Bu konuda daha önce iki yazı yazdım, bugün bir denizci dostumdan gelen bir bilgi notun ışığında yeniden yazacağım.
Halit Yukay, 4 Ağustos günü saat 15.10’da Yalova Marina’dan çıkış yapıyor. Bu saati kesin olarak biliyoruz, çünkü kamera kaydı var.
Bundan yaklaşık 2 saat sonra, 17.09’da arkadaşı ünlü oyuncu Kıvanç Tatlıtuğ ile telefonda konuşuyor. Bu saati de kesin olarak biliyoruz. Tatlıtuğ ondan ısrarla konumunu söylemesini istiyor, Halit Yukay ise onu geçiştiriyor.
Ama konuşmadan Yukay’ın Marmara Adası civarında olduğunu anlıyoruz.
Tam saatini bilmiyoruz ama 17.20 sularında Arel 7 adlı gemi, Marmara Adası’nın kuzeyinden geçip Gebze limanına doğru yol alırken bir teknenin üzerinden geçiyor. Kaptan, denizde tahta parçaları da görülünce geri dönüyor, kaza yaptığı yerin etrafında bir tur atıyor ama sonra yoluna devam ediyor.
Arel 7’nin Yukay’ın teknesi Graywolf’un üzerinden geçip onu parçaladığı artık tartışılmıyor bile. Hem Arel 7’deki hem de Graywolf’un kalıntılarındaki boya izleri bu durumu kanıtlıyor.
Geriye kalan soru şu: Graywolf’u Arel 7 mi batırdı, yoksa Graywolf zaten denizde bir kaza geçirip alabora olmuştu, Arel 7 o ters dönmüş teknenin mi üzerinden geçti?
Şu an bütün şüpheler Arel 7’nin üzerinde ve zaten geminin kaptanı da tutuklu olarak cezaevinde. Ama denizcilik camiası henüz tam olarak tatmin olmuş değil.
Halit Yukay’ın kullandığı, zaten kendi tasarımı ve üretimi olan Graywolf adlı tekne iki adet 370 beygirlik Volvo Penta motora sahip, 1000 litre yakıt kapasiteli, maksimum hızı 34 deniz mili, seyir hızı ise 28 deniz mili olan bir tekne.
Teknenin bu teknik özelliklerine bakarak ilk söylenen şu: Bu teknenin Halit Yukay’ın Kıvanç Tatlıtuğ’a söylediği ve planladığı gibi 5 saatte, hava kararmadan Bozcaada’ya ulaşması mümkün gözükmüyor. Seyir hızında, yani 28 deniz mili hızda gidecek olsa saatte 220 litre yakıt yakacak ve 130 mil kadar yol kat edecek. Oysa Yalova marinadan Bozcaada liman yaklaşık 170 mil.
Halit Yukay daha yavaş yol almayı göze alsa, 7-8 saatte Bozcaada’ya tek depoyla varabilir ama kazanın olduğu (Yukay’ın cesedinin de bulunduğu) yer, Yalova’dan itibaren çok hızlı yol aldığını, yani çok yakıt tükettiğini gösteriyor.
Zaten büyük olasılıkla bu yüzden Kıvanç Tatlıtuğ ondan konumunu söylemesini istiyor, o ise söylemiyor. Söylese, Tatlıtuğ ona büyük olasılıkla “Yavaşla” diyecek. Denizde sürat çok tehlikeli bir şey çünkü.
Bu yüksek süratte göz önüne mutlaka alınması gereken bir başka faktör hava durumu. Meteorolojinin 4 Ağustos tarihinde Marmara Denizinin o kesimi için o saatlere dair bildirdiği hava durumu, rüzgarın 4-6 kuvvetinde, dalga yüksekliğinin ise 2 metreye ulaşabileceği.
Bu hava aslında pek sert olmayan, hele yelkenliler için neredeyse ideal rüzgar şartlarını veren bir hava. 2 metre dalga yüksekliği de, tecrübeli denizciler için seyirde rahatsızlık verse bile çok önemli değil.
Ama Graywolf unutmayalım ki tabanı düz, yani salması olmayan ve 12 metre uzunluğunda bir tekne. Normalde bu tekne için de 2 metrelik dalga bir tehlike oluşturmaz ama 20 milin üzerindeki süratlerde bu dalgalarla başa çıkmak kaptan tecrübesi ve denizin rahatsız etmesine rağmen yol alma azmi gerektirir. Yoksa süratini düşürerek daha az rahatsızlık veren bir ortamda da gidebilir tekne aslında.
Burada teknik bir bilgi: Rüzgarın 4-6 kuvvetinde olması, ‘Beaufort Ölçütü’ (Bofor) adı verilen çizelgeye göredir. 6 şiddetindeki rüzgar saatte 22-27 deniz mili (knot) esen kuvvetli rüzgar demektir. 6 şiddetindeki rüzgarda denizde dalgaların “serpinti” oluşturma ihtimali de artar. (Kıvanç Tatlıtuğ’un Yukay ile konuşurken telefonda ‘sağanak rüzgar’ sesi gibi bir ses duyduğunu söylediğini unutmayın.)
Tecrübeli denizciler, Halit Yukay’ın 6,5-7 deniz mili hızla karşı istikametten gelen Arel 7 gemisinden kaçınabilecek çeviklikte ve hızda bir teknesi olduğunu hesaba katıyor ve bu kaçınmanın olmamasının sebebini o anda Graywolf’un hareketsiz durumda olmasına daha yüksek ihtimal veriyor.
Tekne bir motor arızası yaşıyor ve denizde öylece duruyor, sürükleniyor olsa bile Halit Yukay’ın Arel 7’yi fark edip can yeleğini giyip denize atlaması mümkündü aslında. Kaldı ki Arel 7’nin de Graywolf’u fark etmiş olması gerekirdi.
O yüzden denizciler, Yukay’ın teknesinin alabora olmasına, su üstünde görünen kısmının çok küçülmesine ve Yukay’ın da teknede sıkışmış kalmış, yüzememiş olmasına daha fazla ihtimal veriyor.