Gözlerimi kapatıp Ege’nin serin meltemlerini hissettiğimde, karşı kıyıdaki dostlarımın yükselen neşeli kahkahaları, denize uzanan taş sokakların ahengi, taze sıkılmış narenciye kokusu gelir burnuma. Bazen bir yer sizi kendine çağırır, hem de defalarca… İşte Sakız Adası benim için böyle bir yer. Ne zaman soluklanmak istesem, kendimi Ege’nin mavi sularına bırakıp bu büyülü adaya doğru yol alırım.
Yunan adalarının her biri farklı bir masal anlatır ama Sakız, tarihi dokusu, mis kokulu sakız ağaçları ve dostluklarıyla benim hikâyemin en özel sayfalarından biri. Burada yürüdüğüm her taş sokak, içtiğim her kahve, dostlarla paylaşılan her an, Ege’nin iki yakasının aslında tek bir ruh olduğunu hatırlatır bana. Ve yine bir bahar günü, bavulumu toplayıp, denizin diğer tarafındaki dostlarıma kavuşmak için yola koyuldum…
Seyahat etmeyi hayatın bir parçası haline getirdiğinizde, her yolculuğun sizi nasıl dönüştürdüğünü fark edersiniz. Hem gündeminizi hem de psikolojinizi anında değiştirebilir, hayattan daha fazla keyif alabilirsiniz. Farkındalığım arttıkça, tek bir amacım oldu: “Yaşamak.” Yaşadıklarımı ve edindiğim bilgileri yazarak paylaşmak ise benim için en büyük mutluluk kaynağım.
Yıllar içinde seyahatlerimin amacı ve odak noktası değişse de tam 20 yıldır hiçbir yerde 10 günden fazla durmadan yolculuğa devam ediyorum.
Baş döndürücü bir hızla yaşıyorum. “Ne kadar uzağa gidersen kendine o kadar yaklaşırsın”, felsefem beni huzura kavuşturdu . Hızlı ama yavaş, çok uzağa gidip çok yakında kalmayı öğretti bana seyahat etmek .
Urla’daki Habibe Hanım Çiftliği’ni kurmadan önce belki daha sakin bir yaşama adım atabilirim diye düşünmüştüm. Ancak hayatı hızlı yaşamaya ve döndürüp dönüştürmeye alışık olduğum için, çiftlik de sadece listemdeki yapılacaklar arasında yerini aldı. Ama ne mutlu ki, yeşillikler arasında huzur bulduğum harika bir mola noktası oldu.
Son birkaç ayda Fransa’nın kuzeyindeki gizli köylerden Paris ve Nice’e, Atina’dan Fas’ın Tetuan şehrine uzanan bir rota izledim. İstanbul, Çeşme, Urla ve Karaburun’u saymıyorum bile… Ve sonunda, en sevdiğim Yunan adasına, Sakız’a geldim.
Dostların beklediği Sakız
Yunan adalarına olan hayranlığım yıllardır sürüyor. Her defasında İzmir’e geldiğimde, karşı kıyıdaki dostlarım aklıma düşüyor. Yelkene olan tutkum beni yıllar önce bu adaya sürüklemişti. İlk seyrimi Sakız’a yaptım. O zamanlar uzun uzun gümrük işlemleri yoktu, akşam gelip bir yemek yiyip, sabah Çeşme’ye dönebiliyordum.
Bugüne kadar sayısız Yunan adası gördüm, her biri farklı güzellikleriyle büyüleyiciydi. Ama Sakız Adası’na olan bağlılığım, burada edindiğim dostluklarla daha da güçlendi.
Ege’nin meltemleriyle ruhunuzu okşayan, tarihle iç içe geçmiş taş sokaklarıyla zamanda yolculuğa çıkaran bir yer burası. Çeşme’nin tam karşısında, mavinin en güzel tonlarına ev sahipliği yapan bu büyüleyici ada, baharla birlikte yeniden canlanıyor.
Nisan ayında ada trafiği artmaya başlayacak ama şimdi bile feribotlar haftasonları dolu . Sakız ağaçlarının kokusunu içlerine çekmek için gelen ziyaretçiler sokakları dolduruyor. Sakız Adası Turizm Müdürü, her yıl olduğu gibi Türk ziyaretçileri en iyi şekilde ağırlamak için canla başla çalışıyor. Ramazan Bayramı yaklaştıkça, ada halkı da artan ziyaretçi sayısıyla birlikte bayram etmeye hazırlanıyor.
