Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması bugün İstanbul 18. Asliye Ceza Mahkemesi’nde Silivri’deki Marmara Cezaevi yerleşkesindeydi.
Duruşmaya çok sayıda siyasi isim ve destekçi katıldı. Millî Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır, CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez, CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, İyi Parti Milletvekili Lütfü Türkkan, Ülkü Ocakları eski Genel Başkanı Atila Kaya, Kutlu Parti lideri Yusuf Halaçoğlu, Yazar Yavuz Selim Demirağ, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, gazeteciler İsmail Saymaz, Murat Ağırel ve Sinan Ateş’in annesi Selma Ateş de duruşmayı izleyenler arasında yer aldı.
Ümit Özdağ duruşma salonuna girişinde seyirciler tarafından alkışlarla karşılandı.
“Anayasal haklarım çiğnenerek tek kişilik hücrede tutuluyorum”
Duruşmada savunmasını yapan Ümit Özdağ, şunları söyledi:
“Bu iddianameyi yazan savcı, yarın bir yerde benimle karşılaştığında; ‘Kusura bakmayın, bir yanlış anlaşılma oldu’ diyecek.
Benim burada tutuklu bulunmamın sebebi ne Cumhurbaşkanına hakaret ne de Kayseri olaylarıdır. Benim tutuklu olma sebebim, Öcalan ve PKK ile yürütülen süreçtir.
Benim siyasi olarak yapmış olduğum uyarıların tamamı, Türk Milleti’ne ve Türk Devleti’ne karşı görevimdir. Ben sadece üzerime düşen görevi yerine getiriyorum.
Anayasa’nın 10. maddesi ihlal edilerek muhaliflere düşman ceza hukuku uygulanıyor. Bizler, muhalifler olarak sanki Cumhuriyet’in ikinci sınıf vatandaşlarıyız.
Bu milletin ana omurgası Türk’tür. Burası Türkiye. Suriyelilerin doğum oranları bu hızda devam ederse, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin demografik sürdürülebilirliği mümkün değildir.
Düzensiz göçün Türkiye için bir millî güvenlik sorunu olduğunu düşünüyoruz. Biz düzensiz göçe karşıyız. Düzensiz göçe karşı olmak suç mu?
Tarihten bugüne Ortadoğu coğrafyasındaki gelişmeleri ve stratejik göç mühendisliğini adeta amfide ders verir gibi anlattım.
Bugün Güneydoğu’ya gittiğinizde, bu vatan için çarpışıp şehit düşen ve kabri başında ay-yıldızlı Türk Bayrağı olan Kürt çocuklarını, Zaza çocuklarını, köy korucularını, bu vatanın has evlatlarını görürsünüz.
Benim temel misyonum, Türk Devleti’nin toprak ve devlet bütünlüğünü korumak olmuştur.
Bu dava tarihe geçmiştir Sayın Hâkim. Bu dava, 3 Mayıs 1944’teki Türkçülük Davası ile yan yana duracak. Bu dava, 12 Eylül’de Alparslan Türkeş’in yargılandığı dava ile yan yana duracak!
Ümit Özdağ, Suriyeliler öldürmediği halde “Suriyeliler öldürdü” diyecek karakterde bir adam değildir.
Savcı, bu iddianame ile Roma Hukuku’ndan bu yana süregelen ceza hukukuna dair bütün ilkeleri yok saymıştır.
Şiddet içermeyen, şiddete çağrı yapmayan sosyal medya paylaşımlarını suç saymak; ifade özgürlüğünü Kuzey Kore standartlarına çekmek demektir.
Kayseri Emniyet Müdürlüğü tarafından hazırlanan rapor, tutuklanmama gerekçe oluşturmak için tutuklandığım gün hazırlanmıştır ve hiçbir gerçekliği yoktur.
Ben yıllardır ülkemizi istikrarsızlaştırmaya çalışanlarla mücadele ediyorum. Dünya üzerinde düzensiz göçe karşı çıktığı için tutuklu bulunan tek politikacı benim.
Benim dışımda TCK m. 216’dan yargılanan başka bir Zafer Partili yok. Neden? Çünkü biz Suriyelilerin de gerçek dostlarıyız. Bu maddeden yargılanıp da en uzun süre tutuklu kalan kişi benim!
Ben bu Cumhuriyet’in yurttaşıyım. Savcı da bu Cumhuriyet’in savcısı. Ben savcının da Cumhuriyet’in de düşmanı değilim. Savcıdan tek isteğim, anayasal hakkıma saygı duyması ve aleyhime olduğu kadar lehime olan delilleri de toplamasıdır.
Bu kadar düzensiz göçün olduğu bir ülkede yabancı istihbarat servislerinin eleman devşirmesi de oldukça kolaydır. Düzensiz göç meselesi bir millî güvenlik meselesidir.
Bu savunmalarım ışığında, Sayın Hâkim, karar sizin; hüküm Allah’ındır. Umarım Türk Milleti adına vereceğiniz hükmünüz, milletin vicdanını ve adaleti temsil eder.”
CHP’li Tanal’dan emniyet güçlerinin silahlarının dışarı çıkarılması talebi
Duruşma başlamadan önce Mahmut Tanal, salonda bulunan emniyet güçlerinin silahlarının dışarı çıkarılmasını talep etti. Ancak mahkeme başkanı bu talebi “Burası askerî bir bölge olduğu için kabul edemem” diyerek reddetti. Bunun üzerine Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan söz alarak “Mahkeme salonunda yetkili sizsiniz, yetkiyi askere bırakıyormuş gibi yapamazsınız” diyerek mahkeme başkanına tepki gösterdi.
Mahkeme Başkanı: Duruşmanın seyrini bozacak kişiyi salondan çıkarırım
Zafer Partililer de, duruşmaya İstiklâl Marşı’nı okuyarak başlamak istedi. Bu talep üzerine bir grup vatandaş marşı okumaya başladı. Mahkeme başkanı ise salonda “En ufak duruşmanın seyrini bozacak davranışta bulunacak kişiyi salondan çıkarırım” uyarısında bulundu.
Av. Savaş Özdağ: Ümit Hoca’nın burada yargılanması anlamsızdır
Özdağ’ın avukatlarından Kardeşi Savaş Özdağ’ın savunmasında şu ifadeleri kullandı:
“Ahmet Ercan’ın Celal Şengör’ün ‘Yarın İstanbul’da deprem olacak’ sözlerinin yanıltıcı bilgiyi yayma gibi bir suçlamayla yargılanabileceğini düşünebiliyor musunuz? Böyle bir şey olamayacağı gibi Ümit Hoca’nın da burada yargılanması anlamsızdır. Bir endişeyi tekrar tekrar dile getiren Ümit Hoca’nın burada olması hukuksuzdur. Ümit Hoca, yüzlerce güvenlik bürokratı yetiştirdi. Bu dava ona yapılan bir hakarettir.”
Özdağ’ın avukatlarından Kahraman Berk, “İddianameye koyduğunuz paylaşımların tamamı müvekkilin dışındaki 3. kişiler tarafından yapılmıştır. Müvekkil ile bir alakası olmadığı gibi savcılık tarafından bu tweetler ile suç oluşturulmaya çalışılmıştır. Bir tweet hakkında beraat kararı verilirken diğeri hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiştir” ifadelerini kullandı.
Özdağ’ın savunmasında değindiği Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü’nün raporu hakkında konuşan Berk, oluşturulan raporun iftiradan başka bir şey olmadığını söyleyerek savunmasını bitirdi.