Benim CHP kongreleri öncesinde parti içi oyunlar hakkında laf söyleyecek bir uzmanlığım yok.
Hatta bu tür bir uzmanlığı insanın başına gelebilecek en dehşet verici illetlerden bir tanesi olarak bile gördüğüm söylenebilir.
ama insan beyni maalesef böyle işte, lüzumsuz düşüncelerden kendini kurtaramıyor bir türlü.
beynin lüzumsuz fikirlerden kendini arıtma yeteneği eğer olsaydı belirli bir yaş üzeri şaşı erkeklere seksi hala daha düşündürmezdi her halde.
ama en azından benim beynim bunu durdurmayı bir türlü başaramıyor.
şimdi beynimi meşgul eden ikinci lüzumsuz konu olarak bir de CHP kongresi çıktı başıma.
***
Beynime çöken bu iki lüzumsuz düşüncenin benim açımdan pratik sonuçları katiyen yok. seksle ilgili olanların bir pratik sonucu olmaması tarihi hayli eskilere gidiyor. onu için onlar bana rutin gibi de gelmeye başladılar.
Bu yüzden ben bugün benim için oldukça yeni olan CHP Kongresi ile ilgili lüzumsuz düşüncelerimi yazmakla yetineceğim.
Hem ayrıca seksle ilgili olan bölümü istesem de yazamazdım herhalde çünkü onların Marki de Sade’in ‘Sodom’un 120 günü’ kitabında yazılanlar gibi bir insanlık suçu oluşturması ihtimali olduğundan bunu istesem de aktaramayacaktım.
bunları yazsaydım CHP ile ilgili düşüncelerimden çok daha ilginç olacağını bilmekle birlikte bugün ender olan bir duyarlı günümde olduğumdan maalesef benim sadece CHP kongresi ile ilgili lüzumsuz düşüncelerimle yetineceksiniz.
***
Eğer bu Kemal Kılıçdaroğlu bırakın seçilmeyi, aday bile olursa ,ben kendim için tespit etmiş olduğum intihar tarihini beş yıl öne çekmek zorunda kalacağım.
bu çoğunuz için sevindirici bir haber olabilir ama ben aslında seks olduğunu iddia ettiğim ve Sade’ın kitabında bile olmayan yeni iğrençlikleri de 5 yıl daha düşünmekten mahrum kalacağım diye üzülüyorum bu intiharımı erkene çekmek zorunda kalmakla. oysa ben ihtiyarlığımı sadece bu düşüncelere vererek sonumu beklemek amacındaydım.
Merak edenler için söyleyeyim: bu erken intihar için nedenim eğer sadece aday olmayı düşünse bile ben artık bu kainatta Kılıçdaroğlu gibi bir insan ile aynı anda var olmaya katlanamayacağımdan intiharımı erkene çekmek zorunda kalacağım.
***
Özgür Özel’deki ani muazzam liderlik yeteneği patlamasının bilmem siz de farkında mısınız? Adam bu yeteneğinin var olduğunu bugüne kadar bize hiç fark ettirmediydi. İmamoğlu tutuklanınca ve kongre ilan edilir edilmez içinde saklanan bu siyasi yetenek birden patlayıverdi gibi. lüzumsuz düşüncem diyor ki bu ani yetenek patlaması acaba onun İmamoğlu engeli nasıl olsa kalktı önümden Mansur da kalkarsa ilerde ben Cumhurbaşkanı olurum belki diye düşünmesinden kaynaklanıyor olabilir mi. Ben onun CHP’nin geleceği ve Erdoğan ile ilişkiler konusunda hangi aşamada Kemal Kılıçdaroğlu’ndan farklı düşünmeye başladığını bilemiyorum. şöyle anlatayım meseleyi Erdoğan Kılıçdaroğlu’nun CHP başında olmasına ne kadar seviniyorduysa Özgür Özel’in de başkanlığına o kadar seviniyordur
***
Mansur Yavaş acaba aday belirleme günü oyunu verirken ne düşünmekteydi? Oyu kendine atsaydı o kutudan çıkacak tek oyu kendisinin atmış olacağı belli olacağından bunu yapmamış olabilir ama gerçekten gönlünden gelerek oy verdi mi İmamoğlu’na işte bunu bilemem, bu da lüzumsuz düşüncelerimin içinde.
ve buna bağlantılı olarak yakında Başkanlık yönetim sistemi Mansur Yavaş için de bir operasyon düzenlerse bu defaki gizli tanıkların CHP içinden olması ihtimali var mı. eğer varsa bunlar sizce hangi isime yakın olurlar ki?
***
bendeki lüzumsuz düşünceler çok ender olarak bir senteze ulaşır. bu da o ender durumlardan bir tanesi olmalı.
Çünkü bütün bu CHP karmaşasından kurtulmanın en net yolu yaklaşan Kongrede Yılmaz Özdil’in dediği gibi İmamoğlu’nu aday gösterip onu başkan seçmek gibi görünüyor. Bunun için nasıl ki Mansur adaylıktan mecburen de olsa vazgeçtiyse Özgür Özel’in de bunu mecburen yapması gerekecek. bu artık bu aşamada beni fazla alakadar etmese de eğer bu ülke bir düzlüğe çıkacaksa İmamoğlu’nun Kongre’de başkan olması kaçınılmaz gözüküyor. o durumda Mansur’un yapacak bir işi zaten olacak. Özgür’ün ne yapacağı ise bu gerçekten hiç umurumda değil.
