Beş soruda: RTÜK’ün Altaylı’dan istediği lisans başvurusu nedir, neden almak zorunda?
26 Haziran 2025

 

Youtube’daki kanal için neden RTÜK’ten lisans almak
gerekiyor?

Bu çok doğru ve cevabı üzerinde hukuki açıdan teorik bazı
tartışmaları beraberinde getiren bir konu. Zira, Youtube’dan yayın yaptığımızda
aslında Türkiye’den bir video dosyasını Türkiye dışında kurulmuş uluslararası
bir şirketin size sağladığı abonelikle, yine yurt dışındaki server’lara
yüklemiş oluyorsunuz.

İçeriğiniz Türkçe bile olsa hedef kitleniz tüm dünya
aslında. Dolayısıyla “ulusal sınırlar dahilinde” yayın yapmıyorsunuz.

Buna rağmen RTÜK, 1 Ağustos 2019’da 6112 Sayılı Kanun’a
getirdiği bir ekle, yeni bir yönetmeliği devreye soktu ve internet yayınlarını
RTÜK ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) denetimine tabi kıldı.

O dönem bu yönetmeliğin Netflix, BluTV gibi dijital streaming
platformları için devreye sokulduğu yazılıp çizildi. Amaç da bu platformlardaki
içeriği müstehcenlik başta olmak üzere çeşitli kriterler üzerinden denetime
tabi kılmaktı.

Yine o dönem Youtube gibi platformlar üzerinden yapılan
yayınların bu yönetmelik kapsamına girip girmediğinin biraz muğlak, gri bir
alanda kaldığı söylendi.

Hukukçu Kerem Altıparmak o dönemde Bianet’ten Hikmet Adal’ın
sorularını yanıtlarken (https://bianet.org/haber/altiparmak-rtuk-yonetmeligi-turkiye-sansur-tarihinin-en-buyuk-adimi-211190)
şöyle diyordu:

“Youtube platform olarak sorumlu olmasa da, Youtube
üzerinden yayın yapan kişi veya sürekli olarak yayın yapan kanalların bundan
etkilenip etkilenmeyeceği muallakta kalıyor ki, bence bu durum bilerek
muallakta bırakılmış. Bunların hepsi RTÜK’ün yorumuna kalmış olacak.”

Gerçekten de öyle oldu ve Youtube’da yayın yapan kanallar
için uzun süre lisans talebi olmadı. Ta ki 2024’ün sonuna dek.

2024’ün son ayında RTÜK Cumhuriyet Gazetesi’nin Youtube
kanalı için lisans talep etti.

Kimlerin RTÜK Lisansı alması gerekiyor?

İşte bu çok yerinde sorunun yanıtı belirsiz. 2024’ün sonunda
Cumhuriyet’ten lisans alınması talep edildikten sonra kimden hangi gerekçelerle
lisans talep edildiği sorusu basında da çok tartışıldı ama kriterlerin ne
olduğu sorusu bugün hala bilinmezliğini koruyor.

Yani fiili durum şu: RTÜK, bir sebeple, sizden lisans
almanızı talep ediyor. Bunu da internet sitesinde duyurarak yapıyor. Bu
duyurunun internet sitesinde yayımlanmasından sonraki 72 saat içinde lisans
başvurusu yapmanız gerekiyor.

Mesela bir başka tuhaflık, kısa süre önce İlker
Canikligil’in kurduğu FluTV ve Fatih Altaylı’nın Youtube kanallarının lisans
alması gerektiğinin RTÜK tarafından açıklanması esnasında yaşandı.

RTÜK sosyal medya hesabından bu iki kanal için lisans talep
edeceğini duyurdu.

İki kanal da bu talebin sosyal medyadan değil resmi şekilde
yapılması gerektiğini, aksi halde yok hükmünde olacağını savundu. (Yani en
azından RTÜK’ün kendi sitesinden.) Lakin takip eden süreçte hemen resmi duyuru
yapılmadı. Kanallar da bu süre zarfında lisans başvurusu yapmadı.

Gizemli bir şekilde bir süre beklendi ve sonra sadece
FluTV’den bu lisans resmi sitede duyuru yapılarak talep edildi. Duyuruda Fatih Altaylı’nın
kanalı yoktu. Niye olmadığını da Altaylı dahil kimse bilmiyordu. Ta ki birkaç
gün önce resmi duyuru yapılana dek.

Cüneyt Özdemir de geçenlerde bir yayınında kendisinden de
lisans istendiğini söyledi. Fakat böyle bir durumda talebin RTÜK’ün internet
sitesinden yayınlanması gerekiyor. Henüz Özdemir’e dair böyle bir duyuru yok.

Bir sorun da duyuruların internet sitesinden açıklanmasından
sonra 72 saatlik başvuru sürenizin başlıyor olması. Adresinize tebligat geliyor
evet ama gecikebilir. O yüzden Youtube’da kanalınız varsa her sabah kalkıp
“Bugün benden lisans istenmiş mi” diye RTÜK’ün sitesini ziyaret etmeniz
gerekiyor.

Şaka gibi, biliyorum. Ama maalesef değil.

RTÜK Lisansı almanın ne sakıncası var?

Bir kere lisans ücreti hiç de az değil. İnternet gibi her
şeyin bir günde değiştiği, yayınların ömürlerinin ve içeriklerinin sürekli farklılaştığı
bir mecrada RTÜK sizden 10 yıllık lisans ücreti talep ediyor.

