15 Temmuz soruları
15 Temmuz 2025

Bugün, Cumhuriyet tarihimizin en karanlık günlerinden birinin seneyi devriyesi. 9 yıl önce bugün Türk silahlı Kuvvetleri içinde örgütlenen din görünümlü bir çıkar örgütlenmesi, kanlı bir girişimle iktidarı ele geçirmeye çalıştı ve o gece sokağa çıkan yüzbinlerce insan ile TSK’nın bu girişime katılmayan kesimlerinin sayesinde başarısızlığa uğradı.

Başkaları gibi “bu bir tiyatroydu” diyenlerden hiç olmadım, ilk günden beri bunun bir darbe girişimi olduğuna kaniyim ve fikrim de değişmedi.

Ama yine de aradan bunca zaman geçmiş olmasına rağmen 15 Temmuzla ilgili aklımda çok sayıda soru var. Bu sorular aydınlanmadığı gibi soruların etrafındaki karanlık da daha da büyüdü.

Aklıma geliş sırasıyla sorularımı paylaşmak istiyorum:

-Fethullah Gülen ve örgütü, 2012 yılında MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ı tutuklamaya neden kalkıştı? Buna güçlerinin yetmeyeceğinin farkında değiller miydi?

-Fethullah Gülen ve örgütü, 17-25 Aralık 2013 operasyonlarının ters tepebileceğini hiç düşünmedi mi?

-17-25 Aralık sonrası yargı tarafından ‘PYD’ (paralel devlet yapılanması) adı konan ve terörden soruşturulmaya başlanan bu örgüt Başbakan Tayyip Erdoğan ve Ak Parti ile yeniden barışmaya hiç mi uğraşmadı?

-Gerekirse dersaneleri feda etmek, devlete sızmış kadroların bir bölümünü kaybetmek pahasına uzlaşma yolu seçseler ve Ak Parti içindeki hakimiyet alanlarını genişletseler bütün ülkeyi daha kolay ele geçiremezler miydi?

-15 Temmuz saati öne çekilmemiş bile olsa yeterli kurmay hazırlığı olmadığı çok belli ve bu yüzden başarısızlığa uğrayacağı kesin bir girişim değil miydi? Bu kadar akıllı olduğu söylenen örgüt bunu nasıl ve neden göremedi?

-Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2012 şubat ayından beri kendisine karşı düşmanca hareketler yürüten, evindeki çalışma odasına dinleme cihazı yerleştirdiğini bildiği ve saldırılarında geri adım atmayan bu örgüte karşı daha kapsamlı bir girişimi neden çok önceden başlatmadı? Bu örgütü haritadan silene kadar başbakan olarak kalmayı, Cumhurbaşkanlığı hedefini ertelemeyi neden düşünmedi?

-Yoksa örgüt ile Tayyip Erdoğan arasında el altından temaslar oldu da bu temaslarda başarı mı elde edilemedi?

-Cumhurbaşkanı Erdoğan ve onun güvendiği yakın çevresi, örneğin Hakan Fidan, dört koldan sıkışan örgütün can havliyle darbe girişimi gibi olmadık bir işe bile kalkışabileceğini hiç mi düşünmediler?

-İzmir’de yürütülen bir savcılık soruşturmasında adı geçtiği ve ordudan ihraç edilecekleri söylenen yüzlerce subayla ilgili listelerden ve bu listenin yaratabileceği tepkiden Ankara’nın hiç mi haberi yoktu? Bu tepkiye ilişkin bir teyakkuz hali hiç mi düşünülmemişti?

-Cumhurbaşkanı Erdoğan ve dönemin Başbakanı Binali Yıldırım, darbe teşebbüsünün başladığını aile yakınlarından (onlar da TV’de izlemişti zaten) öğrenmiş olmayı nasıl içlerine sindirdiler?

-Karargahına gelen bir muhbir sayesinde o gece darbe olacağını 14 Temmuz günü öğleden sonrasından beri bilen, bu ihbarı ciddiye aldığı için bizzat kalkıp Genelkurmay karargahına kadar giden Hakan Fidan, sonra neye ikna oldu ki akşam yemek randevusunu iptal etmedi, Diyanet İşleri Başkanı ve Suriyeli bir muhalifle sofraya oturdu?

-Önemli bir güvenlik sorununu bildirmek için Cumhurbaşkanı’nı arayan ama “Cumhurbaşkanı istirahatte” denince “Peki” deyip telefonu kapatan MİT Başkanı Hakan Fidan, ardından Başbakan Binali Yıldırım’ı neden aramadı?

-Hakan Fidan daha önce böyle kaç darbe ihbarını bu denli ciddiye alıp Genelkurmay’a kadar gitti, Genelkurmay Başkanı da Kara Kuvvetleri Komutanı’nı “durumu kontrol etmesi için” Etimesgut’taki Kara Havacılık Okulu’na yolladı? Bu seviyede bir olay daha önce yaşandı mı?

-MİT Müsteşarlarının aldıkları ihbar doğru çıkmazsa yalancı çoban durumuna düşmekten korkmak gibi bir lüksü var mıdır?

-Darbe gecesi derdest edilip saatlerce esir tutulan Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, darbe sona erdikten sonra bile kendisini derdest edenlerden biri olduğunu bildiği Mehmet Dişli ile neredeyse gün boyu yan yana durmaya neden devam etti?

-Hulusi Akar ve Hakan Fidan neden Meclis Komisyonuna gidip bilgi vermedi, milletvekillerinin sorularını cevaplamadı?

-Cumhuriyet tarihinin bu en ağır ve kanlı darbe girişiminde kendisi de bombalandığı için “Gazi” ünvanını alan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin araştırma komisyonunun raporu neden aradan geçen 9 yılda hala yayınlanmadı?

-Darbe girişimininin kendisinde ve bu girişimi örgütleyen grup olan olan FETÖ içinde sadece devlet görevlileri mi vardı? Hiç siyasetçi olmaması, özellikle iktidar partisinde üst düzey kimse olmaması akla uygun mu? Başbakanı, Cumhurbaşkanı’nı, Genelkurmay Başkanını, Dışişleri Bakanını 24 saat izleyip sürekli odalarını dinleyen örgütün siyasette benzer üst seviyelere insan yerleştirmemiş olması hayatın olağan akışına uygun mu? Bu uygunsuzluğu merak edip araştırmak kimsenin aklına gelmemiş olabilir mi?

ÇOK OKUNANLAR