Yangın şehidi Bayram Eren her faciaya koşmuş, depremde de Adıyaman’daymış
24 Temmuz 2025

Eskişehir’de devam eden orman yangını söndürme çalışmalarında alevlerin arasında kalarak şehit olan AKUT görevlisi Bayram Eren Arslan’ın babası Gürsel Arslan konuştu. Baba Arslan “En son Adıyaman depremine gitti, bir ay sonra geldi. Elleri tırnakları mosmordu. Evde durmuyordu, durduramıyorduk. AKUT’taki abileri nereye çağırırsa oraya koşturuyordu. ” dedi

6 yaralı taburcu olurken tedavisi sürürken bir işçinin sağlık durumunun ağır olduğu öğrenildi. Orman işçilerinin naaşları, kimlik tespiti ve DNA incelemesi için Adli Tıp Grup Başkanlığı’na getirildi.

Şehit Eren Arslan’ın babası Gürsel Arslan konuştu. Şehit babası Arslan’ın söyledikleri şu şekilde:

“Oğlum sadece AKUT görevlisi değildi, Türk Hava Kurumu görevlisiydi. Türk Hava Kurumu’nda okullara giderek çocuklara uçak eğitimi veriyordu. Ondan sonra AKUT’a yazıldı, yaklaşık 15 senedir AKUT’a gidiyor. En son Adıyaman depremine gitti, bir ay sonra geldi. Elleri tırnakları mosmordu. Evde durmuyordu, durduramıyorduk. AKUT’taki abileri nereye çağırırsa oraya koşturuyordu. Saniyesinde gider. Haber alamadık. Arkadaşların duyduğu ters rüzgarda yangının ortasında kalmış.”

“Ellerini öyle gördükçe gurur duyuyorsun”

“Biz televizyondan izliyoruz, AKUT görevlileri iyi diyoruz, ama ben burada dokuz doğuruyorum. Bina yıkılır, şu olur, bu olur, o kadar çok korkuyordum ki. Bir yerde de gurur da duyuyorsun tabii. Çünkü insanları kurtardıkça gurur duyuyorsun. Ellerini öyle gördükçe gurur duyuyorsun. Şimdi bastı gitti. Yangına gitti, arkadaşlarıyla ters rüzgârda kalmış, dumandan zehirlenmiş, ondan sonra da yanmış. Doktorlar göstermedi, gülen yüzüyle kalsın dediler. Doğayla iç içeydi.

Biraz önce valimiz aradı, Mamak Belediye Başkanımız zaten yanımızdaydı. Ben onlardan yer istiyorum, sadece versinler, ben kendi çabamla ağaçlandırmak istiyorum orayı. Adını da oğlumun adını koymak istiyorum veya da diğer arkadaşlarıyla da hep beraber bir hatıra ormanı istiyorum, yakın bir yere.

Kızım, baba niye ağlıyorsun dedi, abim o kadar insanı kurtardı, o kadar ağaçları kurtardı, o kadar çiçekleri kurtardı, cennete gitti, sen ağlıyorsun, şehit oldu dedi. 16 yaşında kız, ne kadar güzel yetiştiler.

Endüstri mühendisliğini bitirdi, pilot gönüllüsüydü, Türk Hava Kurumu gönüllüsüydü, AKUT gönüllüsüydü. Hep insanlara karşı, kendisine bir şey yok. Kendisi mühendislik üzerine ofis açtı. Ofisine her gün dönmesi lazım, işini bırakıp AKUT’un eğitimine gidiyordu. Oğlu gitme, işlerin zarar ediyor diyorum, bırakıyor gidiyordu. En son Bursa’ya gitti, Bursa’da eğitim aldı. Bolu’da keçi kaybolmuş, keçi kurtarmaya gitti, Çubuk’ta adam kayboldu, adamı bulmaya gittiler. Her dakika dışarıdaydı. Motoru sattırdık, araba aldık, motordan kaza yapar diye, böyle bir şey oldu işte.”

ÇOK OKUNANLAR