Bu çağda “din alimi”nin görevi kahve köşesinde üfüren hoca mı olmaktır?
26 Nisan 2025

Yıl 2025. Benim gözümde bu çağda “din alimi” olmak demek, felsefe ve ahlak konularında bir çeşit bilgelik seviyesinde olmak demek.

Yoksa din 1400 yıllık din. Onu iyi biliyor olmak bana göre “alim”lik değil; her iyi öğrenci bunu başarır.

Günümüzde din aliminden beklediğimiz, o bilginin üzerine bina ettiği bilgelikle, hepimizden daha yüksekte bir ahlaki noktadan seslenmesi, konuştuğu zaman bize kendi bilgeliğini göstermesi.

Ama bir de dönün Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’a bakın. Dini bilgisini elbette sorgulayamam, ama dedim ya, dini bilmek din alimi olmak için gerek şart belki ama yeter şart değil.

Cami açılışına Adana’ya gitmiş. Hadi ona ses etmeyelim, ama cami kapısında sanki kahvede sohbet eden üfürükçü gibi veya YouTube’da binlercesi olan “hoca”lardan biri gibi bize dönüp Kuranı Kerimin hikmetlerini kanıtlamaya çalışmasına ne gerek var? Hem Diyanet İşleri Başkanısın hem koca din profesörüsün, Kuranı Kerimden şüphen mi var ki sürekli abdest tazelemek zorunda hissedip ‘Kuran mucizesi’ anlatmaya çalışıyorsun?

Üstelik söylediği de doğrun değil. Çünkü yaptığı kıyas doğru değil. Lisede fizik dersinde duyduğu şeyi Ali Erbaş yanlış anladıysa bundan bize ne?

Kaldı ki lisede okuduğu ders kitabı yanlış bilgi içeriyor olabilir de, Allah kelamı değil ki değiştirirsin onu doğrusuyla olur biter.

Ben isterdim ki Diyanet İşleri Başkanı böyle biri olmasın, hem daha az konuşsun hem de konuştuğunda anlamlı bir şey söylesin.

Heyhat… Türkiye’de her şeyin kalitesi düşerken orada daha yüksek bir kalite beklemek bizim hatamız.

ÇOK OKUNANLAR