10 öğretmenden biri ‘ücretli öğretmen’
19 Temmuz 2025

DEVA Partisi Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar, ücretli öğretmenlerin yaşadıkları sorunları TBMM gündemine taşıdı. “Resmî kurumlarda çalışan öğretmenler dikkate alındığında yaklaşık her 10 öğretmenden 1’i “ücretli öğretmen” olarak çalışmaktadır.” diyen Avşar, konuya ilişkin kanun teklifi verdi.

DEVA Partisi Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar, ücretli öğretmenlerin yaşadıkları sorunları Meclis gündemine taşıdı. Avşar, ücretli öğretmenlerin, genel ve özel şartları karşılamaları halinde ‘sözleşmeli öğretmen’ olarak atanmaları ile emektar öğretmenlerin ise özlük ve yan haklarının iyileştirilmesine dair kanun teklifi verdi.

Gerekçede; Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde 90 bine yakın ‘ücretli öğretmen’ bulunduğunu ve bu sayının yaklaşık her 10 öğretmenden 1’ine denk geldiğini vurgulayan Avşar, buna karşılık Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in ücretli öğretmenliği legal olmayan bir kadro olarak değerlendirdiğini ve “ücretli öğretmenlik diye bir şey yok” dediğini ifade etti.

Avşar, sistemde adı bile olmayan ve yıllardır karın tokluğu bir ücretle çalıştırılan ücretli öğretmenlerin toplum ve eğitim camiası içerisinde hak ettiği konuma kavuşması gerektiğini vurgularken söz konusu teklifle ücretli öğretmenlerin genel ve özel şartları karşılamaları durumunda ‘sözleşmeli öğretmen’ olarak atanmaları ile emektar öğretmenlerin ise özlük ve yan hakları iyileştirilmesini amaçladıklarını kaydetti.

‘İki milyon öğrenci okutuyorlar’

Millî Eğitim Bakanlığının verilerini anımsatan Avşar, örgün eğitim kurumlarında görev yapan öğretmen sayısının 2023-2024 eğitim öğretim yılında 1 milyon 168 bin 896 olduğu ve bu öğretmenlerin 993 bin 397’si resmî okullarda, 175 bin 499’u ise özel okullarda görev yaptığını belirtti.

Türk Eğitim Sen’e göre, bu öğretmenlerin 86 bin 136’sının “ücretli öğretmen” olarak çalıştığını ve bunların 38 bin 602’si eğitim fakültesi mezunu, 39 bin 463’ü lisans mezunu (eğitim fakültesi hariç), 8 bin 71’i ön lisans mezunu olduğunu ifade eden Avşar, “Resmî kurumlarda çalışan öğretmenler dikkate alındığında yaklaşık her 10 öğretmenden 1’i “ücretli öğretmen” olarak çalışmaktadır. Öğrenci bazında değerlendirildiğimizde ise yaklaşık 2 milyon öğrencimiz bu öğretmenlerden ders almaktadır.” ifadelerini kullandı.

Cem Avşar, ücretli öğretmenlerin, uzun yıllar tabiri caizse karın tokluğuna bir ücretle çalıştığını, aylık 10-15 gün SGK primi ile güvencesiz bir şekilde ihtisas gerektiren bu mesleği icra ettiklerini belirterek “Ek ders karşılığı çalışan ücretli öğretmenlerimiz yaz tatili, sömestr tatili, ara tatiller, kar tatili, dini ve milli bayramlarda ücret alamadığı gibi nöbet ücreti, derse hazırlık ödeneği, banka promosyonu alamamış ve babalık izni, vefat izni vs. yan haklardan da yararlanmamıştır.” sözlerini sarf etti.

Avşar, 2018 yılında her ne kadar 5 bin ücretli öğretmen alımında dönemin Milli Eğitim Bakanı Sayın İsmet Yılmaz’ın “KPSS şartı aranmaksızın bu öğretmenlerimizin kadroya alınmasını sağlayacağız.’’ dediğini ancak bu şartlar sağlanamadığını ifade etti.

