Amerikan Dışişleri Bakanı Marco Rubio bir ziyaret için gittiği Orta Amerika ülkesi Surinam’dan dönerken uçakta kendisini izleyen gazetecilerin Türkiye ve İstanbul’da yaşanan protestolarla ilgili sorularını yanıtladı.
Bakan Rubio daha birkaç gün önce Türk Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Washington DC’de yüz yüze görüşmüş, bu görüşme sonrası sosyal medyadan yaptığı paylaşımda Bakan Fidan’a “Türkiye’deki son tutuklamalar ve protestolarla ilgili endişelerimi dile getirdim” dediğini aktarmıştı.
Marco Rubio’nun bu açıklaması sonrasında Türk Dışişleri Bakanlığından adı verilmeyen bir kaynak Reuters’a bu sözleri yalanladı, sözü edilen konunun görüşme sırasında sosyal medyada yayınladığı şekilde değil daha “farklı” gündeme geldiğini söyledi.
Bu yalanlama çabası da Türk basınında ilgi çekti. Şimdi Marco Rubio, uçağındaki gazetecilerle sohbet ederken bir gazeteci İstanbul’da polis tarafından gözaltına alınıp sonra da sınır dışı edilen BBC muhabirini gündeme getirip aynı konuya yeniden girince Rubio da oldukça ayrıntılı açıklamalar yaptı.
Uçakta gazetecilerle Rubio arasındaki sohbet, Amerikan Dışişleri Bakanlığı’nın yaptığı resmi teyp çözümlemesine göre aynen şöyle:
Soru: Başka bir konu hakkında, Türkiye hakkında soru sorabilir miyim? Birkaç gün önce dışişleri bakanıyla görüştünüz. Dün sanırım – dün veya bugün BBC muhabirini sınır dışı ettiler. Bir AP fotoğrafçısını tutukladılar. Orada işlerin nasıl gittiği konusunda ne kadar endişelisiniz?
Dışişleri Bakanı Rubio: Eh, sonuç olarak endişeli olduğumuzu ifade ettik. Gidişattan hoşlanmıyoruz. Bir müttefik. NATO’da bir ortak. Sahada istikrarsızlık olduğunda, bunu görmek istemiyorsun. Açıkçası, onların iç siyasi düşünceleri var. Her biri hakkında her zaman görüş bildirmeyeceğiz. Daha derin endişelerimiz olduğu ölçüde, bunları en azından başlangıçta özel olarak ifade etmeyi bekliyoruz, özellikle de ilişkiler kurmaya çalıştığımız yeni bir yönetimde. Ama herkesin olup bitenler hakkında gördüğü aynı haberleri izliyoruz. Bu protestolar ve bazı haberler konusunda kesinlikle endişeliyiz. Ama biz bunu gündeme getirdik ve senin atıfta bulunduğun şeyi (BBC muhabirinin sınır dışı edilmesi) görmedim..
Soru: Sadece tweetinizde —(Burada muhabir Türkiye’den Turkey diye söz edince bakan sözünü kesiyor)
Dışişleri Bakanı Rubio: Türkiye.
Soru: Evet, Türkiye. Tweetinizde —
Bir başka gazeteci: Bunu değiştirecek misiniz? ‘Turkey’ demeye geri dönecek misiniz?
Dışişleri Bakanı Rubio: Türkiye’deyken Türkiye diyeceğiz.
Soru: Tweetinizde, son cümle temel olarak İstanbul belediye başkanının tutuklanmasıyla ilgili. Bunu açıkça söylemiyorsunuz, ancak bunlar onların (duyulmuyor).
Dışişleri Bakanı Rubio: Yani, bunu konuştuk. Yani, onların argümanı belediye başkanının yolsuzluğa karıştığı, bunun uzun süredir devam eden bir sorun olduğu ve sonunda harekete geçildiği ve (belediye başkanının) kendi politikalarının arkasına sığındığı yönünde. Bununla ilgili tüm gerçekleri bilmiyorum. Açıkçası, belediye başkanının söylediği bu değil veya siyasi muhalefetin söylediği şey, eğer aday olmasına izin verilseydi seçimi kazanabilecek bir lider olduğu.
Bu yüzden izliyoruz. Endişemizi dile getirdik. Özellikle bu kadar yakın bir müttefik olan herhangi bir ülkenin yönetiminde böyle bir istikrarsızlık görmek istemiyoruz ve bu —
Soru: (Twitter’daki) Mesajınızdan sonra, Türk diplomatik kaynakları bunun gündeme geldiğini ve sizin endişenizi dile getirdiğinizi yalanladı. Sadece size bunu sormak istiyordum.
Dışişleri Bakanı Rubio: Bunu dışişleri bakanıyla görüştüm ve muhtemelen tam da şu anda kullandığım kelimelerle, yani bu raporları izliyoruz ve açıkçası bunu görmek rahatsız edici ve bu terimlerle konuştuk. Ancak dediğim gibi, bir sürü konuda ortaklık kurmayı umduğumuz ülkelerde bu tür bir istikrarsızlık veya bu tür şeyler görmek istemiyoruz. Ve Başkan Trump, ilk yönetimde Başkan Erdoğan ile çok iyi bir çalışma ilişkisine sahipti. Sanırım bunu yeniden başlatmak istiyorlar. Onlar bir NATO müttefiki ve biz Suriye’de ve diğer yerlerde onlarla işbirliği yapmak istiyoruz. Bu yüzden endişeleri dile getirmenin ve aynı zamanda ortak olabileceğimiz başka birçok şeyimiz olduğunu anlamanın mümkün olduğunu düşünüyorum. Bu olgun bir dış politika yürütmenin dengesi.