Yeni Şafak ile bir Yargıtay Daire Başkanı açıktan kavgaya girdi: Haram yolla mala çökmeye çalışıyorlar
26 Ekim 2025

Yeni Şafak gazetesi, iktidara yakınlığıyla bilinen ama özellikle ekonomik konular söz konusu olduğunda bazen iktidarın uygulamalarını açıktan eleştiren bir gazete. Yeni Şafak dün, Yargıtay’ın 11. Ceza Dairesi Başkanı Abdullah Yaman aleyhine oldukça sert suçlamalar içeren bir haber yayımladı. Ama bu habere Yargıtay Daire Başkanı Yaman’ın cevabı da çok sert oldu, Yaman gazetenin sahiplerini “çete” olarak niteledi, “Başkasının malına haram yolla çökmeye çalışmak”la suçladı.

Gazete, “Yargıtay’da FETÖ gölgesi: Daire Başkanı Yaman’dan dosya manipülasyonu ve tek numara oyunu” başlığıyla yayımladığı haberinde, Yaman’ı hem etik dışı işlem yapmakla hem de FETÖ bağlantısı taşımakla suçladı.

Haberde, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanı Abdullah Yaman’ın, 330 civarındaki dosyayı içeren büyük bir davayı kendi heyetine almak için dosya sırasını değiştirdiği iddia edildi.

Gazeteye göre, normalde “çift numaralı aylarda” görüşülmesi gereken dosyayı “tek numaralı heyete” aktaran Yaman, “dosya manipülasyonu” yaparak “tek numara oyunu” gerçekleştirdi.

Yeni Şafak ayrıca, Yaman’ın ailesine ilişkin geçmiş iddiaları da habere taşıdı. Haberde Yaman’ın kardeşinin FETÖ firarisi olduğu, çocuklarının da “örgüt bağlantısı” gerekçesiyle meslekten ihraç edildiği öne sürüldü.

Gazete, bu bilgileri sıralayarak “Yargıtay’da FETÖ gölgesi hâlâ sürüyor” ve “yüksek yargıda dizayn çabası” gibi ifadelerle, Abdullah Yaman hakkında ağır suçlamalarda bulundu.

“Yeni Şafak çetesi”

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanı Abdullah Yaman, Yeni Şafak’ın haberine Facebook hesabından çok sert bir açıklamayla yanıt verdi.

Yaman, gazeteyi “Yeni Şafak çetesi” olarak niteleyerek, kendisine yönelik iddiaların tamamını reddetti ve “iftira üzerinden itibar suikastı” yapıldığını söyledi.

Yaman ayrıca, devlet kurumlarını göreve çağırarak kendi HTS kayıtlarının, banka hareketlerinin ve kamera görüntülerinin incelenmesini istedi.

“Eğer haberin zerresi doğruysa istifa etmeye hazırım” diyen Yaman, aksi halde bu kampanyanın devletin itibarına saldırı niteliğinde olduğunu vurguladı.

“Dürüstlük meziyet değil, görev”

Yaman’ın paylaşımının tamamı şöyle:

“1987 yılında intisap ettiğim hakimlik mesleğimin son aşamasında hasbelkader Yargıtay 11. Hukuk Dairesi başkanlığına seçildim.

Mesleğimin başından beri herhangi bir gücün odağına yaslanmadan tamamen hak ve adalet odaklı hareket ederek, kimsenin hakkını kimseye yedirmemek için azami gayret sarf ettim.

Kirlenmenin doruk noktasına vardığı zamanda ortamında memleketi kurtaramasam da hiç olmazsa kapımın önünü temiz tutarak bir nebze olsun adalete güvenin tesisine katkı sunmaya çalıştım.

Bunların hiçbiri meziyet değil elbette. Bir hakimin dürüstlükten dolayı paye kazanması kadar anormal bir şey olamaz. Dürüstlük işimiz farz-ı aynı, olmazsa olmazımız olmalı, değil mi? Lakin memleket o kadar kirlendi ki sıradan meziyetler bile övgüyle karşılanır hale geldi.

