Adamın adı Lorenzo Chiesa.
Bu da nereden çıktı derseniz onu da anlatayım:
Zaten zor yazan, zor anlaşılır Lacan’ı açıklamak iddiasında olan kitaplar yazıyor ama Lacan’dan bile daha zor anlaşılır yazmak gibi bir beceriye sahip.
bu becerisi geliştirmek için adamın hayli çalışmış, bu konuda titizlenmiş olduğuna eminim. Size şöyle anlatayım meseleyi eğer bu dünyada ‘Lacan’ı kendisinden bile daha zor hale getiren kitaplar’ dalında bir spor yarışması olsaydı Lorenzo Chiesa bence altın madalyası ile kesin dünya şampiyonu olurdu.
***
benim ağzım zaten Lacan’ın kendi ‘Ecrits’ kitabıyla fena halde yanmış olduğundan dolayı diğer bütün kitapları güya daha dikkatli seçiyordum.
aslında bir ‘Lacan for Dummies’ kitabı olsaydı ben sadece bunu okumakla yetinirdim ama maalesef böyle bir şey yok ortada.
***
Chiesa’nın kitabını da ’Çiftleşmeden Bütünleşmeye’ başlığına kanarak aldım. başlık sadece iki kelimeden ibaret olsa bile sadece çiftleşme bölümünü net anladıydım. bütünleşme bölümü ise bana muğlak ve gereksiz gibi geldiydi. benim şu anda girmiş olduğum Lacan dünyasında bir cümlenin yüzde 50’sini anlamak bir başarı olduğundan kitabı ana başlığına kanıp okumaya başladım.
***
buradan çıkarılacak ders şu: siz siz olun bu alemde aman sakın ha hiç ama hiç bir kitabı alt başlığını da iyi okumadan katiyen okumaya başlamayın: ’Çiftleşmeden bütünleşmeye’ başlığının alt başlığı ‘Lacan’ın Tanrı, mantık ve cinsellik iddiaları üzerine).
***
Lacan’ın sadece cinselik üzerine iddiaları bile kendi başına yeterince kafa karıştırıcıyken işin içine bir de Tanrı ve mantık karışınca işlerin hangi uç noktalara gidebileceğini umarım tahmin ediyorsunuzdur.
dediğim gibi Chiesa bu konuda uzmanlaşmış olduğundan konuyu gitmesi mümkün en uç noktasına hatta onun da ötesine götürmüş ve hiçbir cümlesinde anlama oranım yüzde 50’yi bile bulamayan olağanüstü zor cümlelerle dolu ve bence sonuçta anlaşılmazlığından dolayı gizemli bir şaheser oraya çıkarmış.
***
Ne demek istediğimi anlatabilmek için kitaptan rasgele bir sayfa çeviriyor ve yazanları size aynen aktarıyorum:
“Parontoloji için alan hazırlamayı amaçlayan savunmam aynı zamanda ve daha açık bir şekilde ontolojiktir.Yani Lacan’ın programlı biçimde Tek olanı, varlıktan ciddi biçimde ayırma amacını güden davetini geri çevirmem ve onu değerlendiririm, kritik ve meta-eleştirel bakış açıları arasındaki sınır onun maddiyatçı bir ‘varoluşunun işaretleri’ nin ipuçlarını vermesine neden olur. bu da boşluktan çıkamayan ve bedenin yararlanması ile cinsel ilişki yoktur arasındaki ahenkte gizli bir varoluştur.”
***
meseleyi daha da uzatabilirdim ama umarım ne demek istediğim açıktır artık. şunu da unutmayın bu 22’inci sayfa kitabın en rahat okunan sayfalarından bir tanesi.
***
Lorenzo Chiesa’yı neden bulmak istediğime gelince onu da anlatayım bari.
onu bulursam ilk önce yanaklarından hararetle öpüp onu tebrik edeceğim ve sonra da bu tür cümleler yazabildiği için ağzını burnunu kıracağım şerefsizin.
***
ben paraontoloji’nin ne olduğunu da öğrenmek için Google’da arama yapayım dedim. ve böyle bir kelimenin var bile olmadığı gördüm. bu keşfim Chiesa’nın ağzını burnunu kırdıktan sonra onu öldürmem de gerektiğini de düşündürdü bana.
