Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, geçen hafta Çankırı’nın Ilgaz ilçesinde, Samsun-İstanbul kara yolundaki Çankırı Veteriner Yol Kontrol ve Denetim İstasyonu’nun açılışında şu açıklamayı yaptı: “2028 itibariyle kırmızı et ithalatı konusunu ülke gündeminden çıkarmış olacağız inşallah.”
Ancak daha önceki bütçe görüşmelerinde bu hedef 2027 olarak belirlenmişti. Şimdi 2028’e ertelendi. Bu durumda, “2027 yılı sonunda kırmızı et ithalatı konusunu ülke gündeminden çıkarmış olacağız” demek daha doğru olmaz mıydı? Şahsen 2028 yılı sonunda bu ithalatın sona ereceğine inanmadığımı söylemeliyim. Peki, neden?
Ocak 2025’te 136 bin 50 büyükbaş hayvan ithal edildi. Bu, son 25 yıldaki Ocak ayları arasındaki en yüksek rakam. Dahası bu ithalat geçen yılın aynı dönemindeki 64 bin 217 büyükbaş hayvan ithalatının 2,1 katına denk geliyor. Yani Sayın Bakan Yumaklı’nın döneminde ithalat çifte katlanmış durumda.
2010’dan bu yana ithalat devam ediyor
Şimdi bu kadar yüksek ithalatın yapıldığı bir ortamda 2028’de bu ithalatın sona ereceğini söylemek, daha önceki tarım bakanlarının “canlı hayvan ithalatı 2021, 2022 ve 2023’te bitecek” sözlerine benziyor. Oysa 2010’dan bu yana ithalat devam ediyor.
Son 23 yılda tarım bakanlığı görevi yapan isimlerin ithalat rakamlarına baktığımda ilginç sonuçlar ortaya çıkıyor;
- En fazla ithalat yapan isim, 2 milyon 4 bin 972 büyükbaş ile Bekir Pakdemirli.
- Onu 1 milyon 412 bin 468 ile Mehmet Mehdi Eker izliyor.
- Sadece bir yıl görev yapan Ahmet Eşref Fakıbaba 1 milyon 250 bin 514 büyükbaş ithal etmiş.
- Mevcut Bakan İbrahim Yumaklı, 645 günlük görev sürecinde, Şubat ve Mart ayları hariç, 1 milyon 180 bin 752 büyükbaş ithalatına ulaşmış durumda.
Bu gidişle Bekir Pakdemirli’yi yakalar mı bilmem ama bu ivmeyle ilk ikiye girmesi içten bile değil. Peki, diğer bakanlar ne kadar ithalat yaptı?
- Faruk Çelik: 1 milyon 10 bin 333 büyükbaş
- Prof. Dr. Vahit Kirişçi: 235 bin 699 büyükbaş
- Merhum Kutbettin Arzu: 95 bin 391 büyükbaş
- Prof. Dr. Sami Güclü: 2 bin 256 büyükbaş (neredeyse yok denecek kadar az)
2010 öncesinde yok denecek kadar az ithalat yapan Türkiye, 2010’dan beri 16 yıldır ithalatın pençesinde. Ve her gelen bakan ithalatın biteceğine ilişkin yeni bir tarih verip sonra bu tarihi ileri atıyor. Bizim de buna inanmamız bekleniyor.
Bu kadar başarılı isek neden Avrupa’nın en az et tüketen ülkelerinden biriyiz?
Sayın Bakan’a şu soruyu sormak gerek: Görev sürecinizde 1,2 milyon büyükbaş ithal edilmişken, ithalatın biteceğine neden inanalım? Üstelik sadece büyükbaş hayvan ithalatı değil küçükbaş hayvan ve et ithalatı da söz konusu.
Bugün itibariyle:
- 7,2 milyon büyükbaş
- 3,2 milyon küçükbaş
- 424 bin ton kırmızı et ithal edilmiş. Buna rağmen sorunlar hala devam ediyor ve bu ithalata tam 12,3 milyar dolar döviz ödenmiş.
Bakan Yumaklı’nın “büyükbaş hayvan varlığı yüzde 71 artışla 17 milyona, küçükbaş hayvan varlığı yüzde 72 artışla 55 milyona çıktı” açıklamasına gelirsek…
2002’de büyükbaş hayvan varlığı 9 milyon 924 bin 575 idi. Sonra 7 milyon 193 bin 925 hayvan ithal edildi. Bunun toplamı 17 milyon 118 bin 500 baş eder. Ancak en son 2024 yılı TUİK verilerine göre büyükbaş sayısı 16 milyon 986 bin 259. Yani ithal edilen hayvan sayısı bile korunamamış. Peki, büyükbaş sayısı %71 artmış mı? Kesinlikle hayır!
Sayın Bakan’a son bir soru: Bu kadar başarılı isek neden Avrupa’nın en az et tüketen ülkelerinden biriyiz?
Tarım ve hayvancılıkta gerçek sorunlarının üzeri örtülüp, çözümler üretilmedikçe ülke hayvancılığının gelişmesi, canlı hayvan ve et ithalatının sonlandırılması mümkün görülmüyor. Yeni destekleme modeli umarım bir fayda sağlar. Ancak mevcut destek tutarlarıyla bu işin çözüleceğinden çok da umutlu değilim.