Dolayısıyla kimseden ‘aferin alma’ beklentisi içinde olmadık. Lakin iftira üzerinden bedel ödetmeye kalkmanın da bir sınırı olmalı.

Her biri ayrı bir iftiraya tekabül eden ailecek infaz edilmenin bir haddi hududu olmalı, değil mi?

Bilmezler ki hayatımız bu neviden alçak, şerefsiz, namussuz müfterilerle mücadele içinde geçti.

“Yeni Şafak çetesinin beni karalamasının nedeni…”

Allah’ın sonsuz rahmet ve kudretiyle hepsinin üstesinden geldik, elhamdülillah.Başkanlığını yaptığım Daire nispeten büyük meblağlı ticari davalara bakmakla görevli. Bunun için kimi zamanlar haksız talep ve beklentilere maruz kalsak dahi elimizin tersiyle geri çevirmesini bildik.

Eğer geçmişinizde sizi bazılarının elinde rehin bırakacak süfli bir hayat bırakmadıysanız, duruş sergilemekte zorlanmıyorsunuz zaten.Şimdilerde Yeni Şafak çetesinin beni karalamaya kalkışmasının yegâne nedeni haram yoldan birilerinin malına çökmelerine imkân ve fırsat vermediğimiz için iki gündür yalan dolan iftiralarla itibar cellatlığına soyunuyorlar.

Yıllardır dindar geçinip üç kuruşluk menfaat için yapmadıkları alçaklık bırakmayan bu çeteye karşı meşru çerçevede elimden geleni ardıma bırakmayacağım elbette.

Bu arada böylesi münafıkları halen Müslüman zannederek sosyal medyada beni FETÖ üzerinden linçlemeye kalkan zavallı muhafazakâr trollere ne demeli bilemiyorum.

Allah’ın laneti cümlesinin üzerine olsun.

“Haram lokmayla şaftı kaymış yaratıklar…”

Bu memlekette FETÖ’den daha alçak birileri varsa şayet, dünyevi çıkarları için bu yaftayı sağa sola pervasızca sallayan namussuzlardır.

Eyy haramzade, münafık, esfeli safilin Yeni Şafak çetesi, bahsi geçen haber içeriği sadece birini doğrulayın istifa etmezsem şerefsizim.

Peki siz hayat süren leşler, yarın öbür tarafta ne hesap vereceğinizi bir an olsun düşündünüz mü acaba?

Bu soruyu yıllardır haram lokmayla şaftı kaymış yaratıklara sormanın bir anlamı olmadığını biliyorum.

Yarın hesap gününde görüşmek üzere şimdilik şeytanınıza emanet olun.Konu bir boyutuyla devlet aygıtını ilgilendirdiğinden ilgili tüm kurumlarını göreve davet ediyorum. Soruşturma açıp geçmişe yönelik tüm telefon HTS kayıt ve hesap hareketlerimle yoldan geçerken tesadüfen yakalandığım işyeri kayıtları da dâhil olmak üzere tüm kamera kayıt ve görüntüleri izlesinler.

Bu alçakların haber adı altında paylaştıkları şeylerden zerresi dahi doğruysa kamuoyu önünde hesap vermeye hazırım.Peki aksi çıkarsa ne olacak? Bu din tüccarları, patronajın çıkarlarını temin için kaldıkları yerden tehdit, şantaj ve itibar cellatlığına aynen devam edeceklerse şayet, mesele Abdullah Yaman’ın şahsi meselesi olmaktan çıkıp devletin itibar alanına tecavüze girer.

Devlet itibarının bittiği yerde böylesi çetelerin hâkimiyeti başlar ki, herkesten Abdullah Yaman mukavemeti bekleyemezsiniz.”

ÇOK OKUNANLAR