TMO sessiz, gözler piyasada: Buğday fiyatı açıklanacak mı?   
30 Nisan 2025

Ulusal Hububat Konseyi (UHK) tarafından 26 Nisan 2025 Cumartesi günü düzenlenen “UHK 2025 Hasat Öncesi Hububat Kongresi”, Mardin’de yoğun bir katılımla gerçekleştirildi. Programa Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Genel Müdürü Ahmet Güldal, çok sayıda üst düzey bürokrat, sivil toplum kuruluşlarının ve özel sektörün yöneticileri ile akademisyenler katıldı. Ancak kongrede, sektörün yükünü çeken sanayiciler hazır bulunurken, çiftçi temsilcilerinin yokluğu dikkat çekiciydi.

Her ne kadar çiftçiler adına Nusaybin Ziraat Odası Başkanı Mehmet Ali Doğru’nun konuşmacı olarak katılacağı duyurulmuş olsa da sağlık sorunları nedeniyle son anda programa katılamadı. Buradan kendisine geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

Kongrede buğday, doğal olarak ana gündem maddesiydi. Çünkü buğdayın anavatanı Türkiye. Ancak küresel ısınma, iklim değişikliği ve mevsimsel yağışların yetersizliği, tüm katılımcıların ortak kaygısıydı. Özellikle kuraklığın rekolteye etkisi ve buna bağlı olarak oluşacak fiyatlar, sektörün gündemindeki en büyük belirsizlikti.

Yumaklı iklim değişikliğinin etkilerini vurguladı

Kongrenin açılış konuşmasını ev sahibi sıfatıyla Ulusal Hububat Konseyi Başkanı Ziraat Mühendisi Özkan Taşpınar yaptı. Taşpınar, “2022-2023 yıllarında rekoltenin iyi olmasıyla TMO, 5,3 milyon ton – 13,1 milyon ton arasında, kurulduğu günden bu yana en yüksek alımlarını gerçekleştirmiştir. Devreden stokların da 2024 yılında satışını yaparak, 2025 yılı hasat döneminde yeniden rahat alım yapacak konuma gelmiştir” diyerek TMO’nun piyasadaki etkisine dikkat çekti. Ayrıca, konseyin buğday rekolte tahmininin Prof. Dr. Bayram Sade tarafından açıklanacağını belirtti. Bu, son dönemde yaşanan doğal afetlerden sonra ilk kez bir sivil toplum kuruluşunun rekolte beyanında bulunacak olması açısından önemliydi.

Açılış konuşmalarında son sözü Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı aldı. Yumaklı konuşmasında özellikle iklim değişikliğinin etkilerine vurgu yaptı:
“İklim değişikliğinin etkilerini yakından hissettiğimiz bir coğrafyadayız. Kuzey bölgelerimizde sel felaketleri yaşanırken, güney bölgelerimizde orman yangınlarıyla mücadele ediyoruz. İç bölgelerimizde ise kuraklık en büyük sorunlarımızdan biri. İki hafta önce tarihimizin en şiddetli zirai don olaylarından birini yaşadık. Son 30 yılın en düşük nisan ayı sıcaklıkları kaydedildi. Bazı yerlerde sıcaklık -19 dereceye kadar düştü.”

Bu ifadeler, iklim kaynaklı ekstrem hava olaylarının artık olağan hale geldiğini ve hem Bakanlık hem de sektörün bu duruma hazırlıklı olması gerektiğini açıkça ortaya koyuyordu. Yumaklı’nın bu sözleri, tarımsal üretimin artık bir “milli güvenlik meselesi” olduğunu da güçlü biçimde hatırlatıyordu.

Kamuoyunun beklentisi, Bakan Yumaklı’dan Türkiye’ye ilişkin bir buğday rekolte tahmini alabilmekti. Ancak Bakan, onun yerine küresel tahıl üretimine dair bir veri paylaşarak, 2025/2026 pazarlama yılında dünya tahıl üretiminin 70 milyon ton artarak 2,4 milyar tona ulaşmasının beklendiğini söyledi. Yani dünya genelinde verimler oldukça iyi, ancak Türkiye bu tablonun dışında kalıyor.

