Suriye’nin geçen yılın aralık ayında Esad rejiminin çökmesinden sonra iktidara gelen yeni yönetimi için en kritik dönemeçlerden biri dün dönüldü. Ülkenin iç istikrarını korumak için ihtiyaç duyduğu mali kaynaklara ulaşmasına engel olan Amerikan yaptırımları ve Avrupa Birliği yaptığımları eş zamanlı olarak sona erdi, Suriye Merkez Bankası’nın uluslararası finans sistemine erişimi sağlandı. Bu arada Türkiye ile ABD arasında Washington DC’de yapılan görüşmelerde, bu ülkedeki IŞİD savaşçıları ve ailelerinin tutulduğu ve yıllardır YPG/PKK denetiminde olan kampların Şam yönetimine devredilmesi kararlaştırıldı. Bu karar ABD’nin hem Suriye’deki varlığının azalması hem de YPG/PKK’nın bu ülke nezdinde gördüğü meşruiyetin aşınması anlamına geliyor. YPG/PKK daha önce Şam yönetimiyle silahsızlanma konusunda bir anlaşmaya varmıştı ama anlaşma henüz uygulanmamıştı, şimdi uygulanabilir.
Suriye konusunda yaşanan hızlı gelişmelerin ilki, dün sabah saatlerinde Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın’ın iki gün önce bu ülkeye gittiğinin ve geçici Cumhurbaşkanı Ahmet Şara ile konuştuğunun açıklanmasıydı.
Kalın, Şara’dan YPG/PKK’nın silah bırakma sürecinin hızlanmasını istemiş, IŞİD kamplarınının güvenliğinin sağlanması konusunu konuşmuştu.
Washington’da anlaşma
İkinci önemli gelişme, Türk ve ABD heyetlerinin ABD’nin başkenti Washington DC’de bir araya gelip Suriye’nin geleceğini konuşmasıydı.
Bu toplantının ardından dün bir ortak açıklama yapıldı. ABD’nin, Suriye Çalışma Grubu’nun yeni turu için Türk heyetine Washington D.C.’de ev sahipliği yaptığı hatırlatılan açıklamada, Türkiye ve ABD’nin kurumlar arası heyetlerine Dışişleri Bakan Yardımcısı Nuh Yılmaz ve Dışişleri Bakan Yardımcısı Christopher Landau’nun başkanlık ettiği kaydedildi.
Açıklamada, Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Sedat Önal ve ABD’nin Ankara Büyükelçisi Thomas Joseph Barrack’ın da toplantıya katıldığı aktarılarak, şunlar kaydedildi:
“Heyetler, yaptırımların Başkan Trump’ın talimatıyla uyumlu şekilde kaldırılması ve terörizmin her türü ve tezahürüyle mücadele edilmesi de dahil olmak üzere, Suriye’ye dönük müşterek önceliklerini ele almışlardır. Türkiye ve ABD, istikrarlı, kendisiyle ve komşu coğrafyasıyla barışık bir Suriye vizyonunu paylaşmaktadır. Bu, yerlerinden edilmiş milyonlarca Suriyelinin evlerine dönmesine de imkan verecektir. Türkiye ve ABD, Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunmasının önemini teyit etmektedir. Terör örgütlerine melce sağlamayan, istikrarlı ve birliğini haiz Suriye, bölgesel güvenlik ve refahı destekleyecektir.”
Toplantıda IŞİD kamplarının Suriye yönetimine devredilmesi kararı alındı.
Rubio: Yaptırımları kaldırmazsak Suriye’de yeniden iç savaş ve çöküş yaşanabilir
Toplantının devam ettiği saatlerde Amerikan Kongresinde, Senato’nun Dış İlişkiler Komisyonu’nda da önemli bir toplantı vardı. Amerikan Başkanı Donald Trump geçen hafta sonu Ortadoğu turu sırasında Suriye’ye uygulanan yaptırımların kaldırılacağını ilan etmişti ama bu yaptırımların önemli bölümü Kongre tarafından yürürlüğe konmuştu, dolayısıyla onların yine Kongre tarafından kaldırılması gerekiyordu.
Bu amaçla yapılan Senato komisyonu toplantısında Amerikan Dışişleri Bakan Marco Rubio, yaptırımların neden bir an önce kaldırılması gerektiğine dair sunumunda Suriye ile ilgili oldukça karanlık bir tablo çizdi.
Rubio, Suriye’de topyekun bir iç savaşın “birkaç ay değil birkaç hafta uzakta” olduğunu söyledi.
Rubio, ABD Başkanı Donald Trump’ın 14 Mayıs’ta Suriye’ye yönelik yaptırımları kaldırma ve Şam hükümetiyle doğrudan muhattap olma kararını savundu.
