Erdoğan: Özel, suç örgütünün posta güvercini gibi
26 Mayıs 2025

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti İstanbul İl Başkanlığının İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlediği “Her Mahallesiyle İstanbul” programında konuştu. Erdoğan “Her mikrofon karşısında birilerini tehdit etmeyi reddediyoruz” dedi ve sonra ekledi: “Bakın neredeyse her gün suç örgütünün yeni bir yolsuzluğu, hırsızlığı, katakulliye getirilmiş bir sahtekarlığı ortaya çıkıyor. İstanbul’un kaynaklarının nasıl yağmalandığı ortaya dökülüyor. İstanbul’dan Türkiye’ye ve yurt dışına uzanan ahtapotun kolları bir bir deşifre oluyor.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan partisinin İstanbul örgütlerine hitaben yaptığı konuşmasında “Gerilim, kutuplaştırma, nefret dilinin bizim siyasi lügatimizde asla ve asla yeri yoktur. Şiddeti övmek, şiddeti kutsamak, sokakları yakıp yıkmak bizim makul ve meşru görebileceğimiz bir siyaset tarzı kesinlikle değildir. Hele hele sokak ağzıyla konuşarak siyaset yapmayı sağa, sola, hakaret etmeyi, uzatılan her mikrofon karşısında birilerini tehdit etmeyi reddediyoruz” dedi.

Erdoğan, şöyle devam etti:

“Bunlar milletten umudunu kestikleri için Batı’dan, yabancı medya kuruluşlarından medet uman acizlerin siyaset anlayışı olabilir. Bunlar ancak demokrasiyi hazmedemeyen vesayet heveslerinin siyaset yapma usulü olabilir. Biz, böyle bir dile, böyle bir seviyesizliğe kendimizi hapsetmeyeceğiz. Siyasetin centilmence bir rekabet denkleminden çıkartılarak kavga ve husumet cenderesine alınmasına eyvallah etmeyeceğiz. Daha önce defalarca dile getirdim. Siyaset millete hizmet için yapılır. Siyaset sorunlara çözüm bulmak için yapılır. Siyaset, demokrasiyi güçlendirmek, kardeşliği pekleştirmek için yapılır. Siyaset er meydanında yapılır. Siyaset milletle birlikte, millet için yapılır. Halka rağmen siyaset olmaz. Milleti dinlemez, halkın sorunlarına çözüm üretmezseniz halkçı değil ya rantçı olursunuz ya da bantçı olursunuz.”

“İstanbul’dan Türkiye’ye ve yurt dışına uzanan ahtapotun kolları bir bir deşifre oluyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti İstanbul İl Başkanlığının İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlediği “Her Mahallesiyle İstanbul” programında yaptığı konuşmada, “rantçıların da bantçıların da” ne hallere düştüklerini, özellikle İstanbul’u ne hallere düşürdüklerini herkesin bildiğini söyledi.

Yolsuzlukları gözden kaçırmak için sokaklarda sahnelenen vandallıkları, meydanlarda estirilen terörü, basına, siyasete ve sanat dünyasına yönelik yapılan faşist dayatmaları hep beraber takip ettiklerini belirten Erdoğan, “Faşizm öyle bir raddeye vardı ki kendileri dışında kimseye tahammülleri yok. Kendileri gibi düşünmeyen, kendileri gibi davranmayan herkesi muhalefet partisi mensubu dahi olsa zorbalıkla sindirmeye çalışıyorlar. Hırsızlara, yolsuzlara sahip çıkmadı diye önlerine geleni linç ediyorlar. En ufak bir eleştiriye, en ufak bir itiraza, en basit bir çatlak sese nasıl bir tahammülsüzlükle saldırdıklarını inanıyorum ki milletimiz gibi, 16 milyon İstanbullu gibi sizler de görüyorsunuz.” diye konuştu.

Erdoğan, şöyle devam etti:

“Kardeşlerimi şuraya özellikle dikkat etmeye davet ediyorum. Bakın neredeyse her gün suç örgütünün yeni bir yolsuzluğu, hırsızlığı, katakulliye getirilmiş bir sahtekarlığı ortaya çıkıyor. İstanbul’un kaynaklarının nasıl yağmalandığı ortaya dökülüyor. İstanbul’dan Türkiye’ye ve yurt dışına uzanan ahtapotun kolları bir bir deşifre oluyor. Örgütün kimleri maaşa, kimleri haraca, kimleri de rüşvete bağladığı bizzat kendi arkadaşları tarafından itiraf ediliyor. Eski suç ortakları bavullarla taşınan paralardan, İstanbul’da kurulan mafya düzeninden bahsediyor. Ama bakıyorsunuz ne gam ne tasa ne de bir mahcubiyet söz konusu.”

