CHP lideri Özgür Özel, dün tamamlanan İBB iddianamesine ilişkin olarak yaptığı konuşmada, dosyadaki gizli tanıklarla ilgili bazı iddialarda bulundu. “Çınar” isimli bir gizli tanıktan bahseden Özel, “Gizli tanıklar ilk başta üç taneydi. Bunların sayısını 15’e çıkarmışlar. Onlarca arkadaşımıza suçlamalarda iftiracıların söyledikleri var. İlk başlarda bir Çınar vardı, her iftirayı o atardı. Sonra bu Çınar’la araları bozulmuş, attığı yalanlar birbiriyle benzememiş. Bu Çınar 7. kata alınmamaya başlanmış, 6. katta intihara kalkışmış. Bütün adliye muhabirlerinin bildiği o olay Çınar’mış. Ondan almışlar, İlke diye gizli tanığa söyletmişler” dedi.
Özel, İBB iddianamesinin boş olduğunu söylerken, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’e hitaben, “Başsavcının yazdığı iddianameye görünce kendisine şöyle diyorum: Allah senden razı olsun. Ben iddianamenin siyasi olduğunu asla bu kadar güzel anlatamazdım. ‘CHP kapatılsın diye Yargıtay harekete geçmelidir’ diyorsun ya, kendi ağzınla talimatın Erdoğan’dan geldiğini itiraf ediyorsun” dedi.
Özel, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yarın İmmaoğlu ve arkadaşlarından özür dileyip, ‘Ak Toroslar çetesi’nin arkasından çekilirse erken seçim için kendisiyle sandıkta yarışmaya hazır olduklarını söyledi. Özel, “Önümüzdeki baharda diyorsan baharda yok karda kışta diyorsan karda kışta seninle sandık yarışına varım. Yol yakınken yarın Ekrem Başkan’dan arkadaşlarımdan ve ailelerinden özür dileyip ‘Ak Toroslar çetesinin’ arkasından çekilin yeni bir Türkiye’ye uyanalım” dedi.
CHP, Cumhurbaşkanı adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından başlattığı ‘Millet İradesine Sahip Çıkıyor’ mitinglerine devam ediyor. CHP’nin dün akşamki durağı Sultanbeyli oldu. Mitingde Kent Uzlaşısı’ndan tutuklanan ve önceki akşam tahliye edilen Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer de bir konuşma yaptı. Ayrıca Ekrem İmamoğlu’nun mesajı okundu.
Ahmet Özer’in konuşmasından satır başları şu şekilde:
“Şimdi kucaklaşma, barış zamanı”
“Bugün bu meydana değerli halkıma şükranlarımı arz etmeye geldim. Sizin buradaki sesiniz Silivri’deki yüreklerde yankılanıyor. Onlar sizden güç alıyorlar. Ülkemiz barış sürecinden geçiyor. biz de bu barışı CHP olarak canı gönülden destekliyoruz. Ülkenin yarısını dışlamakla barışı nasıl getireceğiz, şimdi kardeşlik zamanı! Bu kardeşliği yapmak için bize hukuk gerekir, barış gerekir. Silivri’deki kardeşlerimiz pek ala tutuksuz yargılanabilirler.
Ortamı germeye gerek yok. Kucaklaşmadan barışı nasıl getireceğiz. Bize barış, demokrasi, hukuk gerekli. Şimdi kucaklaşma, barış zamanı. Dün İBB iddianamesi çıktı. 2-3 bin seneyle Ekrem Başkan yargılanıyor. Nasıl olacak bu barış? Daha aydınlık Türkiye için mücadelemizi sürdüreceğiz.
Ben bu süreçte meydan meydan koşan sayın Özgür Özel’in nezninde bize destek veren bütün genel başkanlara teşekkür ediyorum. DEM Parti’nin eş başkanlarına, TİP’in başkanına, Yeni Yol’un başkanlarına teşekkür ediyorum.
