Biliyorum, hiçbirimizin keyfi yok. Yaz geldi ama yazın neşesi hâlâ bize uğramadı. Bugünlerde hayatımız tutuklamalarla, seçim haberleriyle, savaşlarla, ekonomik krizlerle çevrili. Neşemizi, umudumuzu kaybettik. Bir zamanlar dost sofraları, kahkaha sesleriyle dolu yaz akşamları sanki çok uzaklarda. 

Ama bugün Pazar. Gelin, birkaç dakikalığına bu kasvetten uzaklaşalım ve Venedik’e doğru bir yolculuğu yapalım. Çünkü orada olan sadece bir düğün değil bir devrin alegorisine, yüzyılın düğününe bakalım.

Dün gece Venedik’te Elvis Presley’in Can’t Help Falling in Love şarkısı yankılanıyordu.

Elimi tut, tüm hayatımı da al

Çünkü sana olan aşkımı dindiremem…

Dünyanın en zengin adamı dün gece bu şarkı çalınırken evlendi. 

Jeff Bezos, 61 yaşında Amazon’un kurucusu, Blue Origin’in sahibi, düne kadar “dünyanın en zengin bekarı” unvanını taşıyordu. Serveti 250 milyar dolara yaklaşıyor. Dünyanın en zengin insanları listesinin en tepesideki kişilerden biri. Evrenin en ücra noktasına kargo değil Mars’a gönderi yapabilecek kadar zengin. Ama işte, o bile hâlâ bir insanın sevgisine, “seni seviyorum” diyen bir çift göze ihtiyaç duyuyor. Hal böyle olunca ister istemez hepimizin aklında o sorunun cevabı dönüyor: Eğer siz bu kadar zengin olsaydınız, hâlâ evlenir miydiniz? 

2019 yılında sızan WhatsApp mesajları bu soruya Jeff Bezos’un kendi şekliyle cevap verdiğini gösterdi. Bezos’un sevgilisi Lauren Sanchez’e gönderdiği mesajlar arasında şöyle bir ifade vardı: “Seni koklamak ve içime çekmek istiyorum.” 

Bu cümleye şairane diyen de oldu, rahatsız edici bulan da. Ama ortada bir gerçek vardı: Bezos o sırada evliydi. Eşi MacKenzie Bezos bu mesajların kamuoyuna yansımasından sonra boşanma davası açtı. Kısa süre içinde, 25 yıllık evlilik sona erdi.

Peki bu evlilikten geriye ne kaldı? Dört çocuk, 38 milyar dolarlık bir tazminat ve modern zamanların en zarif intikam hamlesi. MacKenzie Princeton mezunu, Amazon’u Jeff Bezos ile kurdular. Boşanmanın ardından Amazon’un % 25 hissesinin sahibi oldu ve bu servetin 14 milyar dolarını hayır kurumlarına bağışladı. Sonra da gitti çocuklarının fen bilgisi öğretmeni Dan Jewett ile evlendi. Bir Hollywood yıldızı değil, bir CEO ya da politik figür değil. Sade, sessiz bir hayat seçti. Belki de dünya tarihinin en zarif “paramla değil, kalbimle seçerim” çıkışıydı. Ancak bu evlilik bir yıl sonra sona erdi. 

Ama biz bugünün konusuna dönelim: Jeff Bezos, dün ikinci kez nikâh masasına oturdu. 55 yaşındaki gazeteci, televizyon sunucusu, helikopter pilotu Lauren Sanchez’le. O artık magazin dünyasının en fazla fotoğraflanan kadınlarından biri. Bezos’la ilişkileri, ilk evliliği devam ederken başladı. Medyaya sızan mesajlar, sıcak fotoğraflar derken dünyanın en zengin adamının kalbini kazandı. Bezos kadar servetle, bu kadar göz önündeyken… 

Lauren’in sihri neydi?

Lauren Sanchez, kameralara alışık bir ekran figürü aslında. Ama bu düğünde ekranın içinde değil, tam merkezindeydi. Onun cazibesi “gizli” değil, bilinçli bir şekilde sergilenen, stratejik bir görünürlülük gibi, sanki kıyafetleri, pozları planlı. 

