Ekonomik ve jeopolitik risklerin büyüdüğü bir dönemde, dünyanın en zenginleri altın yatırımlarını farklı noktalara kaydırıyor. Özellikle Singapur, artan belirsizlik ortamında güvenli bir sığınak olarak dikkat çekerken, bu gelişme İsviçre’nin geleneksel “altın kasası” unvanını tehdit ediyor.
Singapur Asya’nın incisi, zenginlerin gözdesi oldu
CNBC’nin haberine göre, ABD-Çin gerginliği, olası ticaret savaşları, Trump’ın yeniden adaylığıyla artan siyasi çalkantılar gibi faktörler, milyarderleri altınlarını daha güvenli ülkelere taşımaya yöneltti. Bu noktada Singapur ön plana çıkıyor. Şehir devletinin havaalanına yakın bölgede yer alan 6 katlı “The Reserve” adlı tesis, 1.5 milyar dolarlık altın ve gümüş stoğuyla dikkat çekiyor.
Fiziki altın saklama talebi yüzde 88 arttı
2025’in ilk dört ayında, tesise yapılan fiziki altın ve gümüş saklama talebi geçen yıla göre yüzde 88 arttı. Aynı dönemde altın satışları ise yüzde 200 yükseldi. Bu artışın yüzde 90’ının Singapur dışından geldiği belirtiliyor.
Uzmanlar, ultra zenginlerin “fiziksel altına yönelme” eğiliminin temelinde karşı taraf (counterparty) riskinden kaçınma isteğinin yattığını söylüyor. 2023’teki Silicon Valley Bank krizi sonrası, bankalara olan güvenin sarsılmasıyla, yatırımcılar altınlarını fiziksel olarak doğrudan sahiplenmek istiyor.
Doğu’nun Cenevresi
Singapur’un güçlü altyapısı, siyasi istikrarı ve coğrafi avantajı da bu tercihte belirleyici oluyor. Şehir devleti, artık “Doğu’nun Cenevre’si” olarak adlandırılıyor. Dubai ve İsviçre ile birlikte zenginlerin altınlarını taşıdığı üç merkezden biri olan Singapur, İsviçre’ye ciddi bir rakip haline gelmiş durumda.
Uzmanlara göre kısa vadeli yatırımcılar için fiziksel altın pahalı bir seçenek olabilir, ancak uzun vadede güvenliğe öncelik verenler için Singapur’daki kasalar, servetlerini korumak isteyenlerin yeni gözdesi olmuş durumda.