Kan şekerimizi ölçmeye yarayan cihazlar epeydir var. Bunun için önce cihazın minik iğnesiyle parmağınızın ucunu deliyorsunuz, çıkan bir damla kanı özel kağıdının üzerine damlatıyorsunuz ve o kağıdı da cihazınıza sokuyorsunuz. Araç hemen o anki kan şekerinizi size söylüyor.

Türkiye’de sayısı milyonlarla ölçüden Tip 2 Diyabet hastasının yakından tanıdığı, bildiği bir cihaz bu. Zaman zaman bu cihazın sarf malzemesi olan o özel test kağıtlarını SGK’nın ödemesi tartışmaları yapılır. Son olarak SGK şeker hastalarının bu özel test kağıdını ödüyor.

Ama bu aracı unutun. Şimdi Amerika’da 99 dolara (yaklaşık 4 bin lira) satılan yeni bir cihaz var. Bu cihazı kolunuza veya dışarıdan çok da görülmeyecek bir yerinize takıyorsunuz. Evet, takarken hafifçe canınız da acıyor; çünkü aracın iğneleri taktığınız yere batıyor.

Ama fark şu: Bu cihazı bir hafta boyunca taktığınız yerde bırakabiliyorsunuz.

Dexcom adlı firmanın Stelo adlı bu cihazının esas yarattığı fark, akıllı telefonunuza indirdiğiniz bir uygulama. Bu uygulama sayesinde kolunuza taktığınız cihazdan anlık olarak gelen kan şekeri bilginizi cep telefonunuzda takip edebiliyorsunuz.

İşte bu özellik de, cihazın Tip 2 Diyabet hastalarının dışında, aslında kan şekeri sorunu hiç olmayan insanlar için bile çekici olmasına neden oldu.

Üzerimizde çok sayıda giyilebilir sağlık cihazıyla dolaşıyoruz. Akıllı saatlerimiz uyku düzenimizden kalp ritmimize kadar pek çok şeyi ölçüyor ve bizler daha dün denebilecek zaman öncesine kadar varlığının farkında bile olmadığımız bir sürü sağlık göstergesine takıntılı biçimde yaşıyoruz.

Şimdi onların en sonuncusu işte bu Stelo. İnsanlar hangi gıdaları aldıklarında kan  şekerlerinin yükseldiğinden gün boyu ruh halleriye kan şekeri seviyeleri arasındaki ilişkiye kadar pek çok şeyi gayet takıntılı biçimde buradan izliyorlar.

Cihaz resmi olarak Türkiye’de satılmıyor ama pek çok sosyetik eczaneden temin edilebiliyor.

Stelo’yu takıp üzerinde deneyen bir gazetecinin izlenimlerini okumak istiyorsanız bu linke tıklayabilirsiniz.