Gazeteci, bazen haberi başka haber sitelerinde çıkan haberler için yapılan yalanlama ve resmi açıklamaların içinden buluyor. Bu da öyle bir haber.
Dün Gerçek Gündem adlı haber sitesinde Seyhan Avşar imzasıyla bir haber çıktı, haberde Anadolu Adliyesi’nde yaşlı ve zengin isimlere genç avukatların vasi tayin edildiği ve bu vasilerin de Anadolu’nun farklı kentlerinden başka avukatlara “fahiş vekalet ücreti ödedikleri” öne sürülüyordu. Haberde kullanılan örneklerden biri, hakkında vasi tayin edilen iş insanı İnan Kıraç’la ilgili gelişmelerdi.
T24 haber sitesi, Gerçek Gündem’deki bu haberi alıp haber yapınca konu İnan Kıraç’ın vasilerinin dikkatini çekti ve onlar da T24’e bir “Cevap hakkı ve düzeltme” yazısı gönderdi. Bu cevap ve düzeltme yazısı 10Haber’i hiç ilgilendirmiyor aslında ama yazının kendisi önemli haber değeri taşıyor. Önce avukatların cevap ve düzeltme metnini eksiksiz aktaralım:
“Yargıyı etkileme”
“İnternet siteniz üzerinden (kastedilen site T24) 28/07/2025 11:15 tarihinde yayımlanan yazıda doğrudan İnan Kıraç ve vasileri olarak şahsımızın yer alması sebebiyle 5651 Sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun kapsamında düzenlenen cevap hakkımızı kullanmak istemekteyiz. Aşağıda belgelere, raporlara ve mahkeme kararlarına dayanan gerçek bilgileri içeren açıklamaların cevap hakkımız kapsamında yayımlanmasını talep ederiz.
Belgelere, mahkeme kararlarına ve gerçeklere aykırı haber yapıldığı aşağıda yer alan Bilirkişi Raporları, Mahkeme Kararları incelendiğinde görülecektir. Haberin içerdiği tüm iddiaların kamuoyunu yanıltma, yargı sürecine müdahale etme, yargı görevini ifa eden hâkim ve vasileri itibarsızlaştırma, bilimsel nitelikli bilirkişi raporlarını, kanun maddelerini, devam eden yargılamaları ve mahkeme kararlarını hedef alarak, yargı erkinin tarafsızlığına ve meşruiyetine zarar verme ve tüm bu fiillerle birlikte kamu barışını tehdit eder nitelikte bilgi yayma amacı taşıdığı görülmektedir.
Bu kapsamda Türk Ceza Kanunu’nun 125, 136, 217/A, 277 ve 288. maddeleri uyarınca suç teşkil edebileceği tespit edilmiştir.
Bu gerekçelerle: Haberinizde kullanılan “ İnan Kıraç’ın servetini kontrol eden vasiler Çorumlu avukata 128 milyon lira verdi” gibi ifadelerin tamamı, devam eden yargı sürecine müdahale, yargı makamlarını hedef alma, görev yapan kamu görevlileri ve hekimleri zan altında bırakma çabasının açık bir tezahürüdür.
Kamu görevi ifa eden vasilerin mesleki ve kişisel itibarını hedef alan, mahkemece sabit görülmüş tıbbi bulguları itibarsızlaştıran bu tür çarpıtılmış yayınlar; basın özgürlüğü sınırlarının çok ötesine geçmekte ve açık şekilde yargı sürecini baskı altına alma girişimi oluşturmaktadır.
“Avukatlar azledilmedi, vekaletleri geçersiz hale geldi”
Haber içeriğinde yer alan ”İki vasi azlettikleri avukatların yerine de Çorum Barosu’ndan Eşref Kaya isimli bir avukatı atadılar.” cümlesi gerçeğe aykırıdır.
Vasiler tarafından azledilmiş bir avukat yoktur olmamıştır. İnan Kıraç akıl sağlığı ve fiil ehliyeti bulunmaması sebebiyle aynı zamanda evliliği iptal edilen Emine Alangoya’nınavukatlığını yürüten Av. Köksal Bayraktar, Av. Mehmet İpek, Av. Anlam Altay ve diğer avukatların kanun gereği vekaletlerinin geçersiz olması sebebiyle İnan Kıraç vekilliği sona eren avukatların UYAP kayıtlarının silinmesine karar vermiştir.
“Ücreti vasiler takdir etmedi”
Vasiler olarak tarafımızca verilmiş yahut takdir edilmiş bir ücret değildir.
Ücret avansı (ilerleyen yargı süreçlerinde mahsup edilmek üzere) Avukat Eşref Kaya’nın talebi üzerine Sözleşmesi bilirkişi raporunca tespit edilerek mahkemece izin verilmiş bir avukatın dava değeri 3.198.469.751,52 TL olan bir davada %4 oranında 128.000.000 TL ücret avansı alması Avukatlık Kanunu, Türk Borçlar Kanunu ve sair mevzuat çerçevesinde mahkemece uygun görülerek ilgili avukat eşref kayaya verilmesine hükmedilmiştir.
Sayın İnan Kıraç’ın taraf olduğu 30’dan fazla hukuk davası ve müşteki sıfatıyla yer aldığı çok sayıda ceza soruşturmaları mevcuttur. Bu davalar kısıtlama kararı çıkmadan önce açılan ve devam eden davalardır.
Özellikle 2023 yılında İnan Kıraç adına rahmetli Suna Kıraç’tan miras kalan malvarlığına ilişkin İpek Kıraç aleyhine açılan mal rejimi davasında (katılma alacağı) İstanbul Anadolu 6.Aile Mahkemesi 2023/58 Esas sayılı dosyasında dava değeri üzerinden 54.621.867,19 TL harç tamamlatılmasına yönelik karar vermiştir. Bu karar doğrultusunda dava değeri şimdilik 3.198.469.751,52 TL olarak devam etmektedir.
