Kızıl Goncalar: Faniler mi eşler mi?
11 Şubat 2025

Geçen hafta kimliğini Cüneyd’e (Mert Yazıcıoğlu) açık etmek zorunda kalan derin-adam Aziz’in (Settar Tanrıöğen) reset’leme komutu işe yaramış, zira Cüneyd olanları hatırlamadı. Aziz ve torunu Şirin (Selinay Taşol), bir cinayetin faili olması için hazırladıkları Cüneyd üzerindeki telkinlerine devam ettiler. Bayılttıkları Cüneyd’i iğnelemek suretiyle uyguladıkları telkini açığa çıkaransa Can (Can Kızıltuğ) olacak demeye kalmadan Şirin iğnesiyle onun da hakkından geldi. İğne meselesi, eski bir bağımlı olan Can’la ilgili uğursuz fragmana zemin hazırlayacak belli ki.

Dergâha sığmadılar, kuyruklarına çalı bağladılar!

Geldikleri gibi gitmeleri için dakikaları saydığımız Aziz ve Şirin’in bir de uzantısı çıktı: Şirin’in abisi Selim (Erol Afşin) psikiyatrik rahatsızlığı olan, (tetikleyici uyarısı) üstelik cinsel suç işlediği ima edilen biri. Dedesinin derin-adam olduğunu bilmeyen, kardeşinin başını örttüğünü görünce de şaşıran Selim bizim Şirinlerin kimliğini açık edecek sandık. O ise görür görmez göz koyduğu Feyza’nın (Zehra Kelleci) başına bela olmakla meşgul.

Kadınların oyundan Aziz’in oyununa

Güç zehirlenmesi yaşayan Hasna (Selen Öztürk), Ulu Aziz’in torununa kızını vermeye dünden razı. Bu dizinin Nursema’sı da zavallı Feyza resmen. Bu da demek ki Aziz, artık Cüneyd ve Sadi Hüdayi (Erkan Avcı) arasındaki anlaşmazlıkta hakem olamaz. Fanilerin oyuyla belirlenmesi gereken kalan oturumda Cüneyd, bir erkeğin oyuna karşılık iki kadının oyu uygulamasına dinî yaklaşımla itiraz etti. İşin içine medenî kanunu katmasıysa kendi ayağına dolandı ve Aziz, reşit olmayan Zeynep’le kıydığı nikahı hatırlattı. Esas amacıysa Zeynep’i aradan çekerek Cüneyd’i daha iyi kontrol etmek için Şirin’le nikahlamak. ‘Kısmetse Olur’da aradığını bulamayanlar her bölüm birinin nikahlanmaya çalışıldığı dizimize yazılsın.

Dizi yansıması

🔴 Cüneyd’in bu oy meselesini hem dinle çelişmeyecek hem medenî kanunla uyumlu olacak şekilde yorumlaması güzel bir hareketti.  Ama şimdiye dek yaptığı reformları ve itirazları hep dine dayandırdığından, müritleri medenî kanunla ikna etmeye gerek görmediğinden bu hareket Cüneyd’in üzerinde yama gibi durdu.

🔴 Ne zaman baskıcı olmayan ve eşitlikçi bir karar tartışılsa muhatabın özel hayatını didiklemek Fanilerde huy oldu. Aziz Efendi bu çarpıtmayı Müyesser’den (Asiye Dinçsoy) öğrenmiş olsa gerek. Malum, Meryem’in patronuyla evlenmesini örnek göstererek çalışma hayatı tartışmasında kadınların vebalini Meryem’e yüklemişti.

Müyesser, geçenlerde isyan edip başını açan Birgül’ün (Sitare Akbaş) hâlâ Fani sayılıp sayılmadığı tartışmasında yine belaltı vurdu ve Birgül’ün, kocasıyla konuşmadan doğum kontrol hapı kullanmasını mevzubahis yaptı. Konu ne olursa olsun kadınlar evlilik ve çocuk bağlamından ayrı değerlendirilemiyor, ya sabır.

🔴 Müyesser’in bu çirkin yöntemini saymazsak, Birgül’ün oturumu örnek bir sahneydi. Başörtüsü gibi kadınların vücut bütünlüğünü ilgilendiren bir konu Cüneyd’in önerisiyle sadece kadınlar tarafından tartışıldı. Başörtüsünden kürtaja her konuyu erkeklerin tartıştığı televizyonlarımızda neredeyse bir ilk yaşandı.

🔴 Tüm bu tartışmalarda öne çıkan replikleri de not edelim:

Birgül: “Bizim üstümüzden siyaset yaparlar, kapıya da ilk bizi koyarlar.”

Meryem: “Siz, kendini bir kusur gibi görmeyen bir kadını görmek istemiyorsunuz.”

🔴 En hüzünlü sahnenin üzgün kaş Arif (Yakup Turğut) ile Sadi Hüdayi’den geleceğini tahmin edemezdik. Yıllarca Sadi Hüdayi’nin sağ kolu olmuş Arif birkaç kez dergâhı Birgül’e tercih etmişken şimdi Birgül’ü tercih etti. Hem Sadi Hüdayi’nin dert ortaklığından hem dergâhtan ayrılma kararı, tıpkı iki adam gibi bizi de ağlattı.