İlişkileri süresince kendisiyle ilgili çıkan haberler hakkında konuşmadı. Sessiz kaldı. Ama her adımı bir mesajdı. Sessizlik, onun en etkili PR kampanyası oldu. Geçtiğimiz şubat ayında Bezos’un uzay şirketinin New Shepard adlı roketiyle uzay yolculuğu bile yaptı. Allahtan başına bir şey gelmeden dünyaya döndü. 

Ve şimdi evlendiler! 

Bezos çifti Venedik’te evleneceklerini duyurmalarıyla tartışmalar başladı. Devasa güvenlik önlemleri nedeniyle Venedikliler günlerdir ayakta. “Venedik satılık değil, düğün için Venedik’i kiralayabiliyorsan daha fazla vergi öde” yazılı pankartlar açıldı, protesto yürüyüşleri yapıldı. 

Kentin tarihi dokusu için endişelenen halk, Bezos’un düğününü distopik bir dizi sahnesine benzetti. Yoğun tepkiler nedeniyle düğün alanı son dakikada değiştirildi. Düğün Scuola Grande della Misericordia’dan San Giorgio adasına alınmak zorunda kaldı. Tepkiler devam ederken çift teknelerinde köpük banyosu yaparken paparazzilere yakalandı.

 

Yapılması planlanan tören öncesinde, dünyanın en seçkin davetlilerini şehre 30’dan fazla özel jet taşıdı, mega yatlar Venedik kanallarında tur attı, paparazziler davetlileri görüntülemek için birbirleriyle yarıştı. Bezos biraz da halkın tepkisini susturmak için davetlilerden hediye yerine Venedik Unesco’ya bağış yapmalarını istedi. 

Üç gün süren düğünde Andrea Bocelli’nin oğlu Matteo Bocelli sahne aldı, gelin ve damat Elvis Presley’in “Can’t Help Falling in Love” şarkısıyla sahneye çıktılar. 

Son dakikaya kadar kamuoyundan gizlenen misafir listesi Davos zirvesini aratmıyordu: İvanka Trump, Bill Gates, George Clooney, Leonorda di Caprio, Usher, Orlando Bloom, Oprah Winfrey, Kim Kardashian, Kraliçe Rania… 

Gelin için Dolce & Gabbana, Oscar de la Renta, Schiaparelli, Alexander McQueen gibi modaevleri tarafından 27 ayrı kıyafet hazırlandı; gelinlik ise, Dolce & Gabbana tarafından Sophia Loren’in Houseboat filmindeki bir kostüme gönderme yapacak şekilde tasarlanmıştı. 

3 gün süren düğünün bu gece Elton John ve Lady Gaga konseriyle bitmesi bekleniyor. Bezos’un bu yüzyılın düğününe 20 milyon dolar harcadığı söyleniyor. 

Bu düğünden geriye herkesin aklında dünyanın en zengin adamı “neden evleniyor ki?” sorusu kaldı. Çünkü toplumun genel kanısı şu ki: Paran varsa yalnız kalmazsın. Nikahtan, riskten, büyük tazminatlardan uzak durursun. 

Ama belki de cevabın bu kadar karmaşık olması gerekmiyor. Belki de insanın dünyayı satın alacak kadar parası olabilir, roketi olabilir, Mars hayali olabilir… ama bazen sadece biri elini tutsun istersin. Belki de Lauren’in büyüsü, tam da buydu: Bezos kadar güçlü bir adamı bile, yanında gökyüzüne bakarken heyecanlandıracak kadar gerçek bir duyguyla etkilemesi. 

Ve evet, bu dünyada, bir gülüş, bir bakış, biraz medya zekâsı ve helikopter kullanabilen bir kadın, en pahalı hisse senedinden daha değerlidir.

Ve düğün sahnesi kapanırken Lauren Sanchez Bezos Vogue yazarı Chloe Malle’ye ‘Ben gezegendeki en şanslı kadınım’ diye fısıldadı. Haksız da değildi…