Senato Dış İlişkiler Komitesi’ne yaptığı açıklamada Rubio, “Açıkçası, [Suriye’de] geçiş hükümetinin, karşı karşıya olduğu zorluklar göz önüne alındığında, potansiyel bir çöküşe ve muazzam boyutlarda topyekun bir iç savaşa, yani ülkenin bölünmesine birkaç ay değil, belki birkaç hafta uzakta olduğunu değerlendiriyoruz” dedi.
Trump, 13 Mayıs’ta Suudi Arabistan ziyaret sırasında, “Yükselişlerine şans tanımak için Suriye’ye yönelik tüm yaptırımların kaldırılması talimatı vereceğim” dedi.
“Şimdi onların ışıldama zamanı. Hepsini kaldırıyoruz. İyi şanslar Suriye, bize çok özel bir şey göster” diye konuştu.
ABD Başkanı, yaptırımların önemli bir işleve hizmet ettiğini ama artık Suriye için ilerleme zamanı olduğunu söyledi.
Rubio, “Geçmişe bakarsanız Suriye istikrarsızlaştığında bütün bölgenin istikrarsızlaştığını görürsünüz” dedi ve “Arap Baharı” olarak anılan ayaklanmaların ülkede başladığını hatırlattı.
Rubio, geçiş yönetiminin geçmişlerinin FBI tarafından henüz onaylanmadığını söyledi.
“Onlarla etkileşim içinde olmamız işe yarayabilir, yaramayabilir de. Eğer olmazsak işe yaramayacağı kesin” diye ekledi.
Ülkede topyekun savaş riski değerlendirmesinde bulunan Rubio, “İyi haber, Suriye’de bir ulusal kimliğin olması” dedi.
Ülkede Kürtlerden Alevilere ve Dürzilere bütün kesimlerin, Esad onları kışkırtana kadar barış içinde yaşadığını söyledi.
“Ülke içinde derin güvensizlikle mücadele ediyorlar çünkü Esad bilerek bu grupları birbirine karşı kışkırttı” dedi.
Rubio, Suriye’de olanların Lübnan’ın da etkileyeceğini ve iki ülkenin istikrara kavuşmasının barış ve güvenlik açısında “muazzam fırsatlara” kapı aralayacağını söyledi.
Bu konuşma sonrası komisyon Suriye’ye yaptırımları kaldırma kararı aldı.
AB de yaptırımları kaldırdı
Bir başka eş zamanlı gelişme de Brüksel’de yaşandı. Avrupa Birliği (AB), Suriye’ye yönelik ekonomik yaptırımları kaldırma kararı aldı.
Diplomatların AFP’ye verdiği bilgiye göre, AB ülkeleri Suriye’nin toparlanmasına yardımcı olmak amacıyla yaptırımların kaldırılmasına yeşil ışık yaktı.
AB’nin 27 üye devletinden büyükelçiler, bu adım için ön anlaşmaya vardı.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, Suriye’ye yönelik ekonomik yaptırımların kaldırılmasına karar verildiğini bildirdi.
Kallas, Brüksel’de yapılan AB Dışişleri Bakanları Toplantısı’nın ardından sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Bugün Suriye’ye uyguladığımız ekonomik yaptırımları kaldırma kararı aldık” mesajını paylaştı.
“Suriye halkının yeni, kapsayıcı ve barışçıl bir Suriye inşa etmesine yardımcı olmak istiyoruz.” ifadesini kullanan Kallas, AB’nin Suriye halkının yanında olmaya devam edeceğini belirtti.
Suriye: Tarihî bir adım
Suriye Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği’nin (AB) Suriye’ye yönelik ekonomik yaptırımları kaldırma kararını “tarihî bir adım” olarak nitelendirdi, kararı memnuniyetle karşıladıklarını bildirdi.
Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, AB’nin devrik Beşşar Esed rejimi döneminde uygulamaya koyduğu tüm ekonomik yaptırımları kaldırma kararının, “Suriye-Avrupa ilişkilerinde yeni bir dönemin kapısını araladığı” belirtildi.
Açıklamada, kararın memnuniyetle karşılandığı, AB’nin kendi yasal çerçevesi ve hukuk devleti ilkeleriyle tam uyum içinde bu kararı aldığı ifade edildi.
Açıklamada, “Yaptırımlar, amaçlarına ulaşıldığında yeniden gözden geçirilmelidir. Bu adım, AB’nin hem hukuki hem diplomatik anlamda yapıcı angajmana ve Suriye’nin istikrara, insan haklarına ve ekonomik kalkınmaya dayalı bir geleceğe geçişine verdiği desteği ortaya koymaktadır.” değerlendirmesinde bulunuldu.
Kararın aynı zamanda “Suriye halkının uzun süredir devam eden mücadelesine ve direncine bir saygı duruşu” olduğu vurgulandı.