Yani, 10 yıl dijital dünya için o kadar uzun bir süre ki,
örneğin “O zamana Youtube diye bir şey kalacak mı,” “yoksa yerini başka bir
platform mu alacak,” “yeni platformlar ortaya çıktığında benim ödediğim lisans
ücreti ne olacak,” gibi sorular çok haklı ve cevabı belirsiz sorular. Hepsini
geçelim, aynı içeriği 10 yıl boyunca istikrarlı bir şekilde üretmek bile bir
mesele.

Bunun dışında lisansı aldığınız andan itibaren içeriğiniz
tıpkı TV kanalları ve radyolar gibi RTÜK denetimine tabi hale geliyor.

Alabileceğiniz cezaları, yayın durdurma kararlarını (artık
nasıl olacaksa) geçelim, dijital içerikleri konvansiyonel medyanın kantaryıla
tartmaya kalkmak bile başlı başına problemli bir yaklaşım.

Hepimizin bildiği üzere internetin yayıncılık dili farklı.
Dijital yayıncılıkta başarının yolu daha rahat, daha samimi bir dil
kullanmaktan geçiyor. Siz kalkıp da dijital yayıncıları TV’lerin diliyle içerik
sunmak zorunda bırakırsanız aslında bir noktada onların yaşama şansı elinden
almış olursunuz.

Kaldı ki, mesela Youtube’daki yayınları lisanslama derdine
düşerseniz yayıncıları oradan başka mecralara kaçmak zorunda bırakabilirsiniz.
Diyelim gittikleri yeni platformları da denetlediniz, bu iş korsan yazılımlarla
yayıncılık yapmaya kadar gidebilir.

Ayrıca ilk denetlediğiniz platformu maddi zarara uğratmış
olmanız nedeniyle bazı hukuki süreçlere de muhatap olabilirsiniz.

 RTÜK Lisans
ücretleri ne kadar ve başvuru işlemleri neler?

2025 lisans ücreti fiyatları 10 yıl karşılığında 926,214 TL.
Yıllık 92,622 liraya geliyor. On yıllık ücreti yıl yıl, toplamda 10 taksit
halinde ödeyebiliyorsunuz.

Bir dolu da evrak hazırlamak gerekiyor. Evrak listesi uzun.

Hazırlaması meşakkatli. O nedenle önce üç ay, daha sonra üç
aylık uzatma sahil toplamda altı aylık bir süre alabiliyorsunuz. Tabii üç aylık
ücretleri yatırmak mukabilinde.

Dediğim gibi evrak listesi uzun: Marka tescil başvurunuz…
(Yoksa yaptırmanız gerekiyor.) Şirket yöneticilerinin atama kararları… Ödenmiş
sermayenize ilişkin mali müşavir raporu… Vs vs…

En acayip kısmı da lisans başvurusunda bulunabilmek için
Anonim Şirket olmanızın istenmesi. Evet. Limited veya şahıs şirketiyseniz lisans
alamıyorsunuz. Yani RTÜK resmen şirket yapınıza müdahale ediyor.

“Youtube’da kendi halimde bir kanal açayım, şahıs şirketi
kurayım, ekmeğimi yine gazetecilikten çıkarayım” dediniz ve bir anda kendinizi AŞ’nin
yönetim kurulu başkanı olarak buluyorsunuz.

RTÜK Lisansı zorunluluğu hangi kriterlere göre belirlenecek?

Çok yerinde ve cevabı belirsiz bir soru. Bu konuda hiçbir
netlik yok. Yine inanması güç ama kimden neye göre lisans istendiğini şu anda kimse
bilmiyor. Piyango gibi. Size de çıkabilir. Daha çok RTÜK’ün “kafasına göre”
lisans talep etmesi gibi bir durum var, halihazırda belirlenmiş kriterler yok.

Sadece haber içeriklerinden lisans talep edilmesi gibi bir
kriter getirilse bile binlerce yayıncı çok az sayıda takipçiye sahip ve söz
konusu on yıllık ücreti ödemeleri ihtimal dahilinde bile değil.

Belli bir takipçi sayısının üzerindeki hesapların tamamından
lisans istenecek olursa bu defa da içerikler neye ve kime göre kategorize edilecek?

Sadece spor içeriği üreten milyonluk takipçilere sahip
hesaplar da “haber” kategorisinde mi değerlendirilecek? Ki aslında onlar da
haber kanalları…

Yahut oyun oynayan, bununla birlikte gündeme ilişkin yorum
yapmaktan geri durmayan (yani bir anlamda habere de bulaşan) “gamer”ların
hesapları da haber olarak ele alınabilir mi?

Bunlar cevaba muhtaç sorular. Şu ana kadar sadece Cumhuriyet,
FluTV ve Fatih Altaylı’nın hesaplarından lisans istenmesi ister istemez sınırları
muğlak bir yönetmeliğin RTÜK tarafından iktidarın sopası gibi kullanıldığını
düşündürüyor.

İktidara yakın hesaplar neden bu uygulamadan muaf, bilmiyoruz.

RTÜK yakında interneti de kapsayacak biçimde RİTÜK’e
dönüşecek gibi görünüyor. Hatta düzenlemenin Meclis kapanmadan geçirilmesi gibi
bir niyet olduğu da kulislerde konuşuluyor.

Korkulan şey ise şu: Muhalifleri susturmak adına kriterlerin
daraltılıp lisans talebinin yaygınlaştırılması durumunda pek çok küçük yayıncı Youtube’a
veda etmek durumunda kalabilir. RİTÜK’le internet bir daha eskisi gibi
olmayabilir. Bekleyip göreceğiz.

ÇOK OKUNANLAR