Bu süreçte iki şeyden dolayı üzüldüm. Ben ve arkadaşlarım sizin emanetinizi yere düşürmedi. Bir barış sürecine katkı veremediğim için 2.’si de Esenyurt’u 21. yüzyıla yakışır bir hale getirmeye çalışırken size hizmet etmekten alıkoymaları beni üzdü. Her şey çok güzel olacak, sağolun varolun!”
Özgür Özel kürsüden dua okuttu
CHP lideri Özgür Özel konuşuyor. Özel, mitingte İstiklal Marşı okuttuktan sonra Gürcistan-Azerbaycan sınırında düşen kargo uçağında şehit olan 20 asker için dua okuttu. Duayı CHP Arnavutköy İlçe Başkanı Tekin Aras okudu.
Özel’in açıklamalarından satır başları şu şekilde:
“İlk kez bugün mitinge saatler önce başladığımızda burada müzik açmadık. Çünkü yüreklerimiz dağlanıyor. Kahraman askerlerimizi taşıyan askeri uçak düştü. 20 pırıl pırıl askerimizi, canımızı kaybettik. Allah ruhlarına rahmet eylesin.
Dün akşam yayımlanan iddianame… Yandaşlara bilgi vermeler… Dün girişilen devlet TV’sinin devletin ajansının alet edildiği itibar suikasti… Silivri’dekiler bu iddianameden sonraki ilk mitingin ne olacağını merak ediyorlardı. Ekrem Başkan, bütün arkadaşlar hepimiz bekliyoruz ki mahkemeleri canlı yayınlayın. Millet haklıyı görsün. Ben bunu söylediğimde sayın Devlet Bahçeli de destek vermişti. AKP’den ses çıkmıyor. Çünkü onlar yaptıkları kumpası biliyorlar.
Çıktı birisi dedi ki bir ahtapot var, başında İmamoğlu var. Biz asıl ahtapotu gösterince bir daha bunu demedi ama iddianamenin ilk sayfalarında yazıyor ahtapot. O ahtapotun kolları değil ama bu milletin adalet arayan iki eli yakanızdadır! Buradan açıkça söylüyorum, ‘insan içine çıkamaycaklar’ diyordu. Bugün Silivri’deydim. Ekrem Başkan’ın ve arkadaşların yüzüne baktım. Şimdi de Sultanbeylilerin yüzüne bakıyorum. Bu iddianame bırakın boş olmayı bomboştur!
“Bu gizli tanık Çınar altıncı katta intihara kalkışmış”
Var mısın sayın Erdoğan? Çıkaralım siyasi ahlak kanunu, kim haram yemiş, kim zenginelşmiş millet görsün! Bak burada ne var sayın Erdoğan? Burada Özgür’ün alyansı var. Benim, Ekrem Başkan’ın yüzükten geldiği noktada izah edemeyeceği bir şey yok. Ama sen o yüzüğün üzerine neler koydun be adam, onu anlat önce!
Ekrem Başkan cumhurbaşkanı adayı olmak istiyormuş, bunu iddianameye suçmuş gibi yansıtmışlar. Be adam, 15 milyon kişi Ekrem Başkan’ı aday yaptı. Biz bu suçu 15 milyon kişi sokaklarda, sandıklarda işledik. Bu şemaları en son Ergenekon’da Balyoz’da yapıyorlardı.
İddianamede iddia şudur: Gizli tanıklar ilk başta üç taneydi. Bunların sayısını 15’e çıkarmışlar. Onlarca arkadaşımıza suçlamalarda iftiracıların söyledikleri var. İlk başlarda bir Çınar vardı. Her iftirayı o atardı. Her yerde ‘Çınar’ın dediğine göre, Çınar’ın dediğine göre.’ Sonra bu Çınar’la araları bozulmuş. Bu Çınar’ın söylediği sözler, bu Çınar’a verilen vaatler, bu Çınar’ın attığı yalanlar birbiriyle örtüşmemiş. Bu Çınar’ı yedinci kata almamaya başlamışlar. Bu Çınar altıncı katta intihara kalkışmış.
