Chie Hayakawa’nın yönettiği 2022 yapımı Japon filmi ‘Plan 75’, toplumdan dışlanan yaşlıları konu alır. Japonya hükümeti yakın bir gelecekte toplumdaki hızlı yaşlanmanın önüne geçmek için 75 yaşına gelen insanlara ötanaziyi kabul ettikleri takdirde 1000 Dolar ödül vermeye başlar. Böylece yaşlılıkta ortaya çıkacak masraflar azalacak, ülkenin ekonomisi rahatlayacaktır. Japonya’yı Oscar Ödülleri’nde temsil eden ‘Plan 75’ oldukça hüzünlü ve etkileyici bir filmdi.
Festivalin Yarışma Bölümü’nde yer alan, Brezilya, Meksika, Hollanda, Şili ortak yapımı, Gabriel Mascaro imzalı ‘Mavi Yol / The Blue Trail’ filminin kahramanı 77 yaşındaki Tereza. Yakın bir gelecekte geçen filmin başında küçük bir uçağın kuyruğuna bağlanmış bir flamanın üzerinde “Gelecek Sizin” yazısını okuyoruz. Bu devletin başlattığı bir kampanya: “Gelecek yaşlıların.” Tereza’ya bir madalya veriyorlar ve onu ‘yaşayan anıt’ olarak niteliyorlar. Asıl amaç sonradan ortaya çıkıyor: Kızını vasi olarak atamak ve Tereza’nın haklarını elinden almak, sonra da bir yaşlılar evine taşınmasını sağlamak: “Devlet sizin emekli olmanızı istiyor, bu güne kadar yapamadıklarınızı, hayallerinizi gerçekleştirin.”
Yaşlılar kafesle taşınıyor
Artık çalışamayacak durumda olan yaşlılar toplumdan dışlanıyor ve koloni adı verilen ve bolca reklamı yapılan yaşlılar evlerine götürülüyor. Tek başlarına yiyecek satın almaları bile mümkün değil. Proje o kadar insanlık dışı ki, yakalanan yaşlılar bir motosikletin arkasına monte edilmiş bir kafesin içinde hayvanlar gibi taşınıyorlar. Bu işle görevli özel ekipler var.
Ancak Tereza’nın hayalleri var. Hayatında hiç uçağa binmemiş. Hiç olmazsa bir kez bir uçak yolculuğu yapmak istiyor. Nereye gideceği hiç önemli değil, üstelik aynı gün geri dönecek. Kızının izni olmadan uçak bileti bile alamayacağı ortaya çıkınca yeni planlar yapıyor. Koloniye gitmek üzere otobüse bindirilecekken kaçıyor. Bir teknenin kaptanına yüklü bir para vererek Amazon’a doğru yola çıkıyor.
Büyük bir bölümü suyun üzerinde, bir teknede geçen ‘Mavi Yol’, toplumsal eleştiri dozu yüksek, ülkede yaşanan sorunlara parmak basan bir film, aynı zamanda da çok eğlenceli ve komik sahneleri ile zevkle izleniyor.
Jüri şans verir mi, bekleyip göreceğiz
Tereza daha sonra teknesiyle dolaşıp dijital İncil satarak hayatını kazanan yaşlı bir rahibe ile tanışıyor ve yolculuğa beraberce devam ediyorlar. Rahibe filmin ikinci yarısının sürprizi. Kadının rüşvet vererek yaşlılar evine gitmediğini, üstelik rahibe olmadığını, Tanrıya da inanmadığını öğreniyoruz.
‘Mavi Yol’ şimdiye kadar oldukça vasat filmler izlediğimiz Berlin’de hoş bir sürpriz olarak ortaya çıktı. Gişede de izleyicilerin yoğun ilgisi ile karşılaşacağı kesin. Amerikalı yapımcılar böyle filmlerin senaryo haklarını satın alıp yeniden çekiyor. İleride Amerikan yapımı bir ‘Mavi Yol’ izleyebiliriz. Jürinin yaş ortalaması 65’in üzerinde olsaydı ciddi bir ödül şansı da olabilirdi. Bekleyip görelim.
Eidinger yine set başında
Berlin’de sadece film izlenmiyor, arada farklı ülkelerin düzenlediği resepsiyonlara, partilere de gidiyoruz. İstanbul Film Festivali’nin partisi oldukça renkli geçti. Bir gece klübünün karanlık salonunda festivale katılan Türklerin yanı sıra çok sayıda yabancı da vardı. İstanbul Film Festivali direktörü Kerem Ayan müzik yapma görevini üstlenmişti. Gece yarısından sonra yerini Lars Eidinger’e bıraktı. Festivalin açılış filmi ‘Işık’ta da başrolde olan Eidinger son zamanlarda Almanya’nın en ünlü oyuncusu olarak biliniyor. Geçen yıl İstanbul Film Festivali’ne de konuk olan Eidinger İstanbul’da da DJ’lik yapmıştı.