2020 yılında ise 5+1 ve devamında 2+1 ek ders iyileştirmesi yapıldığını, SGK primi aylık 22-24 güne çıkarılsa da iyileştirmenin sınırlı kaldığını belirten Avşar, bu iyileştirmenin göreve yeni başlayan ve 3-5 yıllık çalışan ek dersli öğretmenler için ileriye dönük özlük hakları yönünden olumlu bir adım olsa da 15-20 yıllık öğretmenler geçmişte 13-15 gün yatırılan SGK priminden dolayı emekli dahi olamayacaklarını ve hatta ücretli öğretmenlik başvuru ve kabul sürecinin ikili ilişkilerle, torpil ve referansla yürütüldüğü de iddia edildiğini açıkladı.

Avşar, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, geçtiğimiz mart ayında Bakan Tekin’in yaptığı açıklamada, ücretli öğretmenlik diye bir şey olmadığını ifade eden sözlerini hatırlatarak “Ne bizim sistemimizde ne mevzuatımızda ne kanunumuzda böyle bir şey yok. Bu nedir? Belli dersleri okutacağımız öğretmen bulunamadığında ek ders ücreti karşılığında bize destek olan kişiler bu kapsamda değerlendiriliyor. Ücretli öğretmenlik sanki bizim mevzuatımızda olan bir kavram gibi sunuluyor. Bu sistem legal bir kadro türü değil, tam tersine ihtiyaç gidermek için üretilmiş bir ara formül.” değerlendirmesinde bulundu.

“Bu açıklamalara karşın, öğretmenlerin başvuruları e-Devlet’te ‘Ücretli Öğretmenlik Başvurusu’ adlı bölümden yapıldığı, başvuru onayının ardından belgeler İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne teslim edildiği bilinmektedir.” ifadelerini kullanan Avşar, “Bu açıklamalardan sonra sitede değişiklikler yapılarak ücretli öğretmenlik ‘ders ücreti karşılığında öğretmen görevlendirme sistemi’ olarak değiştirilmiş ancak uygulama aynı şekilde devam etmiştir.” dedi.

Avşar, ücretli öğretmenlerin Bakan’ın tabiriyle her ne kadar “legal olmayan bir kadro” olarak tanımlansa da görev, sorumluluk ve iş yükü açısından diğer bakanlıkların bünyesinde çalışanlara göre çok daha fazla çalıştıkları halde aynı haklara sahip olmadıklarını kaydetti.

Cem Avşar, Eğitim sisteminin içerisinde önemli bir yere sahip ve büyük bir ihtiyacı karşılayan ancak sistemde adı dahi olmayan ücretli öğretmenlerin gerek özlük hakları ve yan haklarının sağlanması gerekse toplum ve eğitim camiası içinde hak ettiği konuma kavuşturulması için gerekli çalışmaların yapılması önem arz ettiğini vurguladı.

“Sözleşmeli öğretmen olarak atanmalı”

“Bu teklifle, İlgili kanunun ücretle öğretmen görevlendirilesi kapsamında çalıştırılan ‘ücretli öğretmenlerin’, bir kereye mahsus olmak üzere 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde öngörülen genel şartlar ile öğretmenliğe atanabilmek için aranan özel şartları taşımaları ve Kamu Personel Seçme Sınavında Milli Eğitim Bakanlığınca belirlenen taban puan ve üzerinde puan almış olmaları kaydıyla, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içinde Milli Eğitim Bakanlığına başvurmaları halinde ‘sözleşmeli öğretmen’ kadrolarında istihdam edilmeleri gerektiğini ifade eden Avşar, bu kapsama giren ücretli öğretmenlere öncelik tanınması şartıyla 2025-2026 eğitim ve öğretim yılı sonuna kadar 50.000 ‘sözleşmeli öğretmen’ istihdam edilmesini amaçladıklarını bildirdi.

Avşar, teklifin devamında, 01.01.2015 tarihinden önce ‘ücretli öğretmenliğe’ başlamış, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla en az 80 ay veya üzeri süre ile ek ders karşılığında görev yapmış olanlardan, eğitim fakültesi mezunu veya pedagojik formasyona sahip olanlara ders karşılığı aldıkları ücretlerin yanı sıra aylık (10.000) gösterge rakamının memur maaş katsayısıyla çarpımı sonucu bulunacak tutar kadar ek ödeme yapılmasını amaçladıklarını belirtti.

ÇOK OKUNANLAR