Sakız’da keşfedilecek yerler
Sadece 35 dakikada Avrupa Birliği topraklarına geçiyorsunuz. Burası, Yunanistan’ın beşinci büyük adası ve her köşesi ayrı bir keşif noktası… Sakız’ın bahçeleri, efsanelerle dolu sakız ağaçları, turkuaz denizi, eşsiz kumsalları ve leziz mutfağı ile adaya her gelişimde farklı bir yönünü keşfediyorum.
Sakız’ın tarihi Kambos bölgesi, taş konakları, portakal ve limon bahçeleriyle masalsı bir atmosfer sunuyor. Denizcilerin ve zengin gemi sahiplerinin evleriyle bezeli dağlık kuzey, hareketli liman kenti Chios, verimli Kampos ovası ve Orta Çağ’dan kalma 24 Sakız köyü adanın farklı yüzlerini yansıtıyor.
Gezilecek Köyler:
✔️ Olimpoi
✔️ Kampos
✔️ Avgonima
✔️ Armolia
✔️ Pirgi
✔️ Langada
✔️ Mesta
Adada yıllar içinde ilmek ilmek ördüğüm dostluklar her şeyden önemli. Sakız’a geliş nedenlerimin başında onlar var. Birkaç isim vermek gerekirse: Rena Pagoudi Damigou, Sakız’ın turizm kraliçesi, Türk-Yunan dostluğu için çalışan eşsiz bir insan.Giorgos Passas (Pasha Restoran), Sakız’daki en iyi deniz ürünleri restoranının sahibi ve iyi bir dost.
Manolis (Archontiko Riziko Oteli), Kambos’ta restore edilmiş 200 yıllık taş konağında adanın huzurunu sunuyor.
Sakız’da mutlaka yapılması gerekenler
– [ ] Pirgi ve Mesta’nın dar sokaklarında kaybolun. Orta Çağ atmosferini hissedin. Sokaklarında anılarınızı süsleyecek fotoğraflar çektirin.
– [ ] Nea Moni Manastırı’nı ziyaret edin. UNESCO Dünya Mirası listesindeki bu 11. yüzyıl manastırında tarihe tanıklık edin.
– [ ] Sakız Müzesi’nde sakız ağacının hikâyesini öğrenin. Sakızlı ürünlerden almayı ihmal etmeyin .
– [ ] Mavra Volia Plajı’nda yüzün. Volkanik taşları ve turkuaz deniziyle büyüleyici bir plaj.
– [ ] Kambos’ta bisiklet turu yapın. Portakal bahçeleri arasında huzurlu bir yolculuğa çıkın. Her mevsim yapabilirsiniz .
– [ ] Deniz fenerinde gün batımını izleyin.
– [ ] Tarihi yel değirmenlerinde fotoğraf çekin.
– [ ] Lagada’da deniz ürünlerinin tadını çıkarın.
– [ ] Oinousses Adası’na günübirlik tekne turu yapın.
– [ ] Apokries Festivali’ne katılın.
Sakız’ın lezzet durakları
Passas (Lagada)
Agia Markella (Volissos)
Meltemaki (Katarraktis)
Katsarolakia (Karfas)
Pirgos (Avgonyma)
Apomero (Spiladia Kampos)
Asteri (Avgonyma)
Vokaria (Nenita)
Makelos (Pityos)
Akrogiali (Lakonia, Kontari)
Amethystos (Olimpoi)
Porto Emborios (Maria Anastasaki)
Ada’dan götürebileceğiniz hediyelik eşya
Sakız reçinesi ve sakızlı ürünler
El yapımı seramikler
Narenciye reçelleri
Zeytinyağı
Sakız likörü
Çeşme’den Sakız’a ulaşım
Feribot Seferleri:
Sabah: 09:20
Akşam: 18:00
Yaz aylarında ve bayram dönemlerinde ek seferler var.
Sakız, huzur arayanlar için bir kaçış, lezzet düşkünleri için bir cennet, tarih meraklıları için bir açık hava müzesi…
Her gidişimde yeniden keşfetmekten asla bıkmayacağım bir yer. Havaların iyileşmeye başladığı ve kalabalıkların olmadığı şu günler aslında en gezilesi günler . Fırsatı değerlendirin. Şeker bayramında popüler destinasyonlardan biri olacağı kesin .