Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, İBB soruşturmalarıyla başlayan süreçte boykot çağrısı yapan CHP’ye yüklendi. “Geçtiğimiz haftalarda ana muhalefet partisinin de kışkırtmasıyla bir faşizme şahitlik ettik. Yıllardır özgürlükten bahsedenler sırf kendilerine destek vermedi diye sanatçılarımızı, sporcularımızı, gençlerimizi adeta linç ettiler. Sanatçıları fişlediler, sporcuları fişlediler, yerli ve milli markaları fişlediler, boykot bahanesi ile ülke ekonomisine zarar vermeye çalıştılar” diyen Erdoğan, tarihi camilere de “edepsizlik edildiğini” savundu.
Erdoğan, 3. Uluslararası Yeditepe Bienali açılış törenine katıldı. Açılış töreninde konuşan Erdoğan, CHP’nin “kültür sanat erbabına dayatmalarda bulunduğunu” söyledi, “Kendini ülkenin sahibi zanneden bir avuç zorbanın taşkınlıklarına eyvallah etmedik, bundan sonra da etmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
“Geleneği olmayanın geleceği de olmaz, kendi mazisine sırtını dönenin bugünü de yarını da karanlıktır. İşte bu yüzden kökü mazide olan bir atiyiz diyoruz.
Millete, aziz milletimizin değerlerine husumet besleyen tüm yaklaşımları elimizin tersiyle itiyoruz, neoliberal hayat tarzlarının dünyayı istila ettiği bir dönemde asli kimliğimizi koruyarak istikbalimizi inşa ediyoruz. Yeditepe Bienali’ni işte bu açıdan da fevkalade kıymetli bulduğumu söylemek istiyorum.
Geçtiğimiz haftalarda ana muhalefet partisinin de kışkırtmasıyla bir faşizme şahitlik ettik. Yıllardır özgürlükten bahsedenler sırf kendilerine destek vermedi diye sanatçılarımızı, sporcularımızı, gençlerimizi adeta linç ettiler. Sanatçıları fişlediler, sporcuları fişlediler, yerli ve milli markaları fişlediler, boykot bahanesi ile ülke ekonomisine zarar vermeye çalıştılar. Tarihi camilere edepsizlik ettiler.
Kültür sanat erbabımız başta olmak üzere milletime şunu tekrar söylüyorum, uğruna ağır bedeller ödediğimiz özgürlüklerimizi kimse bu milletin elinden alamaz. Kimse bu ülkenin kültür sanat erbabına dayatmalarda bulunamaz. Kendini ülkenin sahibi zanneden bir avuç zorbanın taşkınlıklarına eyvallah etmedik, bundan sonra da etmeyeceğiz. Sesi çok çıkanlar, bağıranlar çağıranlar sözün şehvetine kapılıp sağa sola tehdit savuranlar kazın ayağının hiç de öyle olmadığını göreceklerdir.
Sanatçılarımız, sporcularımız ve gençlerimiz müsterih olsun, ana muhalefetin hortlatmaya çalıştığı tek parti faşizmi tarihe karışmıştır, eski Türkiye’nin kötü bir hatırası olarak da hep öyle kalacaktır. Darbenin, cuntanın ve yasakların egemen olduğu o karanlık günleri geri getirmeye kimsenin gücü yetmez ve yetmeyecektir.”
Erdoğan: Filistin davasını savunmak insanlığı, barışı ve adaleti savunmaktır
Cumhurbaşkanı Erdoğan dün ayrıca, TBMM’nin girişimleriyle İstanbul Conrad Otel’de gerçekleştirilen Filistin’i Destekleyen Parlamentolar Grubu Toplantısı’nda konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantının ve alınacak kararların Filistin için hayırlara vesile olmasını dileyerek, Filistin davasını kendi meselesi görüp destek veren tüm parlamenterlere ayrıca teşekkür etti.
Toplantının açılış konuşmalarını yakından takip ettiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:
“Burada şu gerçeği tekrar hatırlatmak isterim; Filistin davasını savunmak sadece mazlum bir halkı savunmak değildir. Filistin’i savunmak, insanlığı, barışı ve adaleti savunmaktır. Filistin davası, yaklaşık bir asırdır her türlü zulme, barbarlığa ve katliama maruz kalmış bir halkın haysiyet davasıdır. Tüm bunlarla birlikte Filistin davası, özü itibarıyla insan olma, insan kalma mücadelesidir. Müslümanların yanı sıra vicdan sahibi her insanın meselesidir. Elbette bu dava bir siyasetin de ötesinde bir vicdan meselesidir. Bugün burada bulunan siz kardeşlerim aslında bunu yapıyorsunuz. Duruşunuzla sadece Filistin’i ve Filistin halkını değil, insanlığı ve insani değerleri de savunuyorsunuz. Zulme karşı susmayarak, baskılara boyun eğmeyerek tüm insanlığa adeta nefes oluyorsunuz. Filistin davasına verdiğiniz güçlü destek için, zor zamanda sergilediğiniz onurlu duruş için, insanlık cephesinde cesaretle yer aldığınız için her birinizi kutluyorum.”
