Yazın son anketinin en çarpıcı sonucu: Türkiye’nin ‘Yeni Normal’i işte bu rakam
01 Ağustos 2025

Türkiye’nin bazı kamuoyu araştırma şirketleri geleneksel olarak Ağustos ayında sahaya çıkıp araştırma yapmıyorlar.

Dolayısıyla bu yazın son anketi Temmuz araştırmasının sonuçları oluyor.

İlgiyle izlediğim araştırma şirketlerinden biri PANAROMA…

Şirketin Temmuz ayında sahaya çıkan elemanlarından gelen  sonuçlar dün tamamlandı ve abonelerine gönderildi.

Bu ay CHP yine 1,5 puan öne geçti

Anketin ayrıntılarına girmeyeceğim.

Ama herkesin in çok merak ettiği sonuçtan başlayayım.

Aynı kuruluşun Haziran ayı sonuçlarında CHP ile AKP başabaş görünüyordu.Hatta AKP yarım puan kadar öne bile geçmişti.

Bu ayki sonuçlarda  CHP yine öne geçmiş.

Şu an için CHP, AKP’nin 1.5 puan üzerinde  görünüyor.

Dün şirketin genel müdürü Osman Sert’le konuştum.

Bu sonuçları nasıl yorumladığını sordum.

Bu anket gösteriyor ki Türkiye’nin yeni normali bu

Çok ilginç bir analiz yaptı:

“Temmuz ayı anketinin bizim açımızdan en çarpıcı sonucu şu:

Türkiye’nin Yeni Normal’i artık bu…”

Eminim siz de merak ettiniz nedir bu Yeni Normal derilen şey diye…

Artık siyasi yelpazenin tepesinde bir değil iki parti var

“Bu ayki anket sonucu bize şunu gösterdi. Bugün itibariyle Türkiye  siyasetinin genel tablosu şekillendi.

Siyasi yelpazenin en üstünde iki büyük parti var.

CHP ve AKP…

Yine bugün  itibariyle CHP yüzde 30 bandına yerleşmiş durumda.

AKP de yüzde 28 bandında istikrar kazanıyor.”

Peki  CHP birinci parti olarak konumunu sabitledi mi?

CHP 31 Mart başarısını konsolide etti ama…

“Şu an için şunu söyleyebiliriz. CHP 31 Mart’taki başarısını ve performansınızı konsolide etti. Çünkü o günden bu yana ve özellikle de birincilik durumunu sürdürüyor.”

Peki bu ne ölçüde kalıcı?

“Hala yüksek bir kararsız oy oranı var. Kararsızlar arasında geçmişte AKP’ye oy verenler  6 puan, CHP’ye oy verenler ise 2 puan görünüyor.Bu AKP oylarının eski partilerine mi döneceği, yoksa sandığa mı gitmeyeceğine  bağlı olarak birincilik ve ikincilik sırası değişebilir.”

Ancak görünen o ki, Türkiye’nin  yeni normali artık yüzde 30 civarında  konsolide olmuş iki büyük parti.

AKP’nin artık ‘Halkın en büyük partisi benim’ kibirini bırakması lazım

Bu durum tabii ki CHP açısından yukarı,  AKP açısından ise geriye doğru bir gidiş anlamına geliyor.

Yani AKP’nin artık “CHP’ye “Beyaz Türk partisi”, “Bir avuç azınlık Laikçi” kibiri ile bakma imkanı kalmadı.

Bu da 23 yıldan beri  iktidarda bulunmanın verdiği duygusu yavaş yavaş devletin sahibi kibirine dönüşen AKP için artık daha mütevazı bir ruh haline bürünme  zamanının geldiğini gösteriyor.

Bence AKP komisyonda “Nitelikli oy” prensibini kabul ederek bunun ilk adımını attı.

Bu AKP açısından bir zaaf değil, tam aksine gerçekçiliğe dönüş olarak  kabul edilmeli.

Yoksa orada AKP’nin 21, CHP’nin 10 üyesi olacaktı  ama, bu Parlamentonun  şu anki halk sosyolojisini yansıtan bir fotoğrafı olmayacaktı.

