Avrupa 800 milyar Euro’luk savunma planını onayladı, Ukrayna’nın arkasında durdu
07 Mart 2025

Amerika’nın Avrupa savunması ve Rusya-Ukrayna savaşı konularında tutum değiştirmesi, Avrupalı ülkeleri son iki haftadır daha önce görülmemiş türden art arda gelen bir “zirve” fırtınasına soktu.

Amerikan Başkanı Donald Trump’ın NATO ve Avrupa savunması konusundaki görüşleri öteden beri biliniyor. Buna son olarak Rusya-Ukrayna savaşında ülkesini Ukrayna’yı desteklemekten vazgeçmesi eklenince Avrupa kendi güvenliğiyle ilgili ciddi endişelere kapıldı.

Bu endişeler sonunda önce Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un çağrısıyla Paris’te bir zirve toplantısı yapıldı. Bu toplantının ardından Macron ve Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer, Washington’a giderek Donald Trump’la görüştü ama onu umdukları gibi yeniden Ukrayna’ya destek verme konusunda ikna edemedi.

Aynı haftanın son günü Beyaz Saray’ın konuğu bu kz Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski’ydi ama o da kameraların önünde azarlanıp Beyaz Saray’dan kovulunca ortalık iyice karıştı.

Geçen hafta sonu bu kez Birleşik Krallık Başbakanı Starmer Londra’da bir zirve düzenledi, burada ortak Avrupa savunması konuşuldu. Bu sırada Avrupa Birliği’nin en üst düzey icra organı olan Avrupa Komisyonu da, önümüzdeki dört yılda savunmaya 800 milyar Euro harcanmasını öngören bir plan hazırladı.

Dün Avrupa Birliği’nin 27 ülkesinin liderleri Brüksel’de toplandı. Zirvenin iki temel maddesi vardı: Komisyonun hazırladığı bu planı görüşüp onaylamak ve Ukrayna’ya yapılacak yeni askeri/mali yardımları konuşmak.

Ukrayna’ya 30,6 milyar Euro

Zirve, 800 milyar Euro’luk planı kabul etti ama Ukrayna’ya yardım. konusunda Macaristan’ın itirazları vardı. Ancak sonunda Macaristan kararı veto etmek yerine toplantıdan ayrılmayı tercih etti, böylece Ukrayna ile dayanışma ve bu ülkeye 30,6 milyar Euro yardım yapma kararı 26 ülkenin onayıyla kabul edildi.

AB zirvesinin Ukrayna ile ilgili bölümüne Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenski de katıldı.

AB’nin zirve sonrası yayınladığı ortak bildiride “Ukrayna konulu müzakereler, Ukrayna’nın yokluğunda yapılamaz. Avrupa’nın katılımı olmadan Avrupa’nın güvenliğini etkileyen müzakereler yapılamaz. Ukrayna’nın, Avrupa’nın, transatlantik bölgenin ve dünyanın güvenliği iç içe geçmiştir. Herhangi bir ateşkes ancak kapsamlı bir barış anlaşmasına giden sürecin bir parçası olarak gerçekleşebilir. Böyle bir anlaşmaya, gelecekteki Rus saldırganlığını caydırmaya katkıda bulunan sağlam güvenlik garantileri eşlik etmelidir. Barış, Ukrayna’nın bağımsızlığına, egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı göstermelidir” dendi.

Ukrayna-ABD yumuşaması

Bu arada Ukrayna da ABD ile arasında yaşanan krizli ortamı yumuşatmaya başladı. Zelenski’nin Washington’da Beyaz Saray’da yaşananlar için “pişmanlık verici” demesi, Başkan Trump’ın bu kelimeyi beklediği “özür” için yeterli bulmasıyla ortam bir ölçüde yumuşadı.

Ama bu arada ABD Ukrayna’ya bütün askeri sevkiyatı durdurdu. Bundan daha önemlisi Ukrayna ile anlık istihbarat paylaşımını kesti. İstihbarat çok önemli, çünkü Ukrayna bu sayede hem Rus askeri birliklerinin hareketlerini daha yakından izleyebiliyor hem de Rusya içinde uzun menzilli hedefler belirleyebiliyor.

Bu kısıtlı ortamın devam etmesi halinde Ukrayna’nın savaşta Rusya’ya karşı 3-4 aydan daha fazla dayanamayacağı hesaplanıyor. Askeri uzmanlara göre ABD, Ukrayna’nın savaş makinesine aslında yüzde 20 oranında katkıda bulunuyor ama bu katkı en kritik katkı, çünkü Ukrayna’nın hava savunması ve Rusya topraklarına yaptığı saldırılar ABD silahları sayesinde mümkün oluyor.

ABD-Ukrayna görüşecek

Bu arada Amerikan Başkanı Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff ile bir Ukrayna heyeti salı günü Suudi Arabistan’da bir araya gelecek. Bu görüşmede Ukrayna ile ABD ileride gerçekleşecek olası bir barışa ilişkin Ukrayna’nın istediği güvenlik garantilerini konuşacak.

Zelenski bu görüşmelerden çok ümitli olduğunu söyledi. 

Von der Leyen: Güçlü Ukrayna Trump’ın da çıkarına

AB zirvesi sonra Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen ve AB Konseyi Başkanı Antonio Costa basına açıklamalarda bulundu.

Ukrayna’nın, savaşın sona erdirilmesi için yapılacak barış müzakerelerine güçlü bir pozisyonda girmesi gerektiğini vurgulayan von der Leyen, şöyle konuştu:

“Ukrayna’da barışa güç yoluyla ulaşılması (ABD Başkanı Donald) Trump’ın da çıkarına. (Trump) Bunu başarmak istiyorsa, bu ancak AB ve üye ülkelerin desteğiyle mümkün olur. Çünkü ön koşulların karşılanması gerekir. Örneğin, Ukrayna’nın 2025 yılına kadar ekonomik olarak hayatta kalmasını sağlayanlar bizdik. Şimdi Ukrayna savunma sanayisine yatırım yapan ve Ukrayna’nın ihtiyaç duyduğu askeri yetenekleri sağlayanlar biziz. Ukrayna’daki enerji sisteminin kış boyunca hayatta kalmasını sağlayan da biziz. Enerji sistemine 1,8 gigavat enerji sağladık. Bu da kışı atlatmayı mümkün kıldı. Avrupa’nın desteğinin güç yoluyla barışa ulaşmak için ne kadar önemli olduğunu gösteren çok sayıda örnek var. Bu herkesin çıkarınadır.”

Costa ise Ukrayna’nın her alanda desteklenmesi kararına Macaristan’ın karşı çıkmasının hatırlatılması üzerine, şunları kaydetti:

“26 ülke, barışa giden yolun Ukrayna’nın savunma kapasitesini artırmaktan geçtiğine inanıyor. Macaristan kendini bu fikir birliğinden soyutladı. İzole bir ülke bölünme anlamına gelmez. 26 ülke, savaşın başladığı ilk günden beri yaptığımız gibi Ukrayna’yı desteklemeye devam etmek için ortak bir arzuyla birleşti ve birleşmeye de devam edecek.”

ÇOK OKUNANLAR