🔴 Diğer çiftimiz Levent ve Meryem (Özcan Deniz, Özgü Namal) arasında hiç konuşmadıkları bir cinsel gerilim var. Levent ona iki adımdan fazla yaklaştığında Meryem kaskatı kesiliyor. Naim’le (Mert Turak) evliyken şiddetin (cinsel de dâhil) her türlüsünü gören Meryem’in kişisel mesafesini korumak istemesi doğal, hele de Levent’le formalite icabı evlenmişken. Meryem’in bu konuyu ayıp görmeyip Hande’yle (Duygu Sarışın) konuşabilmesi ise kişisel gelişimi açısından büyük bir gelişme.

🔴 Fakat konuyla ilgili Levent sınıfta kaldı. Kendi söküğünü dikemeyen psikiyatrımız Meryem’in travmatik hayatını unutuyor ve kendisinin Naim gibi biriyle bir tutulduğunu varsayıp tripler atıyor. ‘Bahar’ dizisindeki Psikiyatr Tolga’nın Bahar’a verdiği cinsellik tavsiyesi mi daha kötü yoksa Levent’in diplomasını yaktıracak tavrı mı, karar veremiyoruz. Zaten kendisi artık mesleği bırakıp Fanilerin ayak işlerini yapan biri oldu.

🔴 Bu vesileyle Aziz’e, Cüneyd’in ayarlarıyla oynadığı için teşekkür etmeliyiz. Sayesinde, kendisinde bir tuhaflık olduğunu sezen Cüneyd soluğu Levent’in terapi seansında aldı. Levent Cüneyd’de, yangından ötürü travma sonrası stres bozukluğuna bağlı somnambulizm (uyurgezerlik) veya hipersomnia (aşırı uyku) olduğundan şüpheleniyor. Umuyoruz ki Cüneyd’in ilaçlanması ve telkin edilmesi oyununu o bozar. Dizide psikiyatr karakter varken başka şekilde ortaya çıkması abes olur.

🔴 Ama bu savsaklıkla Şirinler kendilerini ele verecek. Güya dünyada savaşlar çıkarabilen Aziz geçen bölümde ağzından laf kaçırmıştı, bu bölümde Şirin iğneyi Cüneyd’in odasında unuttu…

🔴 En vurucu sahne Cüneyd ve Can’dan geldi. Feyza’yı makus kaderinden bir türlü kurtaramayan, üstüne ondan hakaret işiten Can bir işe yaramadığı düşüncesiyle madde bağımlısıyken takıldığı izbe yere gitti. Cüneyd bir zamanlar onu intiharın eşiğinden döndürdüğü binada namaz kılarken buldu. Aynı yer, farklı zaman, hem aynı hem farklı kişiler aslında. Can’ın döngüsü böylelikle tamamlanmış oldu.

Genel kültür köşesi

🔴 Geçen hafta Levent ve kızı Mira (Esma Yılmaz), Yunan mitolojisinin adalet, intikam ve denge tanrıçası Nemesis hakkında konuşmuştu. Bu bölümdeyse Aziz ve Şirin yine Yunan mitolojisinden, tanrılar tarafından aynı kayayı sürekli tepeye taşımakla cezalandırılan Sisifos’tan bahsetti. (Sisifos’un kayası bu diyalogda Selim’i temsil ediyordu. Şirin onu sırtlamaktan bıktığını söylerken Aziz, merhum kızının hatırına bu yükü taşımaya istekli olduğundan söz ediyordu.)

🔴 Şirin’in Cüneyd’e yanaşmak için kullandığı bahanelerden biri, mücellit Lokman’a (Emin Gürsoy)  kitap ciltlettirmeye gitmesiydi. Söz konusu kitabı gözden kaçıranlara: Giritli Ali Aziz Efendi’den ‘Muhayyelât’.

🔴 Açılış sözümüz Paul Valéry’den geldi: “En değerli düşünceler, duygularla çelişenlerdir.” Bu söz hem Arif’in Birgül ile Faniler arasında kalışını hem Cüneyd’in Zeynep ile Faniler arasında kalışını temsil ediyor. Zamanında bu sözün barındırdığı sınavı Meryem, Fanilerdeki kadınlarla dayanışmayı seçip Levent’i terk ederek vermişti.

38. bölüm fragmanı

Künye
Yayın mecrası: NOW TV
Yapım: Gold Film
Yapımcı: Faruk Turgut
Yönetmen: Ömür Atay, Özgür Sevimli
Senaryo: Şükrü Necati Şahin, Melih Özyılmaz, Deniz Gürlek, Gamze Arslan
Müzik: Ender Gündüzlü, Metin Arıgül, Can Sanıbelli
Oyuncular: Özgü Namal, Özcan Deniz, Mert Yazıcıoğlu, Erkan Avcı, Mert Turak, Selen Öztürk, Şerif Erol, Duygu Sarışın, Asiye Dinçsoy, Sitare Akbaş, Tuğrul Tülek, Yakup Turğut, Mina Demirtaş, Esma Yılmaz, Zehra Kelleci, Can Kızıltuğ, Selinay Taşol, Erol Afşin, Murat Aydın, Oğulcan İnan, Sarp İkiler, Mısra Tüfek, Zeynep Ozan, Emin Gürsoy, Settar Tanrıöğen.

Kızıl Goncalar: Derinler ifşa oldu, ama hâlâ gizli!Kızıl Goncalar: Derinler ifşa oldu, ama hâlâ gizli!

ÇOK OKUNANLAR