Kızılcık Şerbeti: Çifte standartlar bitmiyor
08 Şubat 2025

Geçen hafta senaristler sırf Doğa’yı (Sıla Türkoğlu) lanetli Ünal köşküne döndürmek için Fatih’i (Doğukan Güngör) vurdurtmuştu. Yeni bölümde Pembe (Sibel Taşçıoğlu) hastaneden taburcu olan oğluşunu pamuklara sarmak üzere eve götürdü, Doğa da (güya geçici) yanlarına yerleşti. Yeni bölümün fragmanı Fatih’in bu kez dik durup ayrı eve çıkacağı sinyalini veriyor, ama inanmıyoruz. Ayrı evde nasıl entrika dönsün sonra?

Tatsızlık geliyorum diyor…

Bu bölüm Abdullah’ın (Ahmet Mümtaz Taylan) tam da Kapadokya gibi romantik bir yerdeki bir oteli teftiş etmesi gerekmesin mi? E mecbur, yanına uzman olarak Işıl’ı (Ece İrtem) alacak ve tabii ki romantik bir restoranı kapattırıp loş ışıkta iş konuşacak. Başka nasıl olacaktı? Yeni bölümün fragmanında aklımıza gelen başımıza geliyor, ancak bize kalırsa yakınlaşma sahneleri bir rüya. Maksat hafta boyu sahneyi konuşalım, bir de bu tatsız fikre alışalım.

Dönüyoruz, dolaşıyoruz, zorla evleniyoruz

Geçen hafta Nursema (Ceren Yalazoğlu) ailesine rest çekip evi terk etmişti, her dinî kaideye uyan İmam İlhami’nin (Fatih Gühan) ona arkadaşça sarılası tutunca da Abdullah’a yakalanmışlardı. Abdullah bunu namus meselesi haline getirince kazık kadar Nursema’yı kurtarmak da İlhami’ye düştü. Diziye Nursema’yı istemek üzere İlhami’nin babası Ulvi olarak Hamdi Alkan geldi, hoş geldi. Biz kendisine mütedeyyin imajını yakıştırdık.

Dizi yansıması

🔴 Bazılarınızın Nursema’nın bu evlilik planından niye mutsuz olduğunu anlayamaması bizleri ziyadesiyle üzdü. İlhami’den hoşlanıyor diye hemen evlendirilmeli mi canım? Kaldı ki kimse kendisine yönelik hisler beslemeyen biriyle evlenmek istemez, ne o öyle, kakalanmak gibi?

🔴 İlhami’nin evlenmek isteme nedeniyse bu sorunlara kendisinin neden olduğunu düşünmesi. Onu esas ikna edense babasının Mâide Suresi’nden hatırlattığı ayetti: “Her kim bir insanı öldürürse bütün insanları öldürmüş olur. Kim bir insanı kurtarırsa bütün insanları kurtarmış olur.” İlhami de bunu tamamlamak üzere Haşr Suresi’yle cevap verdi: “Kendilerinin ihtiyaçları olsa bile, onları kendilerine tercih ederler.” Dinî alıntılarla bezeli bu diyaloglarla ‘Kızıl Goncalar’ın Cüneyd-Levent veya Cüneyd-Sadi Hüdayi sahneleri yaratılmaya çalışılıyor gibi geldi bize.

🔴 Bu arada yerli dizilere güvenimiz o kadar az ki, İlhami’nin öldüğü düşünülen nişanlısının yaşadığını öğrenirsek şaşırmayız. Buyurun size tüm hayranları mutlu edip Nursema’yı bir de Firaz’la (Batuhan Bozkurt Yüzgüleç) yazabilmek için bedava çözüm.

🔴 Şu dizide tek düzgün kalan öge Nursema’nın karakter gelişimiydi. Onu da şu ikonik isyanları yalamaya çevirerek mahvettiler. Madem isyanlar işe yaramayacak, Nursema’ya aynı sahneler yazılmasın artık. Ama biz de Nursema’nın Ünal boyunduruğundan kurtulması için kendimizi paralamayacağız, gerçekten sıkıldık. Madem rest çekmenin eşiğinden dönüp duruyor, öğrenilmiş çaresizliğini de alıp terapiye gitsin.

🔴 Tabii Nursema giderse Ünalların aklına ahlakçılık nasıl gelsin? Abdullah karısını aldatır, eşine gayrimeşru çocuğunu baktırır, küçük oğlu hamile karılarını aldatır; ama Ünalların başını Nursema eğer. Pembe’nin de altta kalır yanı yok. “Türbanının ağırlığını bil” diyerek İslam’ı elaleme karşı kötü temsil ettiğini ima etti. Sormazlar mı insana, mütedeyyin oldukları herkesçe bilinen kocanla oğlunun yaptıkları ve senin sinsiliklerin neyi temsil ediyor diye?

🔴 Çifte ahlak standardı bunlarla sınırlı değil. Vurulduktan sonra Fatih’in yürüyebilmesi için fizyoterapi alması gerek. Eve gelen fizyoterapist kadının giyim kuşamıysa Ünallara uygun değil. Sabıkalı Fatih Doğa’yı bir kez daha aldatmasın diye kimse kadını evde istemedi, ama Nursema bu tepki gösterdi: “Neden evin erkeklerine güvenmiyorsunuz da kadını ekmeğinden ediyorsunuz?” Biz devam ettirelim: Evin erkekleri güvenilmezse (ki Mustafa hariç güvenilmezler) asıl onları defediniz.

