Şimşek Financial Times’a konuştu: Hukukun üstünlüğü benim için olmazsa olmaz
08 Nisan 2025

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Financial Times’a verdiği özel röportajda, ABD Başkanı Donald Trump’ın küresel ticarete yönelik korumacı politikalarının gelişen piyasalar üzerindeki baskısını değerlendirirken Türkiye’nin bu ortamda “fırtına dinince öne çıkabilecek ülkelerden biri” olabileceğini ifade etti.

Şimşek enerji ithalatçısı olan Türkiye’nin düşen petrol fiyatları sayesinde cari açığını azaltabileceğini, bunun da Merkez Bankası rezervlerini yeniden güçlendirme çabalarına katkı sağlayacağını vurguladı. Bakan “Tüm bu gelişmeler görece olarak yapıcı. Toz duman dağıldığında, Türkiye yatırımcıların gözünde diğer kırılgan ekonomilerden pozitif şekilde ayrışabilir” dedi.

“ABD İLE TİCARETE MARUZ KALMA ORANIMIZ DÜŞÜK”

Trump yönetiminin Türkiye’ye uyguladığı yüzde 10’luk baz gümrük tarifesine rağmen Şimşek Türkiye’nin 1,3 trilyon dolarlık ekonomisinin bu tür dış şoklara karşı görece dayanıklı olduğunu belirtti. Bunun nedenini ise şöyle açıkladı: “Türkiye’nin dış ticaretinin yüzde 80’i, Avrupa Birliği gibi gümrük birliği ilişkisi içinde olduğumuz ya da Orta Doğu, Orta Asya ve Kuzey Afrika gibi dostane ilişkilerimiz bulunan ülkelerle gerçekleşiyor.”

ABD ile ikili ticaret hacminin 2023’te 32 milyar dolar olduğunu hatırlatan Şimşek Türkiye’nin bu ticaretten yaklaşık 1,5 milyar dolar fazla verdiğini de ekledi.

İMAMOĞLU’NUN TUTUKLANMASI SONRASI PİYASALAR SARSILDI

Şimşek’in açıklamaları İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun geçen ay tutuklanmasının ardından yaşanan ekonomik dalgalanmaların hemen sonrasına denk geldi. Tutuklama sonrası Türk lirası sert değer kaybı yaşamış, Merkez Bankası rezervleri üzerindeki baskı artmış ve faiz oranlarında hızlı artışa gidilmişti.

“İç siyasi türbülansın piyasalarda büyük ama kısa süreli bir etkisi oldu. Şimdi ise esas baskı dış ticaret kaynaklı” diyen Şimşek ekonominin bu tür dışsal şoklara karşı daha dirençli hale geldiğini savundu.

İmamoğlu hakkındaki yolsuzluk suçlamalarını reddederken muhalefet söz konusu tutuklamayı “otoriterleşmenin yeni bir göstergesi” olarak değerlendirmişti. Hükümet ise kararı hukukun üstünlüğü çerçevesinde savunmuştu.

ENFLASYONDA GERİLEME, BÜYÜMEDE YAVAŞLAMA BEKLENTİSİ

Şimşek uyguladıkları sıkı para ve maliye politikalarının “dezenflasyonist” etkisine dikkat çekerek, Mart ayında yıllık enflasyonun yüzde 38,1’e kadar düştüğünü hatırlattı. Geçen yıl Mayıs ayında enflasyon yüzde 75 ile zirveye ulaşmıştı. Politika faizi ise şu anda yüzde 42,5 seviyesinde bulunuyor.

Barclays tarafından yayınlanan bir notta İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından yaşanan likidite çıkışlarının ve döviz talebinin Merkez Bankası’nın rezervlerini zorladığı, ancak dolarizasyonun yeniden normalleşmeye başladığı ifade edildi.

Bakan Şimşek büyümenin bu yıl daha ılımlı seyretmesinin olası olduğunu, bunun da vergi gelirlerini olumsuz etkileyebileceğini kabul etti. Ancak mali disiplinin sürdürüleceğini belirten Şimşek, “Düşük bütçe açığının amacı borçlanmayı sınırlamak değil, enflasyonu düşürmek için Merkez Bankası’na destek olmaktır” dedi.

2024’te yüzde 4,9 olan bütçe açığının bu yıl yüzde 3,1’e düşmesi hedefleniyor. Türkiye’nin kamu borcunun GSYH’ye oranı ise yaklaşık yüzde 25 düzeyinde.

“HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNDEN YANAYIM”

Ekonomi yönetiminde “ortodoks politikalara dönüşün” simge isimlerinden biri olarak görülen Şimşek röportajda siyasi sorulara girmekten kaçınsa da, ekonomi yönetimine dair tutumunu şöyle özetledi:

“Ben hukukun üstünlüğünden, fiyat istikrarının sağlanmasından, öngörülebilirliğin artırılmasından ve yatırım ortamının iyileştirilmesinden yanayım. Bunlar benim için olmazsa olmaz.”

RBC Bluebay Asset Management’tan Türkiye üzerine çalışan analist Tim Ash ise son gelişmelerin Şimşek ve reform yanlısı kadronun konumunu güçlendirdiğini savundu. “Şimşek görevde kaldığı sürece piyasa siyasi istikrarsızlık karşısında bir çıpaya sahip olacaktır” dedi.

ÇOK OKUNANLAR