“30 yıllık tecrübeye sahip”
İnan Kıraç’ı temsil eden yaklaşık 30 yıllık hukuki tecrübeye sahip Avukat Eşref Kaya ile Avukatlık Kanunu 164.maddesi gereği ücret tarifesine bağlı olarak en alt sınırda imza edilecek avukatlık sözleşmesi hakkında vesayet makamınca bilirkişi incelemesi yapılmıştır. Nitekim kanun gereği en düşük tarife üzerinden yapılan kısıtlının menfaatine olduğu tespit edilen avukatlık sözleşmesi bilirkişi raporu ve vesayet makamının izni ile imza edilmiştir.
Ekte avukatlık sözleşmesinin kısıtlının menfaatine olduğu tespit edilen bilirkişi raporu ve mahkeme izin kararı yer almaktadır.
Avukat bakmakta olduğu dava ve soruşturmalar için Avukatlık Kanunu gereği hak ettiği ücretinden mahsup edilmek üzere avans talep etmiş nitekim mahkeme de ilgili avansın dava değeri üzerinden kendisine verilmesine karar vermiştir.
Sözleşmesi bilirkişi raporunca tespit edilerek mahkemece izin verilmiş bir avukatın dava değeri 3.198.469.751,52 TL olan bir davada %4 oranında 128.000.000 TL ücret avansı Avukatlık Kanunu, Türk Borçlar Kanunu ve sair mevzuat çerçevesinde mahkemece uygun görülmüştür.
Ücret avansının vasilerle ilgisi yok
Haberde doğrudan vasilerin hedef alınması gerçeğe aykırı olduğu gibi yanıltıcı haber niteliğindedir. Tüm hukuki ve cezai haklarımızı kullanacağız.
Kanun maddesi ve tarifeler doğrultusunda belirlenen bilirkişi incelemesi ve mahkeme kararı ile İnan Kıraç’ın avukatı Eşref Kaya’ya verilen bir avans ödemesidir. Söz konusu ücret avansı ödemesinin vasiler yahut vasilikle bir ilgisi bulunmamaktadır.
Ekte mahkeme kararları ve bilirkişi raporları yer almaktadır.
Tarafınızdan yapılan haberlerde kişilik haklarımıza saygı duyulması, vasiler ile ilgisi bulunmayan hususlarda vasilerin adıyla haber yapılmaması, yargı bağımsızlığına riayet edilmesi gerektiğini hatırlatır, Sayın İnan Kıraç ve vasileri olarak bizler hakkında kamuoyuna yansıyan yanıltıcı ve gerçek dışı haberlerin, yürütülen yargı süreçleri, alınmış mahkeme kararları ve resmi belgeler ışığında düzeltilmesi ve kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına gereğini bilgilerinize sunarız.”
İnan Kıraç’ın davaları
Vasilerin yaptığı bu açıklamayı tam olarak anlayabilmek için geçmişe dönmek gerekiyor. Kıraça Holding’in patronu iş insanı İnan Kıraç, eşi Suna Kıraç’ın ölümünden sonra onun uzun yıllar önce hazırlayıp bir Noter’e onaylattığı miras belgesine itiraz etmişti.
Koç Holding’in kurucusu Vehbi Koç’un kızı olan Suna Kıraç, Koç Holding’i Koç Ailesi adına kontrol eden şirketin hissedarlarından biriydi. Suna Kıraç, uzun yıllar önce hazırladığı vasiyetnamesinde Koç Holding’i kontrol eden bu şirketteki hisselerini kızı İpek kıraç’a bırakmış, geri kalan mirasının ise Medeni Kanun Hükümleri uyarınca dağıtılmasını istemişti.
Suna Kıraç’ın ölümü sonrasında İnan Kıraç bu vasiyetnameye itiraz etmiş ve mahkemede keni kızı İpek Kıraç’a karşı dava açmıştı. Mahkeme ilk kararında vasiyetnamenin geçerliğini kabul etmiş, söz konusu hisseler İpek Kıraç adına tescil edilmiş, bu tescil sonrası İpek kıraç hem Koç Holding Yönetim Kurulu’na girmiş hem de Türkiye’nin en zengin insanlarından biri olmuştu.
Suna Kıraç’ın mirasının geri kalanı (gayrimenkulleri, sanat eserleri vs) yüzde 75’i İpek Kıraç’a, yüzde 25’i İnan Kıraç’a geçecek şekilde taksim edilmişti.
İşte 128 milyon liralık avukatlık ücreti avansı tam olarak İnan Kıraç’ın açtığı bu miras davası için. Yine vasilerin açıklamasından öğreniyoruz, Kıraç’ın halen devam eden 30’a yakın davası veya soruşturması var. Bu geri kalan davalar için ödenen veya ödenecek avukatlık ücretlerini bilmiyoruz.
İpek Kıraç’ın da davaları var
İnan Kıraç, merhum eşi Suna Kıraç’tan kalan yurt dışındaki bazı gayrimenkullerle ilgili olarak kızı İpek Kıraç’la anlaşmazlığa düşünce, kendi kızını evlatlıktan reddetmek istemiş, ona mirasının hiçbir biçimde kalmaması için bütün mal varlığını kurduğu yeni bir vakfa devretmiş, bu vakfın başına da daha sonra evleneceği Emine Alagoya’yı getirmişti.
Bütün bu gelişmeler İpek Kıraç’ın da babasına karşı bir dizi dava açmasına neden olmuştu. İpek Kıraç’ın bu maddi değeri hayli yüksek davalar için ne kadar avukatlık ücreti ödediği de bilinmiyor.