Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun CHP’den AKP’ye geçmesinin ardından kentte düzenlenen ‘Aydın iradesine sahip çıkıyor’ buluşmasında konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, “Topuklayan tanımı çok güzel ama Efe tanımı uymuyor ona. Bundan Efe mefe olmaz. Bizde dönenlere ya fırdöndü derler ya topaç derler. Bundan olsa olsa topaç olur. Bundan sonra ona ‘topuklu topaç’ diyeceğiz” dedi.
Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun belediye başkanı seçildiği parti CHP’den istifa edip AKP’ye geçmesine tepkiler büyüyor.
Çerçioğlu’nun istifasının ardından CHP Aydın İl Başkanlığı Efeler İlçe Başkanlığı önünde “Aydın iradesine sahip çıkıyor” buluşması düzenledi.
Buluşmaya, ev sahibi sıfatıyla CHP Aydın İl Başkanı Hükmet Saatçı’nın yanı sıra CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Murat Bakan, Genel Başkan Yardımcısı Gülşah Deniz Atalar, CHP Aydın, İzmir, Muğla ve Denizli Milletvekilleri, Aydın, İzmir, Manisa, Muğla ve Denizli il örgütleri ile gençlik ve kadın kolları katıldı.
Alanda toplanan vatandaşlar, “Aydın halkındır halkın kalacak” “Satılmış başkan oylarımı geri ver” “CHP burada başkan Saray’da” sloganlarıyla Çerçioğlu’na tepki gösterdiler.
Tezcan: Rezillik, topuklara kadar akmaya başladı
Buluşmada konuşan CHP Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, ‘rezillik’ çıkışı yaparak şunları söyledi:
“Bugünden sonra Aydında destan yazanlarla destan bozanların davası var. Bugünden sonra Aydın’da destan yazmak için sabahlara kadar alınları terleyenlerle o alınların terleriyle alay edip o alınterlerini kumar, pazarlık masalarına sermaye sürenlerde davamız, kavgamız var. Hemşerilerimiz topuklu ayakkabıları çıkardı ama topuklar kırıldı. Rezillik, topuklara kadar akmaya başladı. ‘Yol arkadaşlarını satan, halkın yüzüne bakamaz’ demiş.‘Zindana düşmek, ihanete düşmekten onurludur’ diyor. Duyun kendi paçasını kurtarma derdinde olanlar. Duyun kendi ikbalini, siyasi geleceğini, ticari geleceğini Ankara’da zulüm kapılarında arayanlar… Aydın’da bundan sonra size geçit tok. Aydında bundan sonra sandıkta size geçit yok.”
“Daha AKP’ye giderken iftiracılığı öğrenmeye başlamış”
Çerçioğlu’nun istifa ettiği yazıdaki ifadelerine de tepki gösteren Tezcan, şu ifadeleri kullandı:
“Giderken yazılı açıklamalarında hanımefendi gerekçe olarak, ‘Parti içi sorumlar var. Dürüstlük ilkelerim CHP ile yol yürümemi imkansız bıraktı. Yasalara uygun hizmet anlayışım, CHP ile aynı yerden yürüme imkanımı ortadan kaldırdı. Antidemokratik uygulamalardan yıldım. Bunun için gidiyorum’ demiş. İşin ilginci CHP’de bunları kaybetmiş, AKP’de bunları bulmaya gitmiş. Tek adamın himayesinde demokrasi, yasalara uygun hizmet anlayışı arıyor. Onun himayesinde dürüstlük peşinde. Onun himayesinde sorunsuz bir hayat peşinde. AKPnin son kumpas operasyonlarında gördüğümüz bir iftira geleneği var. İftiracılarla kumpas operasyonlarını yürütüyorlar ya… Bu kişi daha AKP’ye giderken Ankara yolunda iftiracılığı öğrenmeye başlamış. Daha AKP’ye girmeden yaptığı açıklamalarla bütün CHP ailesine iftira atmaya başlamış. Ama buna kimseyi inandırması mümkün değil.”
