Ukrayna Güvenlik Servisi (SBU) bünyesinde görev yapan üst düzey bir yetkili, başkent Kiev’de düzenlenen silahlı saldırıda öldürüldü. Holosiivskyi bölgesinde sabah saatlerinde meydana gelen olayda, ölen kişinin Albay Ivan Voronych olduğu öne sürüldü.
Siyah kıyafetli ve maskeli bir kişinin, Albay Voronych’e yakın mesafeden ateş açarak düzenlediği duyuruldu. Ukrayna basını, saldırganın susturucu takılı bir tabancayla beş el ateş ettikten sonra olay yerinden kaçtığını belirtti. Voronych, aldığı kurşun yaraları nedeniyle olay yerinde hayatını kaybetti.
Suikastçının Voronych’i bir süre takip ettikten sonra ateş açtığı kaydedildi. Kamera kayıtlarında, saldırganın Voronych’i vurmasının ardından olay yerinden hızla uzaklaştığı görüldü.
SBU, saldırıya ilişkin yazılı açıklama yayımladı.
Saldırının arkasındaki kişi ya da kişilerin tespiti için soruşturma başlatıldığı bilgisi paylaşılan açıklamada, “Güvenlik Servisi ve Ulusal Polis, faillerin adalete teslim edilmesi için tüm delilleri topluyor” denildi.
Ölen albayın kimliği resmi olarak SBU tarafından henüz teyit edilmedi. Ancak eski SBU görevlisi Roman Çervinski, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, kurbanın Albay Ivan Voronych olduğunu söyledi.
Çervinski “Bugün vatansever bir subayı kaybettik. Voronych, Rusya için ciddi sorunlar yaratan operasyonlar yürütüyordu” açıklamasını yaptı.
Rusya sorumlu iddiası
Ukrayna Pravda’nın haberine göre, Voronych SBU bünyesinde özel operasyonlardan sorumlu bir birimde görev yapıyordu. Saldırının motivasyonu ve arkasındaki güçlerle ilgili soruşturma sürerken, yetkililerin suikastı “Rusya’nın organize ettiği” ihtimali üzerinde durduğu kaydedildi.
Olayın ardından bölgede geniş çaplı bir güvenlik operasyonu başlatıldı. Polis ekipleri, saldırganın kaçış güzergâhını takip ederek delil toplamaya başladı. SBU, saldırıyı “terör eylemi” diye nitelendirerek, ulusal güvenliği hedef alan bir olay olarak değerlendirdi.
iç güvenlik birimleri, son dönemde benzer saldırıların artması nedeniyle yüksek alarm durumunda. Kiev yönetimi, bağlantılı grupların ülke içinde faaliyet gösterdiğini iddia etmişti.