Aslında hergünün gerçeği bunlar ama Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle yeniden dikkat çekici biçimde haber haline geliyor. Türkiye’de kadınlarla ilgili bakabileceğiniz bütün istatistikler, müthiş bir eşitsizliği ortaya koyuyor. En basiti şu: Türkiye’de 15 yaş üzerinde 34 milyon kadın var; bunların en azından 8,8 milyonu “ev hanımı” diye sınıflanıyor. Yani, evde ücretsiz, hatta karın tokluğuna çalışan insan.
Türkiye’nin önemli bağımsız araştırma şirketlerinden biri olan Konda Barometresi, Ekonomi Gazetesi için “Kadınların İş Gücüne Katılımı” verilerini derlemiş. Ocak 2025 tarihli Barometre’deki verilere göre Türkiye 15 yaş üzerindeki yetişkin sayısı 34 milyona yakın. Bu nüfusun 8,2 milyonu çalışıyor. 8,8 milyonu ev hanımı, 7,4 milyonu emekli, öğrenci ya da hastalığı nedeniyle çalışamayanlardan oluşuyor. 3,4 milyon iş aramıyor.
TÜİK 2023 verilerine göre nüfus hızla yaşlanırken, Türkiye’yi önemli bir sorun bekliyor: Yaşlı bakımı. Konda Barometresi de bu veriye uygun bir rakamı gözler önüne seriyor. Türkiye’de yukardaki nedenler dışında evde olan 1 milyon 686 bin 57 kadın iş arayamıyor, evde hasta ve çocuk bakıyor!
Eğitim durumu kadınlar için istihdama dahil olmanın en büyük etkenlerinden biri. Çalışan kadın nüfusunun yüzde 44’ünü üniversite mezunları oluşturuyor. İstihdam içerisinde olmayan kadınların eğitim durumuna bakıldığında neredeyse 3’te 2’sinin lise altı eğitim seviyesine sahip olduğu gözlemleniyor.
Çalışmayan her 10 kadından 1’i iş arıyor. Çalışan kadınlarla çalışan erkekler arasında iş arayanların oranı aynı düzeyde. Her iki kümede de yüzde 7’lik kesim iş arıyor. Kadınlarda iş arama süresi de daha uzun. Çalışmayan erkeklerin yüzde 65’i 6 aydan az süredir iş ararken, çalışmayan kadınlarda bu oran yüzde 46’ya kadar düşüyor.