🔴 Bunun evlere giden sağlık çalışanlarına hakaret olduğunun da altını çizelim. Ülkemizde zaten kadınların canı burnunda, bari bir fizyoterapisti mini etek giydiği için Fatih’in radarına sokmayıverin. Fizyoterapistle olmasa bile Fatih’in Doğa’yı yeniden aldatmasına bahane bulduk: Hem yürüyemediği için hem de Doğa ona baktığı için kendini borçlu ve ezik hisseder,  erkekliğini kanıtlamak ister. Nasıl, kapmış mıyız totale senaryo yazma işini?

🔴 Hâlâ merak eden varsa, Kıvılcım (Evrim Alasya) tabii ki bebeği doğurmaya karar verdi. Buna karar vermek denirse… Ömer’e (Barış Kılıç) kendi ağzıyla söylettiler: “Seni ikna etmek istiyorum Kıvılcım.” Kıvılcım da demiyor ki ikna edilmeye ihtiyacım varsa demek ki biraz daha düşünmeliyim. Aman, kadınlar kendi kendine karar veremesin.

🔴 Kıvılcım bu bebek için “Ömer’in ilk çocuğu olacak” diyerek bizi bir kez daha şaşırttı ve Metehan (Rahimcan Kapkap) duymasa da ona ayıp etti. Ömer bebekliğinden beri Metehan’a amca değil, baba olmuş. Biyolojik çocukla aynı olmaz diyenlerin kaçı bir çocuk evlat edinmiş, başka bir bebeğe emek vermiş de genetik romantizmi yapıyor? Bakan mı büyüten mi tartışması boşa değil.

Firaz’dan inciler

🔴 Bölüm Batuhan Bozkurt Yüzgüleç’in oyunculuğuyla taçlandı. Ağlayabilmek her zaman iyi dram oynamanın göstergesi değildir. Ama Yüzgüleç bundan fazlasını yapıp Firaz karakterinin gamsızlık maskesine sakladığı gerçek yüzünü gösterdi.

🔴 Bir de değişip olgunlaştığını samimi şekilde hissettirdi. Hoşlandığı kadın tarafından reddedilmeyi hazmedebilen biri olduğunu kanıtlayarak toksik dizi karakterlerinden ayrıştı. Nursema bari sevdiği biriyle evlendirilsin diye, içi yana yana İlhami’yi ikna etmeye çalışırken şunları söyledi: “Sevmek sahip olmak demek değilmiş.” Herkes bunu içselleştirse Anıt Sayaç’a gerek kalmaz…

🔴 Firaz, annesi Asude’yi (Servet Pandur) analiz ederek bir de düşüncelere dalmamıza vesile oldu: “Sen kimliklerinden kaçmak için bu kadar çalışıyorsun. Eş olmak istemedin, işe sardın. Anne olmak istemedin, işe sardın. Yas tutman lazım şimdi, aynı şeyi yapıyorsun.” Bu hem çok iyi bir karakter analiziydi hem de kadınların, istemeseler bile onlara atfedilen eş ve anne kimliklerinin kıskacında kaldığını hatırlatıyordu. İşin diğer toplumsal tarafı, Asude’nin güçlü ve hırslı bir iş kadını olmasını buna bağlamalarının deşifre ettiği zihniyet: Bir kadının ya özel hayatıyla ya da kendiyle ilgili sorun olmalı ki kendini işine adasın!

🔺 Firaz’ın, annesini memnun edememekle ilgili çıkarımıysa ‘Bahar’ dizisinin incelemesinde değindiğimiz mükemmeliyetçi ebeveynlikle benzeşiyor: “Bana aferin dese şımaracağımı düşündü. Her zaman ben hazır getirdim sen yedin dedi, ama bir şey yapmama da izin vermedi.” Yaptığı tüm hergelelikler ya annesinin dikkatini çekmek ya da ona yapıştırılan güvenilmez çocuk etiketine sıkışmaktan ötürüymüş.

🔴 Firaz’la ilgili olmayan, ancak ebeveynlikle ilgili bir başka çıkarımla kapatalım: Pembe ve Abdullah için çocukları ev hayvanı gibi. Dışarı ne zaman çıkacakları, ne kadar uzaklaşabilecekleri, neyi nerede yiyebilecekleri, kiminle çiftleşebilecekleri hep sahiplerinin kontrolünde. (Elbette hayvanlara hakaret değil, sahiplik kavramına eleştiri maksatlı bir benzetme.)

88. bölüm fragmanı

Künye
Yayın mecrası: Show TV
Yapım: Gold Film
Yapımcı: Faruk Turgut
Yönetmen: “Ketche” Hakan Kırvavaç
Senaryo: Melis Civelek, Zeynep Gür
Müzik: Ece Ölçer, Serkan Ölçer
Oyuncular: Evrim Alasya, Barış Kılıç, Ahmet Mümtaz Taylan, Aliye Uzunatağan, Sibel Taşçıoğlu, Sıla Türkoğlu, Ceren Yalazoğlu, Doğukan Güngör, Feyza Civelek, Emrah Altıntoprak, Servet Pandur, Rahimcan Kapkap, Ece İrtem, Güneş Hayat, Soydan Soydaş, Sevim Erdoğan, Batuhan Bozkurt Yüzgüleç, Fatih Gühan, Özlem Çakar Yalçınkaya, Bahtiyar Memili, Vurgun Adalayı, Hasan Emre Avcı, Erol Erarslan, Onur Cavit İdin, Neslihan Yeldan, Şebnem Bozoklu, Hamdi Alkan.

Kızılcık Şerbeti: Biri vurulur biri kaçar, kıyamet ondan koparKızılcık Şerbeti: Biri vurulur biri kaçar, kıyamet ondan kopar

ÇOK OKUNANLAR