Türkiye’nin eski Washington Büyükelçisi ve CHP 28. Dönem Milletvekili Namık Tan, 12 gün süren İsrail-İran çatışmasının ateşkesle sona ermesinin ardından yaptığı değerlendirmelerde “İran’da temelleri çıtırdasa da mollalar rejimi ayakta kaldı,” dedi. İsrail’in “İran’da rejim değişikliği hedefinin açıkta kaldığını” belirten Tan, uluslararası hukukun “naaşının savaş alanında kaldığını” savunarak “Devletler arası yerleşik düzen ortadan kalktı. Kuvvet hukuktan ağır bastı,” dedi. Emekli Büyükelçi, “Yeni Orta Doğu’da düzen bozuculuğa kalkışmak, terörizme yeltenmek, İsrail’in güvenliğine tehdit oluşturmak ve varlığını sorgulamak fiilen yasaklandı,” dedi.
Emekli Büyükelçi Tan, X hesabından yaptığı değerlendirmede ABD Başkanı Donald Trump’ın İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yu “katı bir tutumla dizginlediğini” ve “bunu yapabilecek tek lider olduğunu gösterdiğini” söyleyerek “Ateşkesi iki tarafa da zorla dayattı. Kolaylaştırıcı olan bu defa Katar oldu,” ifadelerini kullandı.
“Temelleri çatırdasa da mollalar rejimi ayakta kaldı”
“İran’da temelleri çıtırdasa da mollalar rejimi ayakta kaldı,” diyen Tan, şöyle devam etti:
“Şimdi yeniden ABD ile nükleer müzakerelerde muhatap olacak. Yaptırımların hafiflemesine/kalkmasına karşılık çok daha ağır koşullarda denetime razı olacak.”
İsrail Başbakanı Netanyahu’nun çatışmadan “galip çıktığını” ama İsrail için durumun “yüzde 100 başarılı olarak” nitelendirilemeyeceğini savunan Tan, “Rejim değişikliği hedefi açıkta kaldı. Artık buna ‘yeraltı’ yollardan yürümesi beklenir. Trump ise rejim değişikliğinden vazgeçtiğini açıkladı,” dedi.
“Toz bulutu yatıştığında ancak UAEA aracılığıyla İran’ın nükleer programının durumu öğrenilir,” değerlendirmesinde bulunan Tan, şunları kaydetti:
“Ancak ellerindeki arşiv, santrifüj üretim tesisleri ve ‘beyin takımı’ yok edildi. Dolayısıyla bugünden yarına geri gelemez.”
“Uluslararası hukukun naaşı savaş alanında kaldı”
Uluslararası hukukun “naaşının savaş alanında kaldığını” savunan emekli büyükelçi, “Devletler arası yerleşik düzen ortadan kalktı. Kuvvet hukuktan ağır bastı,” dedi ve şöyle devam etti:
“İran ulusal hava sahasında egemenliğini, bölgesel hegemonya iddiasını ve asimetrik tehdit seçeneğini yitirdi. Balistik yeteneğini ve mühimmatını en az yarı yarıya kaybetti.
Putin Rusya’sı, Suriye’den sonra bölgedeki diğer stratejik ortağı İran’ı da ortada bıraktı. ABD’ye Trump diplomasiye iki hafta tanıyacağını belirtip iki gün sonra İran’ı vurduğu için güven kaybolduysa Rusya’nın da güvenilirliği daha iyi durumda değil.”
“Yeni Orta Doğu’da düzen bozuculuğa kalkışmak, terörizme yeltenmek, İsrail’in güvenliğine tehdit oluşturmak ve varlığını sorgulamak fiilen yasaklandı,” diyen Tan, değerlendirmesini “Bu yollara sapmayanlar Trump’ın nimetleriyle (!) ödüllendirilecek,” ifadeleriyle sonlandırdı.