“Yolsuzluk lekesini bağırmakla çıkaramazsınız”

Milletten, özellikle de iradesine ihanet ettikleri İstanbul halkından özür dilemeleri, nedamet getirmeleri, af dilemeleri gerekirken her gün savcıları, hakimleri, görevini yapan emniyet ve medya mensuplarını pişkince tehdit ettiklerini dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Daha düne kadar yere göğe sığdıramadıkları arkadaşlarını pişman oldu, suçunu itiraf etti diye hain, yolsuz ve müfteri ilan ediyorlar. Bilhassa CHP Genel Başkanı Sayın Özel’in Türkiye’nin ana muhalefet partisi lideri gibi davranmak yerine suç örgütünün posta güvercini gibi hareket etmesi üzüntü verici olduğu kadar düşündürücüdür. Siyasi rakibimiz bile olsa CHP’nin bir avuç menfaatperestin çıkarlarını savunma adına böyle bir duruma düşürülmesini biz doğru bulmuyoruz. Hem kendilerini hem partilerini hem de Türk siyasetini aşağı çekenlere şu hususu hatırlatmayı görev addediyorum. Yolsuzluk lekesini bağırmakla çıkaramazsınız. Hırsızlık ayıbını sağa sola saldırarak temizleyemezsiniz. Haram parayla ikbal peşinde koşmanın utancını tehditle örtemezsiniz. Yargıya hesap vermekten kaçamazsınız. Beytülmale uzatılan o mülevves elleri kırmak, millet adına karar veren Türk yargısının boynunun borcudur.”

Erdoğan, Anayasa’nın verdiği görev, yetki ve sorumluluklar çerçevesinde üzerlerine düşenleri mutlaka yapacaklarını vurgulayarak, “Hukukun üstünlüğü ilkesinin hiçbir baskıya maruz kalmadan gereklerinin yerine getirilmesi için yükümlülüklerimizi yerine getireceğiz. Çünkü biz iktidar partisiyiz. Biz 16 milyon İstanbulluyla 86 milyonun sorumluluğunu taşıyoruz. Milletimiz bizi bulunduğumuz görevlere haramiliğe göz yumalım diye getirmedi. Tam tersine hakkını, hukukunu, çıkarını, onurunu çiğnetmeyelim, can ve mal emniyetini sağlayalım diye bize emaneti tebliğ etti.” şeklinde konuştu.

“İstanbul’un hikayesi unutmayın bizim hikayemizdir”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 23 yıllık iktidarları döneminde milletin itimadını boşa çıkarmadıklarını, gerektiğinde kendilerinin bedel ödediğini, çile çektiklerini, fedakarlıkta bulunduklarını ancak millete asla bedel ödetmediklerini söyledi.

Bundan sonra da aynı hassasiyetle, aynı şuurla, aynı adanmışlıkla, aynı azim, kararlılık ve cesaretle bütün bu süreçleri yöneteceklerini aktaran Erdoğan, “Ne muhalefetin körüklediği nefretin, öfkenin, fitnenin diline teslim olacağız, ne de İstanbul’umuzu sahipsiz, çaresiz, boynu bükük bırakacağız.” diye konuştu.

Erdoğan, İstanbul’un 39 ilçesi, 961 mahallesi, her sokağı ve sakininin kendilerine emanet olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

“İstanbul’un her mahallesinde bir hatıramız var, bir kardeşimiz var, bir eserimiz var. İstanbul’un her mahallesinde, her evinde, her gönülde AK Parti’nin bir izi, aldığı bir duası var. Her mahallede bir meşale yakacaksınız, inşallah o meşalelerle Türkiye’yi aydınlatacaksınız. Şunu asla aklınızdan çıkarmamanızı rica ediyorum. Mahalle başkanlarımız bu teşkilatın özüdür, nüvesidir, temel taşıdır, yıkılmaz kalesidir. Bu hareketi mahalle teşkilatları ayakta tutmuştur. İstanbul’da hiç bitmeyen gönül seferberliğimizin de öncüsü sizler olacaksınız. İstanbul’un hikayesi, unutmayın bizim hikayemizdir. Bunu birlikte yazdık, birlikte yazmaya devam edeceğiz. Abdullah Özdemir kardeşimizin başkanlığında bentleri yıkacağımıza, milletle kucaklaşmamızı artırarak sürdüreceğimize inanıyorum. Kimseyi araştırmayacak, kimseyi ötekileştirmeyecek, herkesi kazanmaya, her kesimi kucaklamaya, tüm İstanbullulara ulaşmaya gayret edeceğiz. Ben İstanbul teşkilatına güveniyorum. Mevla yar ve yardımcımız olsun diyorum.”

ÇOK OKUNANLAR