süre var cumhurbaşkanı adayının belirlenmesine. Niye acele ediyoruz ki? Ülke yangın yeri. Gördük ekonomiyi. Biz bunları bırakmışız, kim cumhurbaşkanı adayı olacak” diyor Kılıçdaroğlu.

Aslında adayı şimdiden belirlemek tam tersine o aday sayesinde ülkenin ana gündeminin, eğer o gündem ekonomiyse ekonominin konuşulmasını daha da kolaylaştırır.

Kılıçdaroğlu belki farkında değil ama partisi onun seçimi kaybettiğinin kesinleştiği 29 Mayıs 2023 sabahından beri aslında bir sonraki Cumhurbaşkanı adayını konuşuyor. Tam tersine, adayın belli olması partinin enerjisinin doğru yöne kanalize olmasına daha çok yardımcı olacak bir şey.

Bir başka cümlesi şu: “Kardeşim yeri, zamanı gelince aday belirlenir hepimiz gider ona destek veririz. Neden şimdi partiyi bölüyoruz?”

Aynen kendisinin geçmişte yaptığı gibi tepeden inme aday belirlensin, seçmen de tıpış tıpış gitsin ona oy versin. Bunun olmadığını tam 3 Cumhurbaşkanı seçiminde görmedi mi CHP? Aslında parti gördü ve Kılıçdaroğlu’nu genel başkanlıktan indirdi, ama kendisi hala görmemiş anlaşılan.

Kılıçdaroğlu’nun söylemediği ama yaygın konuşulan bir başka argüman daha var: Erken belirlersek adayımız yıpranır.

Eğer iki yılda yıpranacak bir adayınız varsa, zaten onun aday olamaması gerekmez mi?

Adayı erken açıklamanın faydaları, zararlarına göre çok daha büyük. En önce adaya kendi kampanyasını yapması, kendi politikalarını geliştirmesi, kendini ülkeye anlatması için geniş zaman veriliyor.

Ancak adayı erken açıklamanın avantajlarını maksimize etme şansını da kaçırmamalı CHP.

Bu kazanç maksimizasyonunu sağlamak için bence ön seçimin biraz daha geniş bir zaman aralığına yayılması ve ön seçime sadece CHP üyelerinin değil bütün seçmenlerin katılmasının sağlanmasıyla mümkün olacağı görüşündeyim.

Keşke CHP Parti Meclisi pazartesi günü yapacağı toplantıda ön seçimin bölge bölge ve ikişer hafta arayla yapılmasını kararlaştırsa, buna göre bir seçim takvimi oluştursa…

Keşke Parti Meclisi, aday adayı olmak için bazı genel şartlar belirlese ve adaylığı sadece CHP’lilere açık tutmasa, mümkün olduğunca geniş katılımlı bir yarışın önünü açsa…

Keşke Parti Meclisi, ön seçimin YSK denetiminde ve bütün seçmenlere açık olacağına karar verse…

Keşke Parti Meclisi aday adaylarına ön seçime hazırlanmaları için zaman verse, onlardan kampanyalarını oluşturmalarını istese…

Ama korkarım CHP bunların hiçbirini yapmayacak, oldukça hızlandırılmış bir takvimle ve sadece CHP üyelerinin katılacağı bir çeşit “yoklama” yapacak ön seçim yerine.

40 yılın başında doğru bir işe giriştiler, keşke onu tam yapsalar…

ÇOK OKUNANLAR