Beşiktaş Kulübü Başkanı Serdal Adalı, siyah-beyazlıların gündemine dair TRT Spor’da açıklamalar yaptı. İşte Serdal Adalı’nın açıklamalarından satır başları…
“Bazı şeyleri açık şekilde ifade etmeden teraziyi dengede götürmeye çalışıyoruz. Göreve başladığımızda kulübün iç işleyişinde ‘Burası iyidir’ diyebileceğimiz tek bir birim yoktu. Kulübün işleyiş mekanizması bizi en çok yoran şeydi. Kimin ne iş yaptığı belli olmayan bir tablo vardı. Halen da bunlarla uğraşıyoruz. ‘Application’daki yetkili kim’ diye sorduk mesela; Kartal Yuvası’ndan çıktı yetkili. Koskoca Beşiktaş’ın kulüp içi yönetimi ve sistemi bu durumda olmaması lazımdı. Ümraniye’ye gittiğimizde de insanlardaki moral bozukluğu ve güvensizlik duygusunun 2-3 katını gördük. Bunu size anlatmamın imkanı yok. Acaba kulüp kapacak mı diye içlerinde sohbetler olan bir ortam bulduk biz Ümraniye’de. Bugünkü Ümraniye ile o günkü arasında 10 kat fark var. Hiç öyle kolay bir Beşiktaş almadık.
Kaybettiğim seçimlerden sonra bile hiç yönetim kurulunun altını oymaya çalışmadım. Yönetimin başarılı olması Beşiktaş’ın başarılı olmasıdır. Benim derdim ne Hasan Arat ne de Ahmet Nur Çebi ne de Fikret Orman… Benim için birinci öncelik Beşiktaş’tır. Beşiktaş iyi olduğu müddetçe ben iyi olurum. Ne ben ne de yönetimdeki herhangi bir kimse bir beklenti içinde değiliz.
Divan Kurulu’nda yaşananlarla ilgili ne kadar üzüntülü olduğumu tarif bile edemem. Keşke Hasan Arat önceden bir haber verip ‘Ben yarın divana katılacağım’ deseydi. Biz orada öğrendik. 17. sıraya koydular gibi demogojilere gerek yok. Siz önceden arasaydınız elbette birinci sıraya koyulacaktınız. Orası divan kurulu, benim müdahale etmek gibi bir şeyim yok. Buna rağmen geçen seferki toplantıda Ahmet Nur Çebi’yi ‘Bu konulara girmeyelim’ diye uyarmıştı. O da ‘hayır gireceğim’ dedi. Gayet de güzel bir hava vardı divan kurulunda. İki günde önce SPK’dan onay gelmiş, faizden kurtulacağız. Önümüzde temiz bir sayfa açılacak. Bu yaşananların çok da tesadüfi olduğunu düşünmüyorum. Bir defa önceden haber vermeliydi Hasan Arat. Tevfik Başkanı çok sever, sayarım ama ona destek verdiğim sanılmasın. İşin kameradan görünen kısmı var, bir de kamerada görünmeyen kısım var. ‘İtişip kakışıyorlar’ dediler. 70 yaşındaki insanlar bunlar. Tevfik bey ‘hoşgeldin’ diye elini uzatıyor, Hasan bey de eline vuruyor. Çok hazır gelmiş Hasan Bey. Hasan Arat 5 ay sonra konuşacak divanda, o divanın normal geçmeyeceğini bilmez mi Hasan Arat. İlk konuşmaya başladı. Hasan Bey de bu işleri bilir, gerilim çıkacağını, kendilerine bu işlerin sorulacağını. 17 dakika konuşmuş. Tekrar dinledim. 17 dakika içinde kafamızdaki sorulacak ne vardı içinde? ‘Belgelerle gelin’ dedi mesela. Bir tane belge mi bıraktınız kulüpte. Bütün belgeleri silip gittiniz.
Hiç anlamı yokken 100 milyon Euro para harcadılar. Hüseyin Bey de ‘100 milyon euronun 50 milyon eurosu faiz’ demiş. İnsanları aptal yerine koymayın, toplamda rakam 150 milyon euro. Hüseyin Bey’i severim ama troll ekibiyle senelik mi anlaştı bilemiyorum. Sermaye artırımı haberi geldi, sevindik. Sosyal medyaya baktım, Hüseyin Yücel üçüncü sırada! Şaşırdım, ne olduğunu anlamadım. Bunu çevresinde birileri yapıyor. Aynı şeyi Fikret Orman için de yapanlar var. Kendisi anlamaz ve sevmez ama yakınında birileri bu işi yapıyor. Öyle bir şey yapmaz, aklının ucundan da geçmez ve anlamaz da. Hüseyin Yücel bana sallıyor, hiç umurumda olmaz. Beşiktaş iyiye giderken bu işleri yapmasınlar. Kimsenin derdi Beşiktaş değil kardeşim. Herkes kendi siyasetini yapıyor.
Divan Kurulu’nda yaşanan hadise tamamen Disiplin Kurulu’na sevk edildi. Divan Kurulu’ndan yaşananlarla ilgili konu Disiplin Kurulu’nda. Sabah bir toplantı yaptık, süreci nasıl yöneteceklerini sorduk. Bir de seçim tarihini belirlemek için fikirlerini aldım. Aday olacaklar çıksın, Beşiktaş’ın dertleri belli ve açık. Sıkıntıları kısa sürede giderebilecek biri varsa aday olsun. Bu hodri meydan değil, böyle bir şeyi de sevmem. Ben de yanlarında olurum. Köşede bekleyip, takım kötüye gidince ‘Gel bizi kurtar’ diye pusuda beklemesinler. Seçim tarihini 11 Mayıs olarak belirledik. 11 Mayıs’a kadar Bankalar Birliği’nden çıkacağız. Bundan sonra çok heveslisi olur bu işin!
3 futbolcuyla ilgileniyoruz ve üzerinde çalışıyoruz. Sekiz olursa, birileri gitmeden ihtimali yok. 50 milyon euro verip, oyuncuları göndermem! Makul şekilde gidecek oyuncular da var. Immobile gelecek sezonun parasını alıp gitmek istemez, o karakterde değil. Aldığımız geri dönüşlere göre Immobile’nin sezon sonunda ayrılacağını düşünüyoruz.
Ansu Fati, Patrick Berg ve Samuel Dahl’ı Twente maçından sonra alacaktık. Amacımız bu üç transferi bitirmekti, olmadı. Ansu Fati ile hoca konuştu, anlattı. Çocuk hevesliydi, babasıyla görüşüldü. Devre arası planımızı Avrupa kupalarından elenmemiz bozdu. Patrick Berg istiyoruz, oyuncu da istiyor.