Rekoltede düşüş var

Konuşmaların ardından gerçekleşen oturumlarda, Prof. Dr. Bayram Sade buğday rekoltesine dair şu tahminde bulundu:
Marmara’da %4, Ege’de %6, Akdeniz’de %7, İç Anadolu’da %8, Güneydoğu Anadolu’da %15, Doğu Anadolu’da %5 oranında düşüş; Karadeniz’de ise %5 artış beklendiğini belirtti. Buna göre ülke genelinde buğday rekoltesi, uzun yıllar ortalaması olan 20 milyon tona kıyasla %6,75 azalarak 18 milyon 650 bin ton seviyesinde olabilir.

Karşılaştırmak gerekirse,2021 yılında yaşanan kuraklık sonucu buğday rekoltesi 17 milyon 650 bin ton olmuştu. Bu yıla dair beklenti, 2021’e göre 1 milyon ton fazla. Ancak ne olursa olsun, Türkiye son beş yılda (2019-2023) her yıl 8 ila 12 milyon  ton arasında buğday ithal etti. Mart 2025 itibarıyla da buğday ithalatı serbest durumda.

Peki bu yıl buğday alım fiyatı ne olacak? Bu sorunun yanıtı, kongredeki son konuşmacı olan TMO Genel Müdürü Ahmet Güldal’ın açıklamalarında gizliydi. Güldal, pandemiyle başlayan süreci, ardından gelen kuraklık, Ukrayna-Rusya savaşı ve TMO’nun piyasada tek alıcı konumuna düşmesini değerlendirdi. “Her yıl TMO büyük sınavlar veriyor, bu yıl da kuraklık nedeniyle hem stok hem alım açısından güçlü bir pozisyondayız” dedi.

Güldal’ın mesajı netti: Fiyatlar çok düşerse piyasaya girerim, çok yükselirse ürünü piyasaya satarım. “Ne çiftçi ne sanayici ne de vatandaş zarar görsün; gıda enflasyonu oluşmasın diye hazırız, herkes buna göre adım atsın” diyordu. Ancak fiyat ve rekolte konusunda doğrudan bir açıklama yapmadı. Kuraklığı ise yakından takip ettiklerini vurguladı.

TMO sorumluluk alacak mı?

Benim gözlemime göre, TMO bu yıl mecbur kalmadıkça buğday alım fiyatı açıklamayacak. Serbest piyasada oluşacak fiyatları izleyecek. Un, makarna, yem ve ihracatçı firmaların piyasadan ne kadar ürün çekeceğini analiz ederek yeni bir yol haritası belirleyecek. Tıpkı 2023 yılında olduğu gibi, sektör TMO’yu yalnız mı bırakacak yoksa sorumluluk mu alacak? Bunu gözlemleyecekler.

Sanayicinin beklentisi açık: Dünya fiyatları seviyesinde ürün almak ve oluşan farkı devletin karşılaması. “Siz üzerinize düşeni yapın biz dünya ile rekabet ederiz” diyorlar.

Çiftçinin durumu ise çok daha kırılgan. Şu an borsalarda oluşan fiyatlar çiftçi tarafından olumlu görülse de özellikle kuru tarım alanlarında üretim yapan çiftçimiz, ürün alamama korkusu içinde. Bu nedenle buğdaya verilecek prim desteği, artık kuru ve sulu tarım ayrımı gözetilerek yeniden düzenlenmeli. Çünkü kuru tarımda verim zaten düşükken, iklim faktörü devreye girdiğinde çiftçi adeta “iki sıfır yenik” başlıyor.

Sonuç olarak, sektör tüm aktörleriyle pozisyonunu doğru belirlerse, bu yıl fiyat çok tartışılmaz. Ancak işler beklendiği gibi gitmezse, TMO’nun müdahalesi kaçınılmaz olur. O zamana kadar TMO fiyat açıklamayacak gibi görünüyor.

Dileğimiz; çiftçinin kazandığı, sanayicinin ihracat yaptığı ve vatandaşın uygun fiyattan ürün alabildiği bir sezon olması. Şimdiden bereketli bir hasat dönemi diliyorum.

Türkiye tahıl ithalatında bu yıl rekor kıracakTürkiye tahıl ithalatında bu yıl rekor kıracak

TZOB: Rekolte düşük gelecek, buğday fiyatı revize edilsinTZOB: Rekolte düşük gelecek, buğday fiyatı revize edilsin

ÇOK OKUNANLAR