Normalde Amerikan Anayasasına göre Donald Trump 4 yıl sonra yok. Çünkü iki dönem yönetmiş olacak.
Ama Başkan Trump göreve geldiği ilk günden beri bazen ima yoluyla, bazen şaka yapar gibi sık sık üçüncü bir dönem daha ülkeyi yönetmek istediğini söylüyor.
Olabilir mi, olamaz mı?
Türkiye’yi hatırlayın hemen. Normalde Tayyip Erdoğan’ın 2023’te aday olamaması gerekiyordu ama oldu ve şu an Cumhurbaşkanımız.
Şu anda hepimizin biliyor olması lazım, Erdoğan Anayasaya göre 2028’de aday olamaz.
Ama içimizden bir kişi bile bu cümleyi söylemiyor. Erdoğan kendisi de söylemiyor, “Bu yıllar benim son yıllarım” demiyor; 2028’den sonrası için sözler veriyor, seçimde yüzde 50 almaktan, İstanbul’u ve Türkiye’yi yeniden inşa etmekten söz ediyor, yani hiç gitmeyecekmiş gibi davranıyor.
Tabii bizim anayasamızın (eğer hala bir anlamı varsa elbette) tanıdığı bir istisnai yol var: Eğer Meclis Cumhurbaşkanı’nın görevine son vermek isterse, ülkeyi erken seçime götürebilir.
Evet, Anayasamızda böyle bir kuralın olmasının tek bir sebebi var: Meclis ile Cumhurbaşkanı arasında derin bir anlaşmazlık olması.
Ve Anayasa burada Meclis’e bir öncelik tanımış. Demiş ki Cumhurbaşkanı Meclis’i yeniden seçime götürmeye kalkacak olursa kendi görev süresinin kalan bölümünü kaybeder.
Ama denge için de demiş ki eğer Meclis Cumhurbaşkanını işten atmaya karar verirse, Cumhurbaşkanı o görev süresini hiç kullanmamış sayılır.
Yani amaç seçimi 5 yılda bir yapmak, Cumhurbaşkanına işini kaybetme endişesi yaşamayacağı bir beş yıl vermek.
Amerikan Anayasası kimsenin kimseyi işten atmasına izin vermiyor. Başkan kesintisiz 4 yıl yönetiyor; parlamento ise 2 yılda bir seçime gidiyor. Milletvekillerinin tamamı 2 yılda bir değişiyor, Senatörlerin ise üçte biri.
Trump yeniden seçilebilir mi? Bir üçüncü dönemi olabilir mi? Tuhaf biçimde orası da Türkiye gibi. Kimse “Olmaz öyle şey” deyip kestirip atamıyor.