“Biz de sana oyumuzu ve emeğimizi helal etmiyoruz”
Nazilli Belediye Başkanı üzerinden ‘görevden istifa’ çağrısı yapan Tezcan, “Bir başka ahlaksız tutumla karşı karşıyayız. Ekmek parası peşinde koşan belediye çalışanlarını iş ve aş tehdidiyle CHP’den istifa etmeye zorlaması. Azıcık bir vefa kırıntısı kaldıysa… Seni büyükşehir belediye başkanı yapan CHP. Bugün ekmeğiyle, aşıyla tehdit ettiğin herkesin alınteriyle oturdun o koltuklara. Oturduğun o koltuk, o insanların yüzü suyu hürmetinedir. Haram olsun. Millet İttifakı’ndan Nazilli Belediye Başkanı Kürşat Engin Özcan vardı. O istifa edip AKP’ye gidince ‘Sana verdiğimiz oyları helal etmiyoruz. O insanlar o oyları Millet İttifakımıza verdi, sana vermedi’ dedin. 23 yıldır işgal ettiğin makamları bu örgüt verdi sana. 23 yıldır işgal ettiğin makamın onurunu 1 gün korumak gerekti. Seni tehdit ettiler. Yoldaşların Silivri’de tutsak alınmışken senin 23 yıldır işgal ettiğin makamın onurunu koruma görevin vardı. 1 gün o onuru koruyamadın. Sen ‘Topuklu Efe’ değilsin. Sen firarisin. 344 gün Aydınlı’nın oyunun vebali boynundadır. Hani diyordun ya Kürşat Engin Özcan’a ‘helal etmiyoruz’ diye. Biz de sana oyumuzu ve emeğimizi helal etmiyoruz. Haram olsun. Topuklu rezilliğinin hesabını da zamanı gelince millet sorsun” dedi.
Bakan: Cezaevine girmemek için belli ki böyle bir operasyonun parçası olmuşsun
Buluşmanın son konuşmasını yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, şu ifadeleri kullandı:
Çerçioğlu’nun AKP rozeti takmasının ardından yaptığı konuşmaya tepki göstererek, “Özlem Çerçioğlu’nun AKP’ye katılım töreninde yaptığı bir konuşma var. ‘Alnım ak, başım dik’ demiş hanımefendi. Alnı ak, başı dik! ‘Benimle ilgili iddialar var. Sunsunlar. Hukuki olarak hiçbir problemim yok’ demiş. Sanki bizim cezaevinde olan arkadaşlarımızın bir suçu var. Bu iktidar döneminde yargının bu kadar siyasallaştığı, devletin kritik noktalarına, kritik savcılıklara AKP’nin militanlarının getirildiği, sulh ceza hakimliklerine AKP’nin militanlarının getirildiği bir noktada bizim sanki cezaevindeki arkadaşlarımız suçu var da cezaevinde! Aziz İhsan Aktaş’la iş yapan tüm belediye başkanları gözaltına alınmış, tutuklanmış. Sen de onunla iş yapanlardan birisin. Cezaevine girmemek için belli ki böyle bir operasyonun parçası olmuşsun.”
“Cumhurbaşkanı himayesine boşuna girmiyor hanımefendi”
Çerçioğlu’nun eşinin hisselerinin yükseldiğine dikkat çeken Bakan, ‘cumhurbaşkanı himayesi’ sözlerine de değinerek şunları söyledi:
“Giderken CHP ile ilgili bir takım eleştirilerde bulunuyor. E peki hanımefendi sen İzmir mitinginde genel başkanın yanında fotoğraf vermek için takla atıyordun. Korumaları, genel başkan yardımcılarını yana yana ilerliyordun. Madem sen bu kadar CHP’ye eleştiride bulunuyorsun. Genel merkezdeki toplantılarda en önde fotoğraf vermek için millete omuz atıyordun. Ne oldu? Eşinin şirketinin hisseleri, iki günde yüzde 10 arttı arkadaşlar. JANTSA’nın ekonomik olarak sıkıntıda olduğu, pazar payının daraldığını ben söylemiyorum, Borsa İstanbul menkul kıymetlerle uğraşan herkes söylüyor. İki günde yatırımcı 200 milyon kazandı diyorlar. Yani bu operasyon bir tarafıyla majestelerine diz çökme operasyonu. Yani Erdoğan’a diz çöktü. Ne diyor? ‘Ben Cumhurbaşkanı himayesinde bundan sonra hizmet edeceğim’ diyor. Cumhurbaşkanı hani herkesin cumhurbaşkanıydı? Hani mecliste tarafsızlık yemini etmiştin? Demek ki sen CHP’liyken cumhurbaşkanı himayesinde değildin. Cumhurbaşkanı himayesinde olmak demek, yargıda muaf olmak demek. Cumhurbaşkanı himayesinde olmak demek belediyeye mülkiye müfettişi gelmeyecek, sayıştaycı gelmeyecek demek. Kredi muslukları kocasının şirketine sonuna kadar açılacak demek. Yani Cumhurbaşkanı himayesine boşuna girmiyor hanımefendi.” (ANKA)