İş dünyası epeyden beri Merkez Bankası’nın kredilere getirdiği sınırlamalardan şikayetçi. Merkez Bankası bunu bir “makro ihtiyati tedbir” olarak uyguluyor, bankalardan belli bir limitin üzerinde kredi vermemesini istiyor.
Bunun sebebi de belli: Türkiye, 2018-2023 arasında inanılmaz bir kredi genişlemesi yaşadı, bu genişleme en sonunda enflasyon olarak bize döndü.
Ama öte yandan şirketler kesimi eğer krediye erişemezse çok zorda olduğunu biliyor, o yüzden bağırıyor.
Bu krediler yatırım için istenmiyor, daha çok ölmekte olan, hatta ölmüş şirketleri bir süre daha yaşatmak için işletme sermayesi olarak isteniyor.
Son olarak Odalar Birliği buldu buluşturdu 30 milyar liralık bir kredi paketi oluşturdu ama bu paket bir hafta içinde tükendi. Şimdi yeni paket oluşturulmak isteniyor ama o para yok.
Mehmet Şimşek’in kredi genişlemesine karşı olduğu, sadece yatırım kredi vermek istediği biliniyor ama şirketlerin sesi de güçlü. Bakalım Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan bu konu önüne geldiğinde ne diyecek?