“Kadına teslim ol, rahat et.” Bu söz, yıllardır evli erkekler arasında dilden dile dolaşan bir hayat öğretisi gibi aktarılır. İlk bakışta pratik ve kolay bir formül gibi görünebilir: Kadının dediğine uy, tartışmaya girme, huzur içinde yaşa.
Ancak mesele gerçekten bu kadar basit mi? İlişkilerde mutlak teslimiyet uzun vadede gerçekten huzur getiriyor mu, yoksa erkeğin gücünü ve kimliğini eriten bir sürece mi dönüşüyor?
Teslimiyet: Kolay Yol mu, Sessiz Tükeniş mi?
Birçok erkek için eşine uyum sağlamak, tartışmalardan kaçınmak ve büyük kararları ona bırakmak kısa vadede işleri kolaylaştıran bir yöntem gibi görünebilir.
Lakin zamanla bu yaklaşım, erkeğin kendi düşüncelerini ve isteklerini bastırmasına neden olabilir.
Başlangıçta “önemsiz” görülen tavizler, zamanla kimlik kaybına ve kişisel sınırların bulanıklaşmasına yol açabilir. Eğer bir erkek, sürekli olarak partnerinin beklentilerine göre şekil alıyorsa, giderek kendi karakterini, hayallerini ve karar alma mekanizmasını kaybedebilir.
Peki, bu sürecin sonunda ne olur? Gelin anlatayım:
•Erkek, kendini unutur. Sürekli geri adım atmak, zamanla kimlik kaybına neden olur.
•Kadın, zamanla ilgisini kaybedebilir. Kadınlar, özgüvenli ve kararlı erkekleri çekici bulurlar. Sürekli taviz veren bir erkek, giderek çekiciliğini kaybedebilir.
•İlişkide dengesizlik oluşur. Kadının her şeyi yönettiği bir ilişki, onu da zamanla yıpratabilir ve ilişkinin doğasını bozabilir.
•Erkek içsel tükenmişlik yaşar. Kendi isteklerinden vazgeçmek, zamanla mutsuzluk ve tatminsizlik yaratır.
O halde soru şu: Teslimiyet gerçekten huzur getiriyor mu, yoksa sessizce tükenmenin başka bir adı mı?
Güçlü Bir İlişkinin Temeli: Denge ve Karşılıklı Saygı
İlişkilerde sağlıklı bir denge kurmak için tek bir tarafın sürekli geri adım atması gerekmez.
Önemli olan, iki tarafın da kendini güçlü ve değerli hissettiği bir denge kurmaktır.
•Erkek, kadına değer vermeli ve onun fikirlerini dikkate almalıdır.
•Ancak kendi kimliğini ve karar mekanizmasını kaybetmemelidir.
•Kadınlar, güçlü, ne istediğini bilen ve sorumluluk alabilen erkeklerden etkilenir. Sürekli uyum sağlamaya çalışan biri, zamanla çekiciliğini yitirebilir.
•Güç, baskı kurmak değil, hem kendine hem de partnerine alan tanıyabilmektir.
Nietzsche’nin şu sözü bu noktada çok anlamlıdır:
“Güçlü insan, ne başkasını yönetmek ister ne de kendisinin yönetilmesine izin verir.”
Kadın ve Erkek: Rekabet Değil, Tamamlayıcılık
Kadın ve erkek doğaları gereği farklı özelliklere sahiptir. Erkek strateji, mantık ve fiziksel güç konusunda öne çıkarken, kadın sezgi, empati ve duygusal zekâ açısından güçlüdür. Ancak bu farklar, birinin diğerine teslim olması gerektiği anlamına gelmez. Aksine, bu farklılıklar birbirini tamamlamak için vardır.
Ancak bir ilişkide erkek giderek pasifleşir ve kendi varlığını geri plana atarsa, bu doğal denge bozulur. Kadınlar, güçlü ve kendinden emin bir erkekle birlikte olmayı ister. Sürekli uyum sağlamak adına kendi kimliğinden ödün veren bir erkek, bilinçaltında bir süre sonra kadın tarafından da sorgulanmaya başlanabilir.
Erkek, Gücünü Korumalı
Birçok erkek, kadına ne kadar fazla teslim olursa, o kadar sevileceğini düşünür. Ancak kadınlar, karar alabilen, sorumluluk taşıyabilen ve hayata yön verebilen erkeklerden etkilenir.
Kadın, yanında güçlü bir erkek olduğunda kendini güvende hisseder. Ancak bu güç, baskıcılık ya da kontrolcülük anlamına gelmez. Gerçek güç, hem kendini hem de karşı tarafı anlayarak ve dengeyi koruyarak ilişkiyi yönetmektir.
Mesaj: Teslimiyet Değil, Denge
“Kadına teslim ol, rahat et” anlayışı, kısa vadede huzur sağlıyor gibi görünebilir. Ancak uzun vadede ilişkiyi dengesiz ve sürdürülemez hale getirebilir.
Sağlıklı bir ilişki, ne tamamen boyun eğmekle ne de üstünlük kurmakla mümkündür. Gerçek denge, iki tarafın da kendini güçlü ve değerli hissettiği bir birliktelikte oluşur.
Bu yüzden şunu unutma:
•Kadına ve erkeğe değer ver, sevgiyi paylaş, uyum içinde yaşa, kendi kimliğinden ödün verme.
•Kararlar alırken sorun çıkmasın diye her şeyi tek taraflı bırakma.
•Ama asla kendini kaybetme, benliğinden ödün verme ve “beyaz bayrak çekme”… Çünkü bir savaşta değilsin!
Güçlü bir ilişki, karşılıklı saygı, anlayış ve özgüven üzerine kurulur. Teslim olmak yerine dengeyi koruyan bir erkek, hem kendini hem de ilişkisini daha sağlıklı ve güçlü bir noktaya taşıyacaktır.