“Nüfusun yüzde 7’den fazlası ya katledildi ya da sakat bırakıldı”
Gazze ve Filistin halkının 7 Ekim 2023’ten bu yana son asrın en büyük haydutluklarından birine maruz kaldığına dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
“İsrail hükümeti çocuk, kadın, bebek, yaşlı demeden tam bir cinnet halinde Filistinli kardeşlerimizi katlediyor. İsrail’in vahşice öldürdüğü 60 bine yakın Filistinlinin kahir ekseriyeti kadın ve çocuk. Nüfusun yüzde 7’den fazlası ya katledildi ya da sakat bırakıldı. Sahadaki gerçekleri dünyaya aktarmak için çalışan tam 212 gazeteci infaz edildi. Önceki gün bir kadın gazeteciyi 10 kişilik ailesiyle birlikte şehit ettiler. Yüzlerce doktor, hemşire, sağlık personeli kurşunların hedefi oldu. Yardım görevlileri öldürüldü. İlaç, su, gıda bulamadığı için bebekler göz göre göre hayatını kaybetti. Çocuğunun doğum gününü Gazzeli çocukları öldürerek kutlayacak kadar insanlıktan çıkmış bir güruhla karşı karşıya kaldık. Okullar, kiliseler, camiler, üniversiteler bombalandı. Gazze’deki binaların neredeyse yüzde 80’i yıkıldı. Gazze, taş üstünde taş kalmayacak derecede harap edildi. 50 milyon tondan fazla devasa bir enkaz yığınından söz ediyoruz.”
“Gazze’de uluslararası sistem, sınavı kaybetmiştir”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM’nin girişimleriyle Conrad Otel’de gerçekleştirilen Filistin’i Destekleyen Parlamentolar Grubu Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, İsrail’in yeniden başlattığı saldırılarla Gazze’de ayakta kalan son binaları, hastaneleri, sivil yerleşim yerlerini, Gazze’nin hayat damarı olan temiz su kaynaklarını da teker teker imha ettiğini söyledi.
İşgal güçlerinin koruması altındaki yerleşimci vahşetinin Batı Şeria’da tüm hızıyla sürdüğüne işaret eden Erdoğan, meselenin daha vahim tarafının, bütün bu zulüm ve barbarlıkların tam 18 aydır medeni denilen dünya dahil tüm insanlığın gözleri önüne serilmesi olduğuna dikkati çekti.
Erdoğan, “Üzülerek söylüyorum, içim kan ağlayarak söylüyorum, İslam dünyası da kendisinden bekleneni maalesef yerine getirememiştir.” ifadesini kullandı.
Müslümanlar olarak kapsamlı muhasebeye ihtiyaçlarının bulunduğunu kaydeden Erdoğan, “Tabii burada şu gerçeği de vurgulamak durumundayım. Filistinliler öldürülürken sesleri çıkmayanların, Gazze halkının işgale karşı verdiği direnişe terörizm yaftası vurarak soykırımı normalleştirmeye çalıştıklarını görüyoruz. Türkiye olarak bu iftiraları, bu kara propagandayı reddettiğimizi bugün bir kere daha çok net biçimde söylemek isterim” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistin halkının işgal kuvvetlerine karşı özgürlük mücadelesi verdiğini dile getirerek, “Gazzeli kardeşlerimizin mücadelesi ile milletimizin bundan bir asır önce müstevlilere karşı verdiği istiklal mücadelesi arasında hiçbir fark yoktur. Filistin Direniş Hareketi, bizim nazarımızda bir Kuvayımilliye hareketidir. Filistinliler, yalnızca son 1,5 yıldır değil aslında son bir asırdır direniyor. Uluslararası hukuku hiçe sayan işgalci ve istilacı bir devlet karşısında bir asırdır direniş destanı yazıyor ama birileri bizim bunları dile getirmemizden rahatsız oluyorlar. Varsın, rahatsız olmaya devam etsinler. Biz hakkı haykırmaktan, gerçekleri söylemekten geri durmayacağız. İzzet kavramının şahsiyetlerinde somutlaştığı Filistin halkını ve Gazzeli kardeşlerimizi ülkem ve milletim adına saygıyla selamlıyorum. Vatanlarını savunurken toprağa düşen Filistin’in kahraman evlatlarını, ortak şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum.” ifadelerini kullandı.