Maliye Bakanı iyimser ama halk geleceği iyi görmüyor

Yaz mevsiminin son anketinde artık istikrar kazanmaya başlayan başka sonuçlar da var.

(*) Maliye ve Hazine Bakanı hep iyimser demeçler veriyor ama, bunun halk nezdinde karşılığı yok.

Ankete göre halkın yüzde 80’i önümüzdeki dönemde harcama yapma eğilinde değil.

Ekonominin daha kötüye gideceğine olan inanç iyileşeceğine dair inancın çok çok üstünde.

19 yargı operasyonu adalet sorununu ikinci sıraya çıkardı

(*) Artık yerleşmeye hatta kesinleşmeye  başlayan bir başka eğilim de şu.

“Ülkenin  en büyük sorunu ne” sorusuna verilen cevaplarda 19 Mart’tan sonra “Adalet” diyenler ikinci sıraaya çıkmıştı.

Adalete güvensizlik artık Türk halkının en büyük ikinci sorunu  haline geldi.

19 Mart operasyonu ve seçilmiş belediye başkanlarına gazetecilere, sanatçılara,aydınlara karşı yürütülen yargı operasyonları adalete olan güvensizliği zirveye doğru taşıyor.

Üç aydır yükselen bir grafiği var bu eğilimin.

Bir ülke için üzerinde çok dikkat ve  kaygıyla düşünülmesi gereken bir “Yeni Normal” bu.

(*) 19 Mart’ta  başlayan  operasyonların hukuki değil siyasal inancı beşinci ayın sonunda hala yüzde 60 civarında duruyor.

“Yeni Normal”in anlattığı asıl gerçek şu: Bu rejim yürümez

Ama bana göre “Yeni Normal’in ” bize anlattığı asıl yeni sosyoloji  şu:

Türkiye’yi artık bugünkü güçlendirilmiş başkanlık sistemi ile yönetmek çok zorlaştı.

Çünkü oy dağılımındaki somut durum, yüzde 51’le iktidara gelmiş bir kişiye, Çin Komünist Partisi Genel Başkanında bulunmayan tek adam yetkileriyle yönetme hakkı verse de yönetebilmesini imkansızlaştırıyor.

Çünkü bugün itibariyle  dünyada hiç bir ülkede, hatta BAAS yönetimlerinde bile hesap vermeden, bu kadar büyük yetki kullanımı söz konusu değil.

Ülkenin bütün kararlarının  bir kişinin iki dudağı arasına sıkıştırılması 31Mart sonrası ve. Zellikle de  19 Mart sonrası Türkiye’sinin realitesine uymuyor.

19 Mart ve çözüm süreci bu rejimi fiilen bitirdi

Bir adım daha ileri gidip şunu bile söyleyebilirim.

19 Mart itibariyle Türkiye’de Güçlendirilmiş Başkanlık Hükümeti sistemi fiilen imkansız bir yola girmiştir.

Bu rejimin, 19 Mart operasyonu ve PKK’nın silah bırakması sürecini o eski yetkilerle yönetebilmesi artık çok zordur.

Bazıları “Rejim gücünün doruğunda” diyebilir ama

Biliyorum bu söylediklerim bazılarına  çok ters gelecektir.

Çünkü çoğumuzda “Güçlendirilmiş Başkanlık sisteminin daha da güçlendiği” gibi bir izlenim var.

Hayır öyle değil.

Bu rejim “Devleti” yönetiyor.

Ama artık “Milleti yönetme” gücünü kaybediyor.

Yargı zorlamaları devam ettikçe bu süreç  daha da hızlanacak.

Rejimin daha da sertleşerek, yargıyı daha da zorlayarak iktidarını korumaya çalışması mümkün.

Ama AKP bilmeli ki, partiyi  kurtaracak olan şey sertleşme, yargıyı zorlama, devleti ceberrütleştirmek değil…

Tam aksine adaleti geri geri getirmek ve demokratikleşme.

Umarım komisyonun AKP’li üyeleri, Türkiye’nin bu Yeni Normal’in dikkate alarak çalışırlar.

Cumhurbaşkanı Erdoğan için de siyasette en iyi “Exit”, “Çıkış” yolu budur.

Tabii gerisinde güzel bir imaj bırakmak istiyorsa…

ÇOK OKUNANLAR