Buradan bütün adliye muhabirlerinin bildiği, herkesin adliyede bildiği gerçek. O yaşanan intihara kalkışma olaydaki kişi Çınar’ın ta kendisidir. Şimdi o Çınar’ın aylar önce söylediği ifadeleri Çınar’dan almışlar, İlke’ye söylettirmişler. İlke diye yeni bir gizli tanığa. Yalan olduğu buradan belli. Kumpas olduğu buradan belli.
“Yandaş basın o valiz valiz para var dediğin paralar nerede?”
Bir soruşturmada gizli tanığın sekiz ay önce söylediklerini, diyor ki o, ‘Madem böyle, ben bunları mahkemede değiştireceğim.’ Onun söylediklerini alıp, İlke denen gizli tanığa veriyorlar. Burası adaletini arandığı değil, bir kumpasın kurgulandığı iddianameye dönüşmüştür. Hepsinin farkındayız, sonuna kadar da peşindeyiz.
Diyolar ki bir yalancı tanık mesele o değil ama böyle anlatayım, diyor ki bir yalancı tanık İmmaoğlu birini öldürdü, mermi nerede yok, ceset nerede yok, nerede öldürdü yok, tabanca nerede yok. Ama İmamoğlu’nu cinayetle yargılayalım çünkü öyle duydum. 15 gizli tanık, 76 iftiracı iddianame bundan ibaret. İçinde 969 kez hatırladığım kadarıyla, 691 kez -mışlar, mişler, 546 kez duyduğuma göre, 498 kez olabilir, 370 kez bilgim yok, 9 kez hissettim… Bunları söyleyerek iddianame yapmışlar.
İddianamede kanıt yoktur iddia vardır. İddianameye bomboştur. Yıllardır 12 Eylül darbecilerinin acziyetine gülerdik… İddianamede İngiliz İstihbarat örgütüne M16 yazmış, MI6 yazacağına…
Eğer bir kör kurşun bulabildiniz mi? Ne dediler valizlerle para taşıdılar. İstanbul İl Başkanımız açtı valizleri, jammerları gösterdi. Para var diyorlardı, jammer çıktı. İddianamede de jammer var diye servis ettiler sonra. Yandaş basın o valiz vazli para var dediğin paralar nerede?
“İstanbul İddianamesi com’a girin, gerçekleri görün!”
Murat Ongun’un 10 yaşındaki oğlunun karton kumbarasında para arayanlara, kızının küpesini altın sanıp dedektöre turanlara, zapta geçirmeye çalışanlara, çoluğu çocuğu ağlatanlara söylüyorum. Yaz boyunca attığınız yalanlara nerede, sizin ahlâkınız nerede! Gaziosmanpaşa operasyonunda haber görselinde kasa para dolu diye göstermişler. Dedim belediye kasasında para ne gezer aradım bir harddisk çıkmış. AA’dan stok görsel kullanmışlar.
Bütün gençlere sesleniyorum, İstanbul İddianamesi com’a girin, gerçekleri görün! Bir genç sanatçı İmamoğlu için şöyle diyor; bir insan hem diploması sahte, hem yolsuzluk yapmış, hem terörist hem de casus olabilir mi diyor. Ekrem Başkan ne yolsuzluk yapmıştır ne de casusluktur. Ekrem Başkan pırıl pırıldır. Diplomasız da değildir birileri gibi.
Başsavcının yazdığı iddianameye görünce kendisine şöyle diyorum: Allah senden razı olsun. Ben iddianamenin siyasi olduğunu asla bu kadar güzel anlatamazdım. ‘CHP kapatılsın diye Yargıtay harekete geçmelidir’ diyorsun ya, kendi ağzınla talimatın Erdoğan’dan geldiğini itiraf ediyorsun.
“Ekrem Başkan’dan özür dileyip ‘Ak Toroslar çetesinin’ arkasından çekilin yeni bir Türkiye’ye uyanalım”
Bizi sokmaya çalışan çok yılanlar oldu. Kenan Evren bizi kapatmaya çalıştı, milletimizle birlikte açtık. 102 yıllık dev çınar ayakta duracaktır, düşmanlarının hepsi sefil olacaktır.
Buradan Erdoğan’a bir çağrım var. 238 gündür hırsız dediklerinize, kul hakkına girdiklerinize bir özür borcunuz var. Eğer arkadaşlarımızdan özür dilerse, ‘Beni de kandırdılar, Allah affetsin’ dersen seninle demokratik yarışa varım. Önümüzdeki baharda diyorsan baharda yok karda kışta diyorsan karda kışta seninle sandık yarışına varım. Yol yakınken yarın Ekrem Başkan’dan arkadaşlarımdan ve ailelerinden özür dileyip ‘Ak Toroslar çetesinin’ arkasından çekilin yeni bir Türkiye’ye uyanalım.
İftiraya devam ederseniz bilin ki yılmayacağız. Biz bir kelime eksik söylersek biliyoruz ki bu milleti susturacaksınız. Biz diz çökmeye değil mücadele etmeye kararlıyız.”
İmamoğlu: Aylarca milleti turpla, ahtapotla oyaladılar ama hiç kimseyi kandıramadılar
CHP’nin cumhurbaşkanı adayı, tutuklu İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, partisinin Sultanbeyli Cumhuriyet Meydanı’ndaki mitingine gönderdiği mesajda, “Büyük bir algı operasyonuna girişip, aylarca milleti turpla, ahtapotla oyaladılar ama hiç kimseyi kandıramadılar. İsmimi terörle, casuslukla yan yana getirip, hayali senaryolar yazıyorlar, yine kimseyi kandıramıyorlar. Onları kurtaracak yalan, iftira kalmadı. Milletin önüne çıkacaklar ve yaptıklarının hesabını sandıkta ödeyecekler” dedi.
İmamoğlu’nun mektubu şöyle:
“Ne kadar çok çalıştığımızı, milletin parasını doğrudan millete verme anlayışıyla ne kadar çok iş yaptığımızı tüm İstanbul gibi, tüm Türkiye gibi, Sultanbeyli de gördü. Bizim projelerimizle yarışmak, milletin bize gösterdiği ilgi ve teveccühün üstüne çıkmak, o koltuk sevdalılarına zor geldi. Onun yerine iftira, tehdit, şantaj üzerinde yükselen, temelsiz davalarla bizi hedef aldılar. İspatsız, kanıtsız açtıkları davalar boşa düşer diye, adaylığımı önlemek, kendilerini garanti altına almak için benim 30 yıllık diplomamı iptal ettirdiler. Büyük bir algı operasyonuna girişip, aylarca milleti turpla, ahtapotla oyaladılar ama hiç kimseyi kandıramadılar. İsmimi terörle, casuslukla yan yana getirip, hayali senaryolar yazıyorlar, yine kimseyi kandıramıyorlar. Onları kurtaracak yalan, iftira kalmadı. Milletin önüne çıkacaklar ve yaptıklarının hesabını sandıkta ödeyecekler.”
“Bizim hedefimiz, sadece milletimizi bu çürümüş iktidardan kurtarmak değil. Bizim davamız, ülkemizi hak ettiği adalet, hürriyet ve refah düzeyine taşımak davasıdır. Türkiye İttifakı iş başına gelecek ve ülkemiz artık şu ya da bu şahsın, şu ya da bu partinin değil, milletin ortak çıkarlarına uygun olarak yönetilecek. Devlet artık bir şahsın değil, milletin ortak aklıyla, milletin ortak değerleriyle hareket edecek. Türkiye; adaletin, eşitliğin, kardeşliğin gücüyle büyüyecek, zenginleşecek, güçlenecek. Ben, milletimin içinde taşıdığı iyiliğe, adalet duygusuna yürekten güveniyorum. Milletin vicdanında mahkûm olmuş hiçbir iktidar ayakta kalamaz. Millet büyüktür ve son sözü hep o söyler. İşte bu huzurla, bu güvenle, Silivri’deki hücremde, ülkemin gelecek güzel günleri için direniyorum, çalışıyorum. Siz de umudunuzu, direncinizi, cesaretinizi asla kaybetmeyin. Bilin ki, adalet er ya da geç yerini bulacak ve her şey çok güzel olacak. Her şey çok güzel olacak! Ekrem İmamoğlu. Silivri Zindanı.”
