Geçenlerde 70 yaşına girdiğimden artık şu lafı, lafa tam anlamını vererek söyleyebilirim sanıyorum: Benim neredeyse tüm ömrüm, İsrail ve ABD’nin ortak olarak bölgemizde bir büyük din savaşı çıkaracaklarını anlatmakla geçti.

Tabii tüm ömrüm sadece bununla geçti demek hayli abartı olabilir, arada başka şeyler de yaptım doğal olarak ama bu konu daima hayatımın önemli bir parçası olmayı sürdürdü.

***

özelikle son iki senedir bu konudaki uyarılarım yoğunlaştı. Yazdığım bir çok yazıda ve çıktığım televizyon programlarında konuyu devamlı buna getirdim ve İsrail ile ABD  arasında kurulmuş olan evangelist-siyonist koalisyonunun Batı Şeria’yı ilhak edeceğini, koalisyon için Kudüs’ün özel önemi olduğunu ve Mescid-i Aksa’yı yıkıp yerine kendi mabedlerini yapmak planları olduğunu anlatıp durdum.

***

Ama tüm bu anlatma çabam boyunca bir direnç de olduğunu da fark ettim. Anlattıklarımı  duyanların önemli bir bölümü sanki bunlar hiç söylenmemiş gibi davranıyorlardı.

bunun nedeni üzerine düşündüğümde şunlar aklıma geliyordu:

1- bunlar özelikle lafı diyen ben olduğumdan lafa güvenmiyor olabilirlerdi.bu olabilirdi tabii ki yapacak bir şey de yok bu konuda.

2- bazıları ise komplo teorisi yaptığımı düşünüyorlardı.anlattığım gerçeklerin çoğu oldukça fantastik içerikte olduklarından bu da mümkün olabilirdi.

***

bunun üzerin okunması şansı az olan gündelik yazıların ve lafın çoğunlukla boşa söylenebildiği tv programları yerine bütün bildiklerimi kitap  olarak anlatmaya karar verdim.

Sonunda ‘Trump ve Zamanın sonu’ kitabım çıktı ve öğrenmeyi seçenlerden hayli yoğun ilgi de topladı kitap.

***

ben bu konu üzerine  dile kolay 1994 yılından bu yana çalışıyorum. kitapta bu konuda kimin ne ve nerede dediğini, yaptığını yer ve zaman vererek belgeleriyle koyuyordum. yaklaştığını söylediğim felaketin benim beynimin dernliğinden çıkan şeyler olmadığını herkes görüp anlasın  diye bazen  lüzumsuz gelebilecek detaylara da girdim olanları anlatırken. 

***

tam ben üzerime düşeni artık yaptım, elimden başka bir şey gelmez derken, şimdi bakıyorum da bir çok medya organı sanki bütün bunlar hiç olmamış gibi her şeyi kendileri şimdi anlamışlarcasına şu oluyor bu olacak  diye dedilerimi tekrar etmeye başladılar.

olsun sonunda anlamaya başlasınlar yeter çabamın takdir edilmesini zaten bekliyorum bu medya ortamında.

***

artık bu konuda laf da etmeyeyim diyordum. söyleyeceğimi zaten yeterince  eder söyledim anlayan anladı anlamak istemeyenin de canı sağolusun diyordum ama son olarak Netanyahu’nun ‘benim tarihi ve manevi görevim var’ açıklaması gelince, yine umutlandım acaba bu medya düzeni şimdi bunun ne olabileceğini araştırmaya girişirler mi diye, girişirlerse yazdıklarımdan biraz öğrenirler mi  acaba  bile dedim. ama yok bu da olmayacak. Acaba sonunda olabileceklerden korktukları için anlamamayı tercih ediyor olabilirler mi diye düşündüm. bu bir ihtimaldi ama tabii korkunun ecele faydası yok

Veya yoksa bilinçli biçimde gerçeklerin üstünü mü örtmeye çalışıyorsa diye  düşünmeye başladım. 

Bakın işte bu olabilir hiç şaşırmayın ben şaşırmıyorum.