‘Genç yaşta uyuşturucu ölümü’nde Türkiye ilk beşte
25 Haziran 2025

26 Haziran, Dünya Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü. Türkiye’de uyuşturucu kullanımına ilişkin veriler endişe verici düzeyde bir artışa işaret ediyor. 25 yaş altı bireylerde uyuşturucuya bağlı ölümlerde dünyanın ilk 5 ülkesi arasında yer aldığımızı belirten uzmanlar, bağımlılıkla mücadelede daha etkili ve kapsayıcı bir yaklaşım geliştirilmesi gerektiğini vurguladı.

Türkiye’de 10 milyona yakın madde bağımlısının olduğu tahmin ediliyor. Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi’nin 2024 raporuna göre, Türkiye’de madde kaynaklı ölüm oranları genç yaş grubunda oldukça yüksek seviyelerde seyrediyor. Uzmanlar, artan tehlikeye dikkat çekerek “Uyuşturucu kullanımına bağlı 25 yaş altı ölümlerde dünyanın İlk 5 ülkesi arasındayız. alanındaki araştırmaların önündeki engeller kaldırılmalı, bu alanda daha fazla yatırım yapılmalı” dedi.

26 Haziran, Dünya Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü’nde açıklama yapan Psikiyatrist Prof. Dr. Kültegin Ögel’e göre, ülkemiz 2017 yılında uyuşturucuya bağlı ölüm oranlarında oldukça yüksek bir seviyedeydi. Sonraki yıllarda bir düşüş yaşansa da rakamların hâlâ ciddi boyutlarda Ögel, “25 yaş altı bireylerde uyuşturucuya bağlı ölümlerde maalesef dünyanın ilk 5 ülkesi arasında yer alıyoruz. Bu tablo, bağımlılıkla mücadelede daha etkili ve kapsayıcı bir yaklaşım geliştirmemiz gerektiğini gösteriyor” dedi.

Uyuşturucu kullanımının yaygınlığına dair Türkiye’de yeterli saha araştırması bulunmadığına dikkat çeken Ögel, farklı yöntemlerle elde edilen verilerin, uyuşturucu kullanımının arttığını açıkça ortaya koyduğunu söyledi. Ögel “Atık su analizleri, Avrupa şehirleriyle kıyaslandığında ülkemizde ciddi düzeyde uyuşturucu kullanımını ortaya koyuyor. Bu da bize daha fazla önleme çalışması ve daha etkin bir tedavi sisteminin gerekliliğini gösteriyor” uyarısında bulundu. Uyuşturucu kullanımının bireylerin yalnızca fiziksel ve ruhsal sağlığını değil, eğitim ve ekonomik potansiyelini de yok ettiğine dikkat çeken Ögel, şöyle devam etti:

“Uyuşturucu, yaşamdan kaybedilen sağlıklı yıllar açısından ilk 5 neden arasında yer alıyor. Ölümler göz önüne alındığında ise ilk 20’de. Bu da bağımlılığın, bireyin ve toplumun geleceğini doğrudan tehdit eden çok yönlü bir sorun olduğunu kanıtlıyor.”

Korkular engel oluyor

Bağımlı bireylerin tedaviye başvurmaktan çekinmelerinin ardında, sosyal ve hukuki endişelerin yattığını söyleyen Ögel, “Tıbbi kayıtların gizliliği konusunda yaşanan güvensizlik, birçok kişinin tedaviye başvurmamasına neden oluyor. Kişiler iyileşseler bile bu sürecin gelecekte karşılarına engel olarak çıkmasından korkuyorlar” şeklinde konuştu.

Araştırmalar artmalı 

Uyuşturucu kullanım trendlerinin hızla değiştiğine dikkat çeken Ögel, özellikle sentetik kannabinoidler ve gabapentinoidlerin yeniden yaygınlaştığını kaydederek “Bir dönem geri planda kalan bu maddelerin kullanımı yeniden artışa geçmiş durumda. Tüm kurumların bu değişimlere hazır olması gerekiyor. En iyi savunma ise düzenli ve kapsamlı araştırmalardır. Bağımlılık alanındaki araştırmaların önündeki engeller kaldırılmalı, bu alanda daha fazla yatırım yapılmalı. Sağlıklı politikaların geliştirilmesi ve kullanım trendlerinin izlenebilmesi için veri üretimi şart” dedi.

Psikolojik kökenli

Uluslararası araştırmalar, madde bağımlılığı bulunan bireylerin büyük çoğunluğunda çözümlenmemiş travmalar, depresyon, anksiyete bozuklukları ve erken dönem ihmal gibi derin ruhsal nedenlerin bulunduğunu ortaya koyuyor. Psikolog Mert Kaya ise madde bağımlılığını bir “beyin hastalığı” olarak ele almanın önemine dikkat çekerek, bağımlılık sürecinin yalnızca fiziksel değil aynı zamanda psikolojik kökenli olduğunu söyledi. Kaya’ya göre, özellikle ergenlik dönemindeki gençler için bağımlılığın altında yatan başlıca faktörler arasında duygu düzenleme güçlüğü, sosyal izolasyon, kişilik özellikleri ve kimlik karmaşası öne çıkıyor. Bu gibi durumlarda erken psikolojik müdahale ve hem medikal hem de ruhsal destek hizmetlerinin sağlanması, bağımlılığın önlenmesinde belirleyici rol oynuyor.

